Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, amaçlarının, sorunları torunlara bırakmayan bir anlayışla çalışmayı sürdürmek olduğunu söyledi.
Çelik, İhlas Holding binası VIP Salonu'nda, Türkiye gazetesi tarafından düzenlenen 26. Türkiye Toplantıları ve Türkiye gazetesinin 43. kuruluş yıl dönümü etkinliğine katıldı.
Burada konuşan Çelik, dünyadaki ekonomik ve siyasi problemlere rağmen Türkiye'nin sorunlarını çözmeye ve enerjisini dışa dönük kullanmaya çalışan bir ülke durumunda olduğunu söyledi. Türkiye'nin, herkesin imrendiği bu başarıyı istikrarla yakaladığını kaydeden Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bugün yoğun bir mücadele içindeyiz. Tek cümleyle ifade edecek olursak amacımız, sorunları torunlara bırakmayacak bir anlayışla çalışmayı sürdürmektir. Bu anlayışı geçmiş dönemde de görebilmiş olsaydık, inanıyorum ki Türkiye bugün farklı şeyler konuşacaktı ama uzun yıllar kendisiyle çatışan, kendi sorunlarını halledemeyen, kendi sorunlarını halledemediği için de torunlarının sorunlarını konuşma fırsatı dahi bulamadığı gibi, torunlarının sorunlarını artıran bir yönetim anlayışında Türkiye uzunca yıllar yaşadı.''

-İş kazaları-

Çelik, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın isminin bilinmesine karşın görev ve yetkilerinin yeterince bilinmediğini kaydederek, faaliyetleri konusunda bilgi verdi.
İş kazalarında ölümlere değinen Çelik, iş kazalarının önlenmesi için Müstakil İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nı Meclis'ten geçirdiklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Geçen hafta Eskişehir'deki patlamada 4 işçi kardeşimiz hayatını kaybetti. Ankara'da bir altyapı çalışmasında çok basit bir önlem alınmadığı için 24 yaşındaki genç kardeşimiz toprak altında kalarak kurtarılamadı ve hayatını kaybetti. İstanbul'da Davutpaşa'daki patlama, Ankara Ostim'deki patlamalar ve sürekli yaşanan olaylar. Günde Türkiye'de 3 kişi iş kazalarından hayatını kaybediyor. Dünyadaki durum daha da vahim ama bizim iş kazaları açısından tablomuz çok parlak değil. Bunu açıkça ifade etmek istiyorum. Bu rakamların gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yüzde 1-2'lere çekilmesi gerekiyor. Bunun gerçekleşmesi için kamunun, işverenin ve çalışanların yapması gerekenler var. Kamu olarak biz şimdi İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nı çıkardık. Bu yasa, 'Tehlikeli ve çok tehlikeli bir iş yerinde risk değerlendirmesi yapacaksınız, o risk değerlendirmesi neticesinde tespit edilen eksiklikler giderilmeden işe başlayamayacaksınız' diyor.''
İstanbul'daki 9 işçinin kaldıkları çadırda yanarak öldüğü olayı hatırlatan Çelik, risk değerlendirmesi yapılmadığı için olayın yaşandığını kaydederek, ''Şimdi 1 kişi öldü diyoruz da, 1 kişi ölmüyor ki... Onun eşi, çocuğu, annesi, babası, ailesi... Herkes perişan oluyor. Basit ihmallerden dolayı işçimizin, çalışanımızın, emekçimizin bu tür durumlarla karşı karşıya kalmaması adına, son derece önemli bir yasa Meclis'ten geçti, Cumhurbaşkanımızın onayındadır. İnşallah iş kazalarının az olduğu bir süreci yaşarız'' diye konuştu.

-Sendikal mevzuat-

Mevcut Sendikalar Kanunu'nda anti demokratik birçok yön bulunduğunu, yasanın mutlaka değişmesi gerektiğini ifade eden Çelik, bu konuda, sosyal taraflarla diyalog içinde hazırladıkları yasayı Meclis'e taşıdıklarını belirtti. Yasa taslağının komisyonlardan da geçtiğini kaydeden Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Fakat taraflar arasında bir mutabakatsızlık mı neyse, bilgiler farklı kanallardan iletildiği için, bu yasa ne yazık ki, önümüzdeki pazar günü, Meclis tatile girecek ve şu an itibarıyla gündeme alınamıyor. Alınamayınca iş dünyamız çok ciddi sorunlarla karşı karşıya. Yaklaşık 250 bin işçimiz toplu sözleşme yapamaz noktada. İşverenimiz de işçimiz de ciddi sıkıntılarla karşı karşıya. Ancak bu yasa Meclis'in gündeminde 3. sırada yerini almaktadır.''
Faruk Çelik, işsizliğin, genç işsizliğin önlenmesi, kadın istihdamının artırılması konusunda önemli bir mesafe kaydettiklerini de bildirdi.
Çelik, gelecek yasa döneminde yapacakları çalışmalar ve idari kararlarla, çalışma hayatının önündeki ciddi sorunların olmadığı bir döneme geçileceğini kaydederek, ''Hükümet olarak özel sektörü destekleyen, önünü açan bir anlayışla yola çıktık. Bu çerçevede gerek ihracattaki başarıyı, gerek işsizlik oranında düşüşteki başarıyı, istihdama dayalı büyümeyi gerçekleştiren bir ekonomik yapıyı hep birlikte oluşturduk. İnşallah bu yoğun çalışma temposu ile Türkiye'nin kayıp yıllarını telafi edeceği ve dünya ülkeleri arasında hak ettiği yeri alacağı inancı içindeyim'' şeklinde konuştu.

-Türkiye gazetesini tebrik-

Bakan Çelik, 43. kuruluş yıl dönümünü kutlayan Türkiye gazetesi çalışanlarını ve yöneticilerini de tebrik etti. Çelik, Türkiye gazetesinin yazılı basının istikrarlı büyüklerinden biri olduğunu söyledi. Gazetenin gençlik dönemini geride bıraktığını ve olgunluk dönemini yaşadığını kaydeden Çelik, ''Türkiye gazetesinin hiç yaşlanmamasını, hep olgun kalmasını temenni ediyorum. İnanıyorum ki böyle de kalacaktır'' dedi.
İhlas Holding Genel Müdürü Ahmet Mücahit Ören de dünyada kağıt üzerine basılı gazete okuma alışkanlığının giderek azaldığını belirtti. Gazetelerinin geçmişte de bilgisayar kullanan ilk basın kuruluşlarından biri olduğunu kaydeden Ören, gazetelerinin yeni medya döneminde okuyucularının tüm ihtiyaçlarına cevap verir hale gelmesi için çaba gösterdiklerini söyledi.   
Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak ise 43 yıl önce kurulan gazetelerinin kuruluş ilkelerini muhafaza ederken, gelişen teknolojiye de ayak uydurmayı başardığını söyledi. Albayrak, yarından itibaren Türkiye gazetesi okuyucularını bir dizi yeniliğin beklediğini sözlerine ekledi.