İSTANBUL - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Adile Sultan Sarayı'ndan katıldığı A Haber ve ATV ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Başbakan Davutoğlu "Sandıklar üzerinde ve seçmenler üzerinde baskı uygulayan bazı odakların bu sefer bu kadar rahat hareket edebilecekleri bir ortam yok. Köylerde, mezralarda, her yerde güvenlik birimlerimize net talimat verilmiştir. 'Gereken her türlü tedbiri alacaksınız'. Oyunu kullandıktan sonra kimse koridorlarda beklemeyecek, binaların içinde durmayacak. Bunlarla ilgili ciddi tedbirler alıyoruz. Ümit ederiz bu sefer bu tür mahalle baskısıyla diyeyim, söz konusu olan oy dağılımları imkansız olacak" dedi.

''Dilek Doğan olayında kasıtlı bir olay yoktur''

Dilek Doğan olayı ile ilgili İçişleri Bakanından bilgi aldığını ifade eden Başbakan Davutoğlu, ''Bir ihbar ve yapılan istihbarat üzerine bir eve operasyon yapılıyor. Bunlar tamamıyla hukuki süreçler yani verilere, belgelere dayalı. O sırada evde olan bir arbede esnasında bu yaşanıyor. Kasıtlı bir tutum yok ama buna rağmen ben en ince detayına kadar bunun araştırılması talimatı verdim İçişleri Bakanımıza ve bizzat da takip edeceğim. İlgili polis memuru da idari ve adli soruşturmaya muhatap kılındı. Nihayet bunun tedbirleri alınır. Şunun bir kere daha altını çiziyorum; terörle mücadele ister şehirde olsun ister dağda kesinlikle yürütülecek, kararlı bir şekilde ve halk ile terörist kesinlikle ayrıştırılacak, bütün bu mücadele de hukuk devleti kuralları içinde yürüyecek. Herhangi bir yanlış yapılmasına da izin verilmeyecek" diye konuştu.

Koza İpek Holding ve şirketlerine kayyum atanması kararı

Koza İpek Holding ve şirketlerine kayyum atanması kararına ilişkin de bütün bunların hukuki süreçler olduğunu bildiren Başbakan Davutoğlu, ''Yani hükümet olarak biz buna müdahil, öyle veya müdahil olmak durumunda değiliz. Bir kere bu hukuka intikal etmiş olan ve hukuki bakımdan da tekemmül etmesi gereken bir dosyadan bahsediyoruz. Dolayısıyla onu hukuki sürecin doğası içinde değerlendirmek lazım. Paralel Yapı'nın devlet içindeki faaliyetleri ve yürütmeyle ilgili, yürütmeye sızarak veya yargıya sızarak devlete dönük yaptığı eylemler ve bu anlamda da bu şirketler üzerinden sağlanan finansman, ortak bir dosya içinde değerlendirilmesi gereken hususlar. Dediğim gibi bunlar hukuka intikal etmiş ve savcılık gerekli işlemleri yaparak gerekli kararları aldı. Bunun üzerinde ekstra bir yorum yapmaya gerek olmaksızın bu hukuki sürecin sonuçlarını herkesin kabullenmesi icap eder" dedi.

CHP Genel Merkezi'nden geçen bir arabadan havaya ateş açılması

Başbakan Davutoğlu, CHP Genel Merkezi'nden geçen bir arabadan havaya ateş açılmasına ilişkin, "Bu olay olur olmaz İçişleri Bakanımızdan bilgi aldım. CHP Genel Merkezi'nden geçen bir arabadan havaya 5 el ateş ediliyor. Tespitler yapılıyor, üzerine gidiliyor, inşallah sorumluları yakalanacak. Sayın Kılıçdaroğlu'nu da aradım, 'geçmiş olsun' dileklerimi kendisine ifade ettim. O da teşekkür etti. Üstüne gideceğiz. Bu tür provokasyonların tam da seçim öncesinde olması, seçim şartlarında Türkiye'de birtakım şüpheler uyandırmak için yapılan eylemlerdir. Mutlaka sorumluları bulunup, adalete teslim edilecek" dedi.

''Kimlerin PKK'yı kullanmak istediğini biliyoruz''

Başbakan Davutoğlu, "Kandil'e hangi istihbarat birimlerinin hangi telkinlerle gittiğini, Paralel Yapı dahil kimlerin Kuzey Irak'ta bu PKK'yı böyle bir çatışma döneminin başlaması için ikna etmeye çalıştığını, bunların hepsi de bizde mahfuz, hepsini biliyoruz. PYD'nin Suriye rejimiyle Haseke'de 28 Mayıs'ta, tarihini vererek, yerini vererek söylüyorum, yaptığı toplantıyı onun için ifşa ettik. Türkiye'yi rahatsız etmek için kimlerin PKK'yı bir çıbanbaşı gibi kullanmak istediğini biliyoruz" diye konuştu.

Paralel Yapı ile mücadele

Paralel Yapı ile mücadeleye ilişkin sorulan soruyu değerlendiren Başbakan Davutoğlu,''Siz yargıyı kontrol altına tümüyle alarak, bunun emniyetle ilgili bağlantılarını kontrol altına alarak birlikte siyaset yapmaya kