FRANKFURT -  Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) uzun süredir mücadele ettiği 'çok düşük enflasyon', Avro Bölgesi'nde  deflasyon tehdidini artırırken, analistler, düşükenflasyon ve jeopolitik gerginliklerin bölgeyi deflasyon sarmalına sokabileceğini vurguladı.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, 18 üyeli Avro Bölgesi'nde 2014 yılı ekim ayında yıllık enflasyon yüzde 0,4 yükseldi. Söz konusu oran eylül ayında yüzde 0,3 seviyesindeydi. Yıllık enflasyon geçen yılın aynı döneminde yüzde 0,7 artmıştı. 

Ancak ECB, Avro Bölgesi'nde uzun süredir düşük enflasyona karşı tedbirler üretmesine karşın, enflasyon henüz hedeflenen yüzde 2'ye yakınlaşamadı. Bölgede son aylardaki düşük enflasyon, büyümeyi yavaşlatabilecek deflasyon riski endişelerini de beraberinde getirirken ECB, geçen hafta yayınladığı raporunda da enflasyon ve büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize etmişti.

2014 yılı enflasyon beklentisi yüzde 0,7'den yüzde 0,5'e çekilirken, 2015 yılı enflasyon beklentisi yüzde 1,2'den yüzde 1'e, 2016 yılı enflasyon beklentisi de yüzde 1,5'ten yüzde 1,4'e indirildi.

Fitch Ratings de geçtiğimiz aylarda yaptığı değerlendirmede Avro Bölgesi’ndeki deflasyon görünümünün anlamlı ve artan bir risk olduğu uyarısı yapmıştı.

"Yeni bir ekonomik şok Avrupa'yı kolaylıkla deflasyona itebilir"

AA muhabinin sorularını yanıtlayan ING Group Avro Bölgesi Başekonomisti Peter Vanden Houte, ECB'nin yüzde 2'nin altında ancak yüzde 2'ye yakın bir enflasyon hedeflediğini ancak bölgede şu an enflasyon oranının sadece yüzde 0,4 olduğunu hatırlattı. 

Düşük enflasyonun bir bölümünün petrol fiyatlarındaki düşüşe bağlı olduğunu dile getiren Houte, "Düşük petrol fiyatları Avrupalı tüketicilerin satın alma gücünü artıracağından dolayı ekonomi için iyi çünkü, ithal ettiği enerjiye daha az para harcayacak ve yurt içinde üretilen malları satın almak için daha çok paraya sahip olacak" dedi.

Avrupa'da kesinlikle bir deflasyon riski bulunduğuna dikkati çeken Houte, "Sadece yüzde 0,7'lik çekirdek enflasyonla, jeopolitik kargaşa gibi yeni bir ekonomik şok Avrupa'yı kolaylıkla deflasyona itebilir. Avro Bölgesi hala özel ve kamu olarak çok borçlu olduğu için deflasyon reel borç düzeyini artıracaktır" diye konuştu.

Houte, bu durumun hanehalkının ve firmaların daha çok tasarruf yapmasına ve daha az harcamasına sebep olacağını bununda ekonomideki aşağı yönlü baskıyı şiddetlendireceğini dile getirdi. 

Negatif büyüme döngüsü

UniCredit Avro Bölgesi Başekonomisti Marco Valli de Avro Bölgesi'nde düşük enflasyonun, konjonktürel zayıflığın, çevre ülkelerdeki yapısal dengelenme ve düşen petrol ve gıda fiyatlarının karışımından kaynaklanan bir sonuç olduğunu dile getirdi.

Düşük enflasyonun hanehalkının alım gücünü artırması durumunda ekonomi için olumlu olabileceğine işaret eden Valli, ancak uzun vadeli enflasyon beklentilerinin bu durumdan olumsuz etkilenebileceğini, Avro Bölgesi için deflasyon riskinin devam ettiğini vurguladı.

Valli, "Eğer bu risk gerçekleşirse, düşük enflasyonun ekonomik etkinliğe faydası olmaz zararı olur ve Avro Bölgesi zayıf ya da negatif büyüme döngüsüne girebilir" dedi.

Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding ise bölgede enflasyonun hedefin altında olmasının düşük enerji fiyatları ve ECB'nin krizlere Amerika Merkez Bankası ve İngiltere Merkez Bankası'ndan daha tereddütlü reaksiyon göstermesinden kaynaklandığını savundu.

Çok düşük enflasyona karşın bölgede deflasyonist bir dinamiğin belirgin olmadığını dile getiren Schmieding, "Hanehalkının daha düşük fiyatlar için satın alımlarını ertelediğine dair bir işaret yok. Eğer enerji fiyatları daha da düşerse, enflasyon kısa süreli negatif olabilir. Ancak Avro Bölgesi gibi enerji ithal eden bölge için düşük enerji fiyatları iyi, büyüme için de kötü değil" değerlendirmesini yaptı.