STRASBOURG

Strasbourg'da devam eden Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Bahar Dönemi Genel Kurul toplantılarında Türkiye raporu görüşüldü.

Sabah oturumunda ele alınan raporu hazırlayan Fransız Senatör Josette Durrieu, yaptığı konuşmada, Türkiye'deki reformlara değinerek, önemli mesafeler katedildiğini söyledi.

Durrieu, Türkiye'nin 10 yılda geldiği noktanın göz ardı edilemeyeceğini ifade ederek, 2014 ve 2015'te yapılacak yerel ve genel seçimlerin sonuçlarının beklenmesi gerektiğini vurguladı.

Durrieu, seçim sonuçlarına göre ortaya çıkacak tablo ile Türkiye'nin izleme sonrası denetim sürecinden çıkarılması konusunun 2015 sonrasında yeniden ele alınması gerektiğini belirtti.

Avrupa için Liberaller ve Demokratlar İttifakı (ALDE) adına söz alan İngiliz Parlamenter Mike Hancock, Türkiye'nin ve Türk halkının izleme sonrası denetim sürecinde olmayı hak etmediğinin altını çizerek, gerçekleştirilen reformların önemine değindi. Ülkedeki gelişmeler ve reform sürecinin desteklenmesi gerektiğine dikkati çeken Hancock, genel kurulun rapor aleyhinde karar almasını istedi.

Birleşik Sol Avrupa Grubu (UEL) adına konuşan Alman Parlamenter Andrej Hunko, Türkiye'deki yargı sistemini eleştirerek, Mustafa Balbay ve bazı milletvekillerinin halen tutuklu olduğunu söyledi.

Avrupa Halk Partisi (EPP) için söz alarak genel kurula hitap eden Finlandiyalı Parlamenter Kimmo Sasi ise Türkiye'nin Suriye konusunda desteklenmesi gerektiğini belirterek, bunun Avrupa için önemine değindi. Sasi, devam eden yargılamaların süresinin uzun olduğunu ifade ederek, bazı gazetecilerin hapiste olduğunu ifade etti.

Daha sonra raporda değişiklik yapılması için verilen önergelerin genel kurulda görüşülmesine ve oylanmasına geçildi.

"PKK terörizmi" ifadesi rapordan çıkarıldı

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü'nün verdiği, "Kürt sorunu ve PKK terörizmi 40 binden fazla kişinin ölümüne neden oldu" ifadesinin "Türkiye'deki Kürt sorunu ve Türk devletiyle PKK arasındaki çatışma 40 binden fazla kişinin ölümüne neden oldu" şeklinde değiştirilmesini içeren önerge, genel kurulda oylanarak kabul edildi. Buna göre, raporda yer alan "PKK terörizmi" ifadesi, "çatışma" olarak değiştirildi.

İzleme komitesinin verdiği ve genel kurulda kabul edilen önergeye göre de raporda PKK'lılardan "PKK aktivisti" olarak bahsedildi.

"Türk" ifadesi yerine "Türkiye vatandaşları"

"Ülkenin gelecekteki demokratik sistem ve meclis şeklini Türk kurumları ve Türk halkı belirler" ifadesi ise yine Kürkçü'nün verdiği önergenin kabul edilmesiyle "Türkiye vatandaşları ve kurumları" olarak değiştirildi.

Önergelerin ardından raporun tamamı oylandı. Rapor 142 evet, 35 hayır ve 6 çekimser oyla AKPM Genel Kurulu'nda kabul edildi.

Türk delegasyonundan CHP milletvekilleri Deniz Baykal ve Gülsün Bilgehan rapor lehinde oy kullanırken, AK Parti milletvekilleri Mevlüt Çavuşoğlu, Şaban Dişli, Tülin Erkal Kara, Pelin Gündeş Bakır, Burhan Kayatürk ve Ahmet Türkeş hayır oyu kullandı. AK Parti Milletvekili Nursuna Memecan ve CHP Milletvekili Haluk Koç ise çekimser oy kullandı.

"PKK ile ilgili rapora eklenenler kabul edilemez"

Türkiye siyasi denetim raporunda yapılan değişiklikle PKK terörizminin çıkarılıp "çatışma", PKK'lılar için de "aktivist" ifadelerinin kullanılmasına Türk delegasyonundan tepki geldi.

CHP Milletvekili Deniz Baykal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "PKK ile ilgili rapora eklenenler kabul edilemez. Buna şiddetle karşı çıkıyorum" dedi.

Baykal, raporun geniş kapsamlı olduğunu belirterek, Türkiye'deki ifade özgürlüğü, bağımsız yargı talebi ve medyanın durumuna ilişkin tespitleri desteklediğini ancak Türkiye'nin hala izleme sürecinden (denetim sonrası diyalog) çıkarılmamasının, kabul edilebilir bir durum olmadığını söyledi.

"PKK ile ilgili önergelere karşı çıktım"

Raporun görüşüldüğü genel kurul toplantısında ele alınan değişiklik önergelerine de değinen Baykal, "PKK terörizmi" ifadesinin çıkartılıp "çatışma" PKK'lılar için de "aktivist" kelimelerinin kullanılmasını sert dille eleştirdi.

Bu yönde gelen tüm önergelere "ret" oyu kullandığının altını çizen Baykal, "PKK ile ilgili rapora eklenenler kabul edilemez. Buna şiddetle karşı çıkıyorum. Raporun sonuç oylamasında kabul oyu vermem, önergelerle yapılan bu eklemeleri kabul ettiğim anlamına gelmez. Benim oyum, raporun ifade özgürlüğü, yargının bağımsız olması gibi konulara ilişkin tespitlerle ilgili" diye konuştu.