Filistinli gruplar, işgal altındaki Batı Şeria'nın Cenin kenti yakınlarındaki Mevo Dothan Yahudi yerleşim birimi yakınında iki İsrail askerinin öldüğü olayı, Filistinlilerin kendilerini İsrail'in işlediği suçlara ve ihlallere karşı meşru hakkı olarak değerlendirdi.

Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, olayın, Filistin halkının her türlü yöntemle direniş yoluna devam etmekte ısrarlı olduğunu ortaya koyduğu belirtildi.

Açıklamada, "Düşman İsrail; planlarıyla, suçlarıyla ve ihlalleriyle gerçekleri değiştiremeyecek ve halkımızın iradesini kıramayacaktır." denildi.

İslami Cihad Hareketi de bu tür saldırıların, acımasız İsrail terörizmine karşı kutsallarını, toprağını ve canını korumaya çalışan Filistin halkının meşru hakkı olduğu dile getirildi.

Açıklamada, "Saldırı, topraklarımızı gasbeden bu işgalcilerin istikrarı ve güvenliği olmadığını vurgulamaktadır ve düşman İsrail'in işlediği suçlara ve saldırılara karşı Filistin halkı adına yapılmıştır." değerlendirmesinde bulunuldu.

Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi ise saldırıyı, siyonist güvenlik teorisinin ciddi başarısızlığının bir kere daha tezahürü olarak gördü.

Ailesinin çalışma izinlerini donduruldu

İsrail'in Filistin topraklarındaki operasyonlarının koordinatörü Yoav Mordechai, yayımladığı yazılı açıklamada, iki İsrail askerinin ölümüyle sonuçlanan araçlı saldırının faili olduğu iddia edilen Filistinlinin ailesine ait çalışma izinlerinin dondurulduğunu duyurdu.

Yediot Ahronot gazetesi de İsrail polisinin, eylemcinin abisini Cenin'in Bartaa köyünde yakaladığı bilgisini paylaştı.

Batı Şeria'nın Cenin kentinde Mevo Dotan Yahudi yerleşim birimi yakınında işçilerin geçişini temin eden askeri güce araçla yapılan saldırıda iki İsrail askerinin öldürüldüğü bildirilmişti. Açıklamada, saldırıyı gerçekleştirdiği iddia edilen Filistinlinin gözaltına aldığı belirtilmişti.

Öte yandan görgü tanıkları da İsrail askerlerinin, eylemi düzenlediği ileri sürülen Filistinlinin işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyindeki Bartaa köyünde bulunan evini kuşattığını aktarmıştı.

Söz konusu Filistinlinin 26 yaşında olduğu ve İsrail cezaevlerinde 17 ay hapis yattıktan sonra serbest kaldığı belirtilmişti.