New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Suriye'de muhaliflerin kontrolünde bulunan Halep ve Dera kentlerine düzenlenen hava saldırılarında bin 500 civarında noktada büyük hasar meydana geldiğini belgeledi.

HRW, BM'de açıkladığı son raporunda, Suriye rejiminin BM Güvenlik Konseyi'nin kınama kararına rağmen sivillerin yaşadığı bölgelere ayrım gözetmeksizin hava saldırılarını sürdürdüğünü bildirdi.

HRW'nun uydu görüntüleri üzerinde yaptığı analizler, şahitlerin beyanları, video ve fotoğrafların incelenmesiyle hazırladığı raporda, 22 Şubat 2014 ile 25 Ocak 2015 arasındaki zaman diliminde muhaliflerin kontrolünde olan Dera bölgesindeki 10 kasaba ve köyde en az 450, Halep'te ise binden fazla büyük hasar gören noktanın tespit edildiği vurgulandı.

Raporda, bölgedeki hasarların, havadan atılmış geniş hacimli bombalar ve varil bombalarının yol açtığı etkiyle örtüştüğü belirtilerek, bazı vakalarda ise füze ve roket atışı sonucu meydana gelen hasarların görüldüğü ifade edildi.

HRW Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Nadim Houry, BM'de düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada BM Güvenlik Konseyi'ni suçlayarak, "BM Güvenlik Konseyi, Beşar Esed'in ölümcül hava saldırılarını ve sivillerin öldürülmesini durdurmak için son bir yıldır hiçbir şey yapmadı" dedi.

Halep'te çatışmaların dondurulması planının görüşülmekte olduğunu da hatırlatan Houry, "Soru şu: Rusya ve Çin, sonunda BM Güvenlik Konseyi'nin bu varil saldırılarını durdurmak için önlem almasına izin verecek mi vermeyecek mi?" diye konuştu.

BMGK'dan Suriye'ye silah ambargosu talebi

HRW, raporda uydu fotoğraflarına da yer vererek aynı noktaların muhtemel hava saldırıları öncesi ve sonrası durumunu yansıtıp hasarın büyüklüğüne işaret etti.

Raporda BM Güvenlik Konseyi'nden Suriye Hükümeti ve diğer insan hakları ihlali gerçekleştiren gruplara silah ambargosu uygulaması da istenerek, "Silah ambargosu, Suriye Hükümeti'nin hava saldırıları ile uluslararası hukuku çiğneme imkanını sınırlandırır. Bu ambargonun içinde Suriye'ye yeni helikopter temin edilmesi de yer almalı. BMGK, ağır insan hakları ihlallerine karışan kişilerin varlıklarını dondurmalı ve konuyu Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne sevk etmeli" ifadelerine yer verildi.