EBRU’YLA KEŞFET - 1

Abone Ol

Merhabalar,

Ben Ebru Çömlekçi. Bugün itibariyle, her Çarşamba bu köşede sizlerle olmayı niyet ediyorum. Her hafta yeni keşfettiğim mekanları, kitapları, filmleri, tiyatro oyunlarını, sergileri, açılışları, ödül törenlerini ve birçok konuyu bendenizin kaleminden sizlere aktaracağım. Ama elbette aynı ortamı paylaştığım kişilerin görüşlerine kulak kesip; konuyla alakalı yapılan internet yorumlarını da muhakkak göz atacağım. Yani sizin için havayı koklayıp; perspektifi geniş bir haber iletebileceğim. Öyleyse, hoş buldum, hoş geldiniz…

İlk haftamda, aslında taa 23 Ekim’de prömiyerine Zorlu Psm’de gittiğim; Robert Louis Stevenson’ın klasik gerilim romanından uyarlanan dünyaca ünlü ‘Jekyll & Hyde’ müzikalinden izlenimlerimi paylaşmak istiyorum… Üzerinden birkaç ay geçmesine rağmen, hala tadı damağımda… Birçok kişiyle oyun sonrası konuşma imkanını da yakalamışken, bunları size aktarmamak olmazdı. Haydi öyleyse başlayalım.

“Herkes maske takar, herkesin iki yüzü vardır”mottosuyla harika bir çıkış yakalayan gerekoyuncu kadrosuyla gerek müzikleriylegerek kostümleriyle, dekoruyla kusursuz bir “Broadway” yapımı olmuş. Yönetmen koltuğunda; çevirisini bizzat kendisinin yaptığı yıllardır bu yapımı sahneye taşıma hayalini kuran ve bu hayalin peşinden tutkuyla giden yönetmen Taner Tunçay oturuyor.  İyi bilirim, bir eser doğmadan önce kimi zaman rüyalarda, kimi zaman reel hayatın bir köşesinde sizin bir parçanız gibi her yere eşlik eder. Öyle ki, her güne ayrı bir umut, ayrı bir heyecanla uyanırsınız. Ben de oyunlar yazar ve yönetirken, o eserin bana öğrettikleriyle tekrar tekrar doğar ve yepyeni bir vücuda kavuşurum. Prömiyer günü, Taner beyin sahnede yaptığı konuşmasında da benzer izleri gördüm.Anlaşılan o ki, Taner Bey de müzikalin her bir sahnesini, elindeki harika eserle, ayrı ayrı nakşederek bizlerin huzuruna çıkarmış. Zira Türkçe şarkı söylerinidahi değerli oyuncu arkadaşım Nermin Koçak ilebirlikte yazmışlar. Elbette bu sözler,Sabri Tuluğ Tırpan’ın şefliğinde 11 kişiden oluşan muazzam bir orkestra ile canlı bir şekilde; sevgili Hayko Cepkin, Elçin Sangu ve Nermin Koçak’ın harika sesleriyle arşa yükseliyor. Ensemble uyumunu ve her birinin karakterlerini sahiplenişi de es geçmemem lazım. Zira bununla alakalı birçok kişinin de güzel dönütlerine kulak misafiri oldum.

‘Jekyll & Hyde: Bir Broadway Müzikali’nin başrolünde Hayko Cepkin ve Elçin Sangu yer alıyor. Hayko Cepkin, müzikalde Dr. Jekyll ve Mr. Hyde karakterlerine hayat verirken, Elçin Sangu ise Lucy Harris rolünde seyircinin karşısına çıkıyor. Fatih Al, Umut Kurt, Nermin Koçak ve Cenk Bıyık gibi usta oyuncuların da kadrosunda yer aldığı müzikal sahnede 45 kişilik dev bir ekip tarafından sergileniyor. 9 Oscar adaylığı ve 2 Oscar ödülü bulunan Leslie Bricusse’ın sahne uyarlamasının, Malcolm Keith Kay genel sanat yönetmenliğinde, Grammy ve Tony adaylıkları bulunan usta besteci Frank Wildhorn’un pop-rock türündeki güçlü müzikleriyle birleştiği ‘Jekyll & Hyde: Bir Broadway Müzikali’nin yönetmenliğini ve çevirisini Taner Tunçay, yaratıcı yapımcılığını Feri Baycu Güler, müzik direktörlüğünü Sabri Tuluğ Tırpan koreografisini ise Seda Özgiş Kaleci üstleniyor.

