KONYA - Çiftçi kooperatifi iştiraki olan Konya Şeker, bünyesindeki Biyoetanol Üretim Tesisi sayesinde atık madde olan şeker pancarı melasını tekrar ekonomiye kazandırdı. Melasın işlenmesiyle elde edilen etanol ise yakıt, kozmetik ve sirke sanayisinde kullanılıyor. Yıllık 84 milyon litre kapasiteye sahip tesis, Türkiye'nin etanol ihtiyacının yüzde 56'sını karşılıyor. Özellikle pandemi döneminde, kolonya ve dezenfektan konusunda Türkiye'nin sıkıntı yaşamamasını sağlayan tesis hakkında bilgi veren Çumra Şeker Kampüs Direktörü Fuat Akay, şunları söyledi:
''Biz burada melası, ham madde olarak kullanıyoruz. Melas, ham madde olarak kullanılarak etil alkol üretiliyor. Dolayısıyla burada üretilen etil alkol, tarımsal menşeli bir etil alkol oluyor. Tarımsal kökenli bir üründen, tekrar etil alkol üretiyoruz. Bu tesis hem yakıt alkolü üretiyor hem de kozmetik alkolü ve sirke sanayisinin kullandığı etil alkolü üretebiliyor."
TÜRKİYE’NİN YÜZDE 56’LIK KAPASİTESİNİ KARŞILIYOR
Tarımsal olarak elde edilen etil alkolün pandemi döneminde Türkiye için büyük rol oynadığını söyleyen Fuat Akay, "Türkiye’nin yüzde 56’lık kapasitesini karşılıyoruz. Pandemi sürecinde de etil alkol çok önemli bir rol oynadı. Mart başından bu yana yurt dışından gelen etil alkol, Türkiye’ye gelemez durumda olduğu için artık öyle bir durum oldu ki istediğiniz parayı verseniz bile yurt dışından etil alkol temin edemez duruma geldiniz. Bu durumda da tabi Türkiye’nin içinde tarımsal olarak elde ettiğimiz etil alkol, çok önemli bir rol oynadı. Bu süreçte de Konya Şeker olarak, Türkiye’nin etil alkol ihtiyacını karşıladık. Tabi bu hijyenik olarak alkol çok önemli bir rol oynamakta, kolonya da dezenfektan da tıbbi amaçlı kullanılmaktadır. Dolayısıyla bu kritik süreçte Türkiye’nin tüm önemli ihtiyacını karşılamakta” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’NİN İHTİYACINI KARŞILADIK’
Tesiste üretilen etil alkolün yakıt başta olmak üzere birçok alanda kullanıldığını aktaran Akay, ''Bu tesisin bir özelliği de hem yakıt alkolü üretebiliyor hem de safsızlığı daha az olan kozmetik ve sirke sanayine verilen alkolü de üretebiliyoruz. Dolayısıyla bu tesisi istediğimiz gibi yönlendirebiliyoruz. Türkiye’nin acil ihtiyacından dolayı hızlıca kozmetik alkolüne döndük ve Türkiye’nin ihtiyacını karşıladık. Etil alkolün yakıta katılmasının nedeni, karbondioksit salınımını azaltmasıdır. Yani çevreye olan etkisinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Tabi yasalarca belirlenen yüzde 3 limitle benzine katılarak karbondioksit salınımı azaltılmaktadır” dedi.
‘YURT DIŞINA GİDECEK DÖVİZE ENGEL OLDU’
Tesiste üretilen etil alkolün, Türkiye’den yurt dışına döviz çıkışına da engel olduğunu belirten Akay, "Burada ürettiğimiz yakıt alkolün benzine katılması, yurt dışına çıkacak dövize engel oluyor. Pandemi sürecinde de kozmetik alkolü üreterek yine yurt dışına gidecek dövizi içeride tuttuk. Zaten o süreçte de ne kadar paranız olsa da yurt dışından alkol sağlayamıyordunuz. Biz burada bunu sağlamış olduk. Burada pancar sonunda etil alkole dönüyor. Pandemi süreciyle birlikte burada kolonya üretimine de ağırlık verdik. Gerekli izinleri alarak dezenfektan üretimini de yapmaya başladık" diye konuştu.
