Dünya’yı yöneten güçler, beslenme ve ilaç sanayiinden tutun da çocuklarımızı ekranlara bağlayan oyunları da üreten aynı zincirin halkalarıdır. 

Son zamanlarda bazı gençlerin intiharları, toplumumuzun nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduğunun farkında değiliz. 

Obeziteyi tetikleyen, bağımlılık sağlayan pek çok gıda, çocuklarımızda ve genç nüfusta kolay bir bağımlılık sağlıyor! 

Bazı oyun programlarıyla, gençlerimiz bilgisayar başına bağlanıyor. 

Sadece bağlanarak kalmıyor, intihara kadar sürüklenebiliyorlar. 

Bu programları yapanlar, sadece oyun pazarlamıyorlar. Bilgisayar başına kitledikleri gençlerin beslenmesi için, sağlıksız yiyecek ve içecek de üreten, pazarlayan satan uluslararası firmalardır. 

Birçok hastalığın ilacının ve çözümünün bulunamaması yine bu enternasyonel dünya firmalarının güdümündedir. 

Gençleri bilgisayar oyunlarıyla oyalarken, bir taraftan da obeziteyi teşvik eden gıdalarla gençlerin beslenmesi sağlanıyor. Ardından obezite ilaçları dünya piyasalarına sürülüyor! Birçok ölümcül hastalığın ilaçları bilerek üretilmiyor. Hastalıklar yayıldıkça, devam ettikçe ilaç lobileri ilaç satacaktır ve firmalar para kazanacaktır. 

Bilgisayar oyunları, gıda ve ilaç lobileri, toplumların ve milletlerin sağlığı ile oynamayı gelirleri için gerekli görmektedirler. 

Küba, mütevazi imkanlarıyla kansere çözüm bulabilirken, zengin ülkeler çözümü bulsa bile, toplumları yararlandırmaz, çıkarları uğruna insanların telef olmasından haz duyacak kadar, insanlık dışıdırlar. Ülkemizin de ilaç ve sağlık sektöründe kendi çözümlerini sağlaması gerekiyor. 

Sebze, tahıl tohumlarımız kaybolup giderken, son 5-6 yıldır haşlama veya kebap mısırın lezzeti kalmadı, tatlı bir ürün haline dönüştü. Geleneksel mısır ekim ve üretimimiz hangi sihirli eller tarafından yasaklandı ve diyabete yol açabilecek tatlı mısırlar ülkemizde tüm tezgahları kapladı?

Sadece yiyecek-içecek ve sağlık sektörü değil, teknik ve ara elemana ihtiyacı olan ülkemizde hiç TEKNİK LİSE açıldığını duydunuz mu? 

Ülkemizin geleceğini kimler planlıyor? 

Bu planlamalar kimlere emanet edilmiş?