DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

Kadınlar, eğitimden yararlanma konusunda epey geride kalıyorlar. Eğitimsizlik; sosyal, ekonomik ve siyasal olarak ikinci planda kalan kadın kalabalıklarına, neden oluyor. Kızların okula gönderilmesi için açılan kampanyalar, son derece önemli. Burs olanaklarının arttırılması gerekiyor. En önemlisi devletin tüm gücüyle, gerekirse yaptırımlarının şiddetini arttırarak, kızların eğitim almasını sağlamak için ciddi girişimlerde bulunması, gerekiyor. Var olan yapıyı da bozarak, eğitim süresinin sınırlandırılması, kadının sosyal durumunu daha da bozacaktır.
Bilinçaltında yıllarca tohum salmış “kadın algısının” değişmesi, kolay değil. Üstten gelen düzenlemelere ciddi bir ihtiyaç var. “İkinci olmak, arka planda olmak, korkmak, ürkmek, kırılgan olmak” kavramları, kadınlarla özdeşleşmiş durumda. Öncelikle kadının kendi beynindeki bu algıyı kırması gerekiyor. Hayatın değişmesi için, düşüncelerin değişmesi gerekiyor. Kadın varlığının doğasını, kadının değiştirmesi şart. Kadınların gördüğü şiddet, en önemli konu olarak, gündemimizde duruyor. Kadına şiddetin kabul edilemez olduğunu, tüm kalbimizle haykırmamız gerekiyor.
Aslında, Mill’in değindiği “süper kadınlar çağını” yaşıyoruz. Günümüzde kadınlar, okuyorlar çalışıyorlar, ev işlerini yapıyorlar, yemek pişiriyorlar, çocuklarına ve eşlerine bakıyorlar, çocuklarının derslerini yaptırıyorlar, her türlü ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Çocuklar hasta olunca, işten izin alan ve çocuklara bakan da her zaman kadınlar. Her şeye yetişebilmek için koşuyorlar. Hem bu kadar enerjik, çok yönlü, özverili ve güçlü iken, nasıl çok düşkün ve zayıf olunabiliyor.
Öncelikle, kafalardaki kodların, değişmesi gerekiyor. Annelerin, kadına saygı duyan erkek evlatlar yetiştirmeleri gerekiyor. Annelerin, kendilerine güvenen, güçsüz olamadığının bilincinde, kız evlatlar, yetiştirmeleri gerekiyor. Değişim, kadınların kafalarında başlamak zorunda.
Dünyayı değiştirecek daha çok sayıda kadının, siyaset yapması gerekiyor. 2009 Ekim ayı verilerine göre, dünyada meclislerde %18.6 oranında kadın bulunuyor. Bu sayının artması, kadınların hayatında ciddi değişimleri beraberinde getirecektir.
Çözüm, eğitimli kadınların çoğalmasında.
Çözüm, çalışan, ekonomik olarak kendine yeten güçlü kadınların çoğalmasında.
Çözüm, kadınların çalışmasını kolaylaştıracak çocuk ve yaşlı bakımevlerinin artmasında ve ekonomik ve fiziksel olarak kullanılabilir olmasında.
Çözüm, kadının eğitilmesinin, kadının eşit bir birey olduğunun, devlet ve hükümet tarafından kabul görmesinde.
Çözüm, toplumun tüm bireyleri ve devletin kurumları tarafından “kadına karşı şiddete dur” denilmesinde.
Çözüm, kızların en tabii hakkının çağdaş bir eğitim almak olduğu gerçeğinin, tüm örümcekleşmiş beyinlere gerekirse zorla kabul ettirilmesinde.
Çözüm, çocuk gelinler gerçeğinin, hukuki yaptırımlarla, en kısa zamanda engellenmesinde.
Çözüm, zaten süper kadınlar olduklarının bilincinde olan kadınların sayısının artmasında.