ANKARA

AB Komisyonu'nun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn, gelecek dönem başkanlığında bir ya da daha fazla müzakere başlığının açılmasını beklediklerini belirtti.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu AB Komiseri Johannes Hahn ve İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu AB Komiseri Christos Stylianides ile Ankara Palas'ta ortak basın toplantısı düzenledi.

"AB'den gelen üç silahşorlar gibiyiz" diyerek söz alan Hahn, bu inisiyatifi önemsediğini ve kısa süre önce geldikleri görevde bu önemli konuları ele alma fırsatını bulduklarını ifade etti.

Bu çalışmaların Türkiye'nin katılım müzakerelerinin yeniden hız kazanmasıyla ilgili önemli bir dönüm noktasını oluşturacağını dile getiren Hahn, "Bu anlamda önümüzdeki dönem başkanlığında bir ya da daha fazla müzakere başlığının açılmasını bekliyoruz. Türkiye'nin bu konudaki endişelerini de değerlendirme fırsatımız olacak" dedi.

Hahn, aynı zamanda prensipler, kılavuz noktaları ve üçüncü taraflarla imzalanan anlaşmalar çerçevesinde Türkiye'nin nasıl entegre olabileceğinin de gözden geçirileceğini belirterek bu konudaki endişelerin farkında olduklarını vurguladı.

Vize serbestliğiyle ilgili de önemli bazı gelişmeler bulunduğunu belirten Hahn, geri kabul anlaşmasının uygulanmasıyla ilgili olarak önemli bir aşamada olunduğunu ve bu konuda atılması gereken bazı adımların da bulunduğunu söyledi.

Hahn, müzakere başlıklarının katılım sürecinin bir parçası olduğuna işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin hedefinin Avrupa değerleriyle tam anlamıyla birlikte çalışabilmek olduğunu ve bunun en önemli hedeflerinden biri olduğunu biliyoruz. Ama tabii aynı zamanda son derece yakın ekonomik ilişkilerimizin olması gerekiyor. Bu alandaki ilişkimizin daha da yoğun biçimde devam etmesi gerekiyor. Bu anlamda özellikle hukuk ve temel haklarla ilgili olarak bazı konularda reformlara ihtiyaç hala devam ediyor. Ama süreçten bahsetmek gerekirse, hepinize şunu ifade etmek istiyorum: Yeni AB Komisyonu, bütün üyeleriyle bu sürecin hızlandırılması için elinden geleni yapmaya hazırdır."

AB'ye tam üyeliğin yeni fırsatlar getireceğini biliyoruz

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliğimizin yeni fırsatlar getireceğini biliyor ve ilişkilerimize kazan kazan anlayışıyla bakıyoruz" dedi.

Çavuşoğlu, AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu AB Komiseri Johannes Hahn ve İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu AB Komiseri Christos Stylianides ile Ankara Palas'ta ortak basın toplantısı düzenledi.

Bakan Çavuşoğlu, görüşmede, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda KKTC'nin iradesini ortaya koyduğunu, Rum tarafının da Türkiye’nin anlayışıyla olaya yaklaşmasını ve masaya geri dönmesinin önemini vurguladıklarını belirtti.

İlişkilerin her alanda ileriye gitmesi için öneriler sunduklarını ve bu çerçevede gayriresmi dış ilişkiler konseyi toplantılarına düzenli olarak davet edilme yönündeki beklentilerini aktarma fırsatı bulduklarını söyleyen Çavuşoğlu, Türkiye-AB zirvelerinin düzenlenmesini de rica ettiklerini ifade etti. Mevlüt Çavuşoğlu, “Karşılıklı üst düzey ziyaretlerin artırılması konusunda da hemfikiriz” diye konuştu.

Türkiye'nin AB ile serbest ticaret anlaşması yapmasının önem taşıdığını belirten Bakan Çavuşoğlu, Gümrük Birliği'nin düzgün işlemesinden sorumlu taraflardan birisi olarak, ABD ile AB arasındaki transatlantik ticaret yatırım ortaklığı anlaşmasına Türkiye'nin de dahil edilmesi beklentilerini bir kez daha vurguladıklarının altını çizdi.

Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Görüşmelerde geri kabul anlaşmasıyla başlayan vize serbestisi diyaloğu sürecini de gündeme getirdik ve bu konudaki olumlu gelişmeleri paylaştık.

Suriye ve Irak gibi bölgesel konuları, Kırım Tatarları ve Ukrayna'nın durumunu da değerlendirme fırsatımız oldu. AB heyeti ülkemizdeki sığınmacılara sağladığımız hizmetleri takdirle karşıladıklarını vurguladılar ve bu konuda maddi destek taahhüdünde bulundular. Mogherini ve Stylianides bu gece kampların bulunduğu bölgeye bir ziyarette bulunacak. AB’ye tam üyeliğimizin yeni fırsatlar getireceğini biliyor ve ilişkilerimize kazan kazan anlayışıyla bakıyoruz."

AB Bakanı Bozkır da bu önemli ziyareti AB'nin, Türkiye'nin çabalarına verdiği ilk karşılık olarak değerlendirdiğini söyledi.

Bozkır, AB üyelik sürecinde atılması gereken çok adım olduğunu, bu adımların atılması için de daha çok bir araya gelinmesi, konuşulması, sorunlar varsa onlara çözüm üretilmesi ve Türkiye'nin müzakere sürecini devam ettirilmesinin önem taşıdığını ifade etti.

AB heyetiyle bu çerçevede çok önemli görüşmeler yapıldığını belirten Bozkır, gelecek dönemde bugünkü temasların somut göstergelerinin görülmeye başlanacağına ilişkin temennisini dile getirdi.

Bozkır, "Önümüzdeki dönemdeki işbirliğimizin ilk adımı olarak gördüğüm ziyareti takdir ediyor, başarılarının devamını diliyorum" dedi.

Federica Mogherini de üç komiserin ilk defa bir araya gelip böyle bir ziyaret düzenlediğini gördüklerini dile getirdi.

Bu ziyareti görev sürelerinin hemen başında düzenlemeye karar verdiklerini söyleyen Mogherini, "Çünkü Türkiye AB'ye katılım süreciyle ilgili olumlu adımlar atıyor. Bu çerçevede bizim tarafımızdan da tam bir taahhüt olduğunu göstermek, stratejik ilişkimizin çerçevesinin halen katılım olması gerektiğini ifade etmek için bu ziyarete karar verdik ve işbirliğini çok daha yoğun bir şekilde gerçekleştirmek konusunda anlaştık" ifadelerini kullandı.

Sadece ortak çıkarlar için değil aynı zamanda ortak sorunlarla da baş edebilmek için işbirliğinin gerekliliğine vurgu yapan Mogherini, bunun giderek daha fazla birlikte çalışmak anlamına geldiğine dikkati çekti.

"Bu ilk ziyaret ama sonuncusu olmayacak, buna inanıyoruz ve bu aşamada sadece birlikte çalışmakla kalmayacağız, uygulamalarımızın neler olduğuna bakacağız, daha sorunsuz ilerlemeye çalışacağız, farklı bakanları ve komiserleri farklı ortamlarda da bir araya getirmeye çalışacağız" diye konuşan Mogherini, sadece katılım sürecini değil, aynı zamanda bölgesel diğer konuları da değerlendireceklerinin altını çizdi.

Mogherini, Türkiye’ye bölgede attığı siyasi adımlardan dolayı teşekkür ederek Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Irak'a yaptığı ziyaretin de bu anlamda çok önemli olduğunu vurguladı.

Mogherini, şöyle devam etti:

"Türkiye, bu bölgede önemli rol oynayabileceğini biliyor. Eğer biz Türkiye’nin oynayabileceği çok önemli rolü, AB'nin oynadığı ve oynayabileceği rolle bir şekilde örtüştürebilirsek çözümler konusunda çok daha ileri noktalara gelebiliriz. Özellikle Suriye'deki krizle ilgili en büyük insani yardım hazırlanmaya devam ediliyor ve Türkiye’ye 70 milyon avro destek vereceğiz.

Kıbrıs konusunda görüşmelerin yeniden başlatılmasıyla ilgili olarak da elimizden geleni yapacağız."

Stylianides de Türk halkıyla işbirliğini göstermek ve Türk hükümetinin bu konuda sağladığı desteklere katkıda bulunmak istediklerinin altını çizdi. Türkiye'nin son derece önemli bir yük altında olduğunu ve ihtiyaç duyulduğunda Suriye halkına desteğini gösterdiğini hatırlatan Stylianides, "Avrupa Türkiye’nin bu çabalarını desteklemiştir ve desteklemeye devam edecektir. Biz de desteğimizi artıracağız" dedi.

Stylianides, yakın geçmişin en ağır mülteci kriziyle karşı karşıya olunduğunu vurgulayarak bu krizin yoğun olarak odaklanılması gereken acil bir konu olduğunu ve bu nedenle kontrolden çıkmasına için veremeyeceklerini belirtti.

Christos Stylianides, "Suriye krizinin en hassas noktaları çocuklar. Bir neslin kaybolmasına engel olmamız, adım atmamız gerekiyor. Türkiye’nin hassas ve somut rolü çok önemli. Bizim burada bulunmamız Türkiye ile ortaklaşa faaliyet göstereceğimizin kanıtıdır" diye konuştu.

Yabancı savaşçılar

Mogherini, Türkiye sınırından Suriye'ye geçen yabancı savaşçıların engellenmesine yönelik AB ülkeleri ve Türkiye arasındaki işbirliğine ilişkin soru üzerine, konuyu değerlendirdiklerini, iyi bir koordinasyonun sağlanmasının son derece önemli olduğunu vurguladı.

Gelecek haftalarda konuyla ilgili olumlu gelişmeler olabileceğini belirten Mogherini, Türkiye ile yabancı savaşçıları önleme konusunda birlikte çalışabileceklerini, bu konuya odaklanılması gerektiğini söyledi.

Mogherini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bu konuyu görüşeceklerini, iyi niyetle hareket edildiğini ancak Suriye'deki krizin siyasi çözümünün önemli olduğunu ifade etti. Türkiye'nin bölgede çok önemli bir aktör olduğuna, Suriye ile uzun bir sınır paylaştığına ve önemli çıkarları bulunduğuna da işaret eden Mogherini, buradaki siyasi stratejiyi paylaştıklarını dile getirdi.