ABD seçim zaferini Donald Trump kazandıktan sonra, Obama’nın bir çok politikasını terk etti ve yeni bir strateji ile Ortadoğu’yu uzak kontrol metodu ile idare ve sevk etmeye çalıştı. Keza bir çok böleden çekilmesine de bu açıdan bakmak gerek... 

ABD’nin bu eyleminden kendine pay çıkaranlardan biri şüphesiz ki Fransa lideri Macron... Bay Macron ABD’nin boşluğunu aklınca şimdi doldurmaya çalışıyor ve Ortadoğu’da sözü geçen süper güç olma derdine düşmüş halde... 

E haliyle bunu yapmak içinde bölgede ki en güçlü devletlerden bir tanesinin Türkiye olduğunun farkında ancak Türkiye’nin de onun ütopik hayallerine ortak olmayacağını bildiği için Türkiye’yi karşısına alarak Mısır ve BAE, Suud gibi ülkeler ile de dirsek teması kurarak müttefiklik yürütmekte. 

Tabi bu arada gizli bir  de kıskançlığı var bilinçaltında... 

Şüphesiz ki o da Erdoğan kıskançlığı... 

Zira geçen hafta “Derdimiz Erdoğan hükümeti, Türk halkı değil” sözleri de aslında bunun apaçık göstergesiydi...

Ve hatta o da biliyordu Erdoğan’ın kendisine birkaç gömlek fazla geldiğini ve bu yüzden sürekli yandaş arama derdine düşmüştü... 

Peki, kime güveniyor bu sütoğlan Macron? Arkasında kim var? 

Birde Yunanistan var malumunuz... Onun da arkasında Türkiye’ye karşı kışkırtan kuvvetler, akıl hocaları var elbet... 

Evvela Macron’un arkasında körfez ülkeleri olduğunu kabul etmek gerek... 

Bir önce ki ABD başkanı Obama’nın Ortadoğu’da yayılmacılığına karşın nasıl destek olduysa körfez krallıkları bugün de Türkiye’ye karşı Fransa ve Yunanistan’a tam destek veriyorlar ve hatta BAE’nin tatbikat aşkı ile bölgeye askeri sevk yapması da bunun en büyük göstergesi... 

Zira Macron’un güç aldığı kaynak körfez krallıkları... 

Nasıl olmasın ki? 

İliklerine kadar sömürülmüş bölge insanı, bugün Türkiye’yi islam adına kurtarıcı ülke olarak görüyor. Özellikle son zamanlarda yaptıkları başarılı operasyonlar ile adından tüm Dünya’da söz ettiren Milli İstihbarat Teşkilatı korkulu rüyaları olmuş durumda hepsinin. 

Körfez krallıkları veya Avrupa’nın halen günümüzde sömürgesi durumunda olan pek çok ülkenin devlet kademelerine sızmış olan MİT ajanları olduğunu düşünmeleri onlarda ki korkuyu bir nebze daha artırıyor ve her an Türkiye’nin düğmeye basması ile darbeler olabileceğini düşünüyorlar. 

Lakin burada ki asıl mesele hiçbir zaman bana göre Macron değildir... Macron bir sonra ki seçimde kaybedebilir ve adı unutulur gider. Asıl tehlikeli olan ise zenginlikleri ile hüküm süren körfez krallıklarıdır...  İşte burada asıl iş Milli İstihbarat Teşkilatımıza düşüyor... Anladınız siz onu!