Eli elimde yarin (3)

Abone Ol
Muharrem’in gözleri ıslandı. Zinnur elinde mendil, onun gözlerinin ıslaklığını sildi. Gözleri çapaklanmasın diye bu çabayı gösteriyordu.
Xxxx
Hastaneye geldikleri ilk haftalarda sağlığı biraz düzelmeye doğru giden Muharrem son günlerde tüm günü uykuyla ya da yarı baygın geçiriyordu. Kimse bilmiyordu. O hatıralarıyla, hayatını yeni baştan yaşıyordu. Daha çok da gönül sancılarıyla ruhu kıvranıyordu.  Canan’a yazdığı bir sitem mektubunu şimdi satır satır hatırlıyordu.
’Selam ile başlayalım. Hayırlı cumanız olsun.
Ağırıma gittiği için bu satırları yazmamı mazur görünüz. Ben size nasıl bir kötülük yaptım ki hiç de hak etmediğim bir bitme sahnesi yaşattınız bana.
Sizin yakın ilginiz dikkatimi çekiyordu ama herkese aynı davrandığınız için bana özel bir tarafı yok diye düşündüm uzun süre. Ne zaman ki vapur yolculuklarımız başladı işte o zaman bu kadın beni seviyor diye düşünmeye, aldanmaya başladım. En son Ufuk bey de yanımızdayken elinin ütüyle yanmışlığını gördüğümde içim yandı. Bunu size söyledim. Siz üç kere üstüne basa basa ‘bu sevgi mi oluyor? diye sordunuz. Ben ısrarla evet demekten kaçındım. Daha sonra da bir çok davetimi kabul ettiniz. Adını koymaktan hep kaçındım. Evet siz sevmeye başlamıştım, çünki sizin de beni sevdiğiniz ümidi ve aldanışı içindeydim.
Bana hep değer verdiniz, her tavsiyemi ciddiye aldınız. Hep olumlu ve sevecen davrandınız. Ama yine de hep içimde bir acaba vardı. Çevresinde bir yığın erkek var, hatta ona ‘Nebahatçığım’ diye hitap edenler bile varken, beni niye sevsin tereddüdünü hep yaşadım. Adını koymak yerine kendiliğinden gelişmeye bıraktım. Bir de adı konan şey başlamış olacaktı ve başlayan her şey bir gün biterdi. Ben ise bitmesini istemiyordum. Hatta sana bir keresinde söyledim ‘Seninle sadece bu dünyada beraber olmak bana yetmez, cennette de yanımda olmanı isterim’ dedim.
 Muharrem bey, sen dindar, ahlaklı olmaya çalışan bir adamsın, üstelik evlisin. Bana böyle yaklaşım göstermeye utanmıyor musun?
Evet istemediğin an bu cümleyi söyleme imkeanınız vardı. Ve ben bundan hep korktum. Adını koymamaya çalışmamın bir sebebi de budur. Sevgimin gereği olarak da elimden geldiğince yanınızda olmaya, size destek vermeye çalıştım.
Kişisel zaaflarımdan mutlu olmadığımı, yanlış bir şey yaparsam ‘Bunu sevmedim’ demenizin yeterli olacağını söylemenizi istedim. Size her türlü yetkiyi tanıdığımı, hayatımda istediğiniz değişiklikleri yapabileceğinizi söyledim.
Devam Edecek...