Ensemble: Aysu Akyağcı, Beren Demirci, Beril Korkmaz, Eda Mimaroğlu, Ferhat Akgün, Gamze Çelik, Güney Erdoğan, Halise Eryılmaz, Hazal Aracı, İldeniz Emre Fığlalı, İlteriş Berat Bakırhan, İris Göğüsgeren, Özge Çeçen, Serra İzmiroğlu, Sevda Sezek, Su Lara Aslan, Ünal Kantarcı, Yağmur Elif Seber

Oyunun Konusu:

Babasının zihinsel sorunlarını çözmek ve ona yardım etmek için bir tedavi arayışında olan Dr. Jekyll insan doğasındaki “iyi” ve “kötü”yü birbirinden ayırmak ve kötüyü denklemden çıkartmak istemektedir. Ancak çalışmaları tıp çevrelerince “fazlasıyla sıra dışı, hatta “çılgınca” bulunur ve ihtiyacı olan desteği alamaz. Babasını kurtarmak için her şeyi yapmakta kararlı olan Dr. Jekyll hazırladığı formülleri kendi üzerinde denemekten başka bir çaresi kalmadığını düşünür. Ancak deneyler sonucunda içindeki “karanlık kişiliği” yani Mr. Hyde’ı uyandırır.

Çoklu kişilik bozukluğu yaşayan Dr. Jekyll geceleri kontrolü kaybeder ve Mr. Hyde ipleri ele alır. Bu sırada Londra’da kanlı cinayetler işlenmeye başlar. Jekyll’ın nişanlısı Emma Carew ve yakın dostu John Utterson, doktorun sağlığından ve davranışlarındaki değişikliklerden endişe ederlerken, bir kabare şarkıcısı olan Lucy hem Dr. Jekyll hem de Mr. Hyde ile tehlikeli bir yakınlık kurar. Hyde’ı kontrol altında tutmakta zorlanmaya başlayan Dr. Jekyll ‘ın yarattığı bu canavardan kurtulmak için fazla vakti yoktur...

Oyunun sonunda seyircilerin arasında dolaşırken, birçok kişinin benimle aynı fikirde olduğunu duydum. Herkes özellikle Hayko Cepkin’in performansının beklediklerinden daha da iyi olduğunu ifade ediyordu. Hepimiz sesini kullanmaktaki hakimiyetini vakıfız. Ancak, iş bir rolü üstlenip (hatta iki zıt karakteri) sonuna kadar sırtlamak olunca açıkçası benim gibi birçok kişi acaba mı demiş. Ama görülüyor ki, bu işin hakkını oyunun başından sonuna kadar, muazzam bir enerji ile götürmeyi başarıyor. Sahneyi kullanmaktaki performansı, karakterler arasındaki geçiş ve elbette sesinin yüceliği ile çok doğru bir cast seçimi olduğunu bizlere kanıtladı. Öyle ki, özellikle benim için ilk Mr. Hyde’a döndüğü an, unutulmayacak “an” lar arasına girdi. Açıkçası benzer durum oyunculuğunu sevdiğim Elçin Sangu için de geçerliydi. Zira bu kadar naif, yumuşak bir sese sahip olduğunu bilmiyordum. Tüm seyirciler için güzel bir sürpriz oldu. Elbette sevgili Nermin Koçak’ı da unutmamak lazım. Onun harika sesiyle Haldun Dormen Müzikal Oyunculuk eğitiminiberaberalırken tanışmıştım. Bu arada benden aynı performansı göremeyeceğinizi de belirtmek istiyorum. Zira böyle güzel seslere sahip olmak, tanrı vergisi olmalı. Afişte Nermin’in karesini göremeyeceğine açıkçası şaşırdım. Benim gibi birçok kişi, birtakım yerlere bu şaşkınlığı yazmış. Ama Google amcada ufak bir araştırma yapınca, müzikali sahneleyendiğer ülkelerinafişlerinde de sadece aynı iki karakterin (Jekyll ve Lucy Harris) yer aldığını fark ettim.

“Yataktan çıkınca yüzümüze takarız bir maske, böyle saklar insan, maskeyle yüzünü. Aslında saklarız kendi özümüzü… Bayanlar, baylar, işte böyle! Hiçbirimiz kabul etmeyiz ama aslında ikiyüzlüyüz biz hepimiz”

Hepimiz iki yüzlüyüz! Belki de bilge Konfüçyüs’ün dediği gibi, “Herkesin iki hayatı vardır. İkincisi, yalnızca bir hayatınızın olduğunu anladığınızda başlar”. Ya da Huzursuzluğun Kitabı’nın Portekizli yazarı Fernando Pessoa’yı burada anmak gerek. O da “Hepimizin iki hayatı var. Bir tanesi gerçek olan, çocukluğumuzdan beri bir sis perdesinin arkasında düşünü kurduğumuz, erişkin olarak da düşünü kurmayı sürdürdüğümüz; bir de yalancı olanı, başkaları ile paylaşırken sevdiğimiz ve bir gün tabutta bitecek olan güncel, pratik hayatımız”. Sadece iki yüzler değil, çeşitli maskeler arasında birden fazla hayat yaşayan bizler… Peki hangisini kabul ediyoruz? Hangisi gerçek biz?

3 saatin nasıl geçtiğini anlayamayacağınız bir müzikal, bir şölen sizi bekliyor. En kısa zamanda tekrar gideceğim. Kim bilir, belki yeniden bir şey keşfedebilirim…

Biletler passo.com.tr de…

‘Jekyll & Hyde: Bir Broadway Müzikali’ - Zorlu PSM Turkcell Sahnesi:

24 Ocak 2023 Salı Günü Saat 21.00

25 Ocak 2023 Çarşamba Günü Saat 21.00

13 Şubat 2023 Pazartesi Günü Saat 21.00

20 Şubat 2023 Pazartesi Günü Saat 21.00

‘Jekyll & Hyde: Bir Broadway Müzikali’ - Congresium Ankara Sahnesi:

6 Şubat 2023 Pazartesi Günü Saat 20.30

Haftanın Keşif Kelimesi:Perestiş

Farsça’dan dilimize girmiş bu tatlı kelime; tapınma, delicesine sevmek manasına geliyor.

Haftanın Keşif Sergisi : Sevgili fotoğraf sanatçısı arkadaşım Murat Arık’ın ‘’Murat Arık Portreler Fotoğraf Sergisi’’ Emaar Arthub’da 15 Ocak 2023 Pazar günü birçok ünlünün katılımıyla açıldı. 5 Şubat 2023 Pazar Gününe kadar, her gün10.00-22.00 saatleri arasında ziyarete açıkolan sergidekitek edisyon baskılar satışa sunuldu. Elde edilecek gelir, ‘’Eğitimde Destek’’ amacıyla anlaşmalı kuruma bağışlanacaktır.Sergi, 21 günün sonunda “Murat Arık ile Fotoğraf Üzerine” söyleşisiyle son bulacaktır.

Sergide Fotoğrafı Yer Alan İsimler:

Haluk Bilginer, İsmail Hacıoğlu, Selim Bayraktar, Melis Babadağ, Hazal Şenel, Mert Turak, Bahar Süer, Ceren Benderlioğlu, Cenk Eren, Botan Beyaz, Berna Çağlar, Özge Özkaplan, Aşkım Kapışmak, Tolga Evren, Gökhan Çınar, Hakan Gence, Burak Şafak, Hande Nur Tekin, Kenan Acar, Onur Durmaz, Nil Sude Albayrak, Semih Ertürk, Hakan Aysev, Cenk Kangöz, Yahhya, Onur Ayçelik, Ece Üner, Zilan Duru, Kutay Sungar, Tuba Rüya Görgün, Tara Mamedova, Coşkun Karademir, Ebru Helvacıoğlu, Onur Akbay, Deniz Bayramoğlu, Deniz Çatalbaş, Güney Ayhan.

Ben tüm hafta boyunca keşfetmeye devam edeceğim. Önümüzdeki hafta görüşmek üzere…