Muhalefet partileri için seçim istemek normaldir. Hatta seçimlerin ertesi günü bile yeni bir seçim istenebilir. Ancak yeni bir seçim için partilerin kendi çıkar hesaplarının dışında, acaba ülke şartları seçime uygun mudur? Yeni bir seçim ülkeye ne kazandırır, ne kaybettirir! Bunu öngörmek elzemdir. Kaldı ki, Yeni Anayasa’da vazedilen hükümler, öyle kolayca seçim kararı alınmasına cevaz vermemektedir. Yeni Anayasa Md.11/2709 Sayılı Kanunun 116 maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

“TBMM, üye tam sayısının beşte üç çoğunluğu ile seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu durumda, Cumhurbaşkanlığı ve TBMM/Milletvekili seçimleri birlikte yapılır. 

Cumhurbaşkanı da seçimlerin yenilenmesine karar verebilir... Seçimler normal olarak 5 yılda bir yapılır.”

Yani TBMM ve Cumhurbaşkanı birlikte seçilecektir. Bu durumu böylece belirttikten sonra, Türkiye’nin şartları yeni bir seçim için uygun mu? Türkiye, nesillerdir yaşanmayan ağır bir Covid-19 salgınına maruz kalmış, tüm dünya ülkeleri gibi ekonomik ve sosyal yaşam ağır bir yara almıştır. Altını çizerek ifade edeyim ki, bu salgın olayında, Türkiye’yi yönetenlerin bir dahli yoktur. Süper gücü, gelişmişi, az gelişmişi, tarumar oldu, her şey yere çakıldı. Adamlar Ay’a, Uzay’a gidiyorlar, muazzam teknolojiler yaratırlar, ancak gözle görülmeyen küçük bir virüs karşısında acizler... 

Türkiye, kriz sonrasında yaşanan ağır travmayı aşmak, yaraları sarmak, fertleri ekonomik ve sosyal açıdan feraha çıkarmak, yaşanan ağır sorunları çözmek mecburiyetindedir. Seçim yaparak, birkaç yıl kazanacağım diye ülkeyi ateşe atmak, büyük, telafi edilemeyecek hata olur... 

Yaşadığımız bu kriz, 1929 buhranından daha ağırdır. İşsizlik, sanayide, ziraatte, ulaşımda, sosyal yaşamda karşı karşıya kalınan sorunlar, planlı, akılcı, rasyonel politikalar ve tedbirlerle çözümlenemezse, burada bahis konusu yapmaktan korktuğum hadiseleri yaşayabiliriz. Kaldı ki, dünyanın hiçbir demokrasi ile yönetilen ülkesinde olmayan bizdeki “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde” yukarıda izah ettiğim gibi, Meclis’in seçim kararı alması fevkalade zor olduğu halde, tüm yetkileri kendisinde toplayan, tek adamın, Cumhurbaşkanının istediği anda seçime gitmesi mümkündür. Yani bu erken seçim tartışmalarının bir çıkar yolu, rasyoneli yoktur. Eğer Cumhurbaşkanı isterse yapılır, istemezse yapılmaz... Bu durumda, Anayasa’ya göre seçimler 2023 yılında yapılacaktır. 

Tekrar ifade edeyim ki, içinde yaşadığımız, yaşayacağımız ağır koşullarda, Türkiye’nin asıl gündemi seçim değil, ülkeyi daha fazla krize sokmadan, millet/vatandaş lehine rasyonel karar ve uygulamaları devreye almaktır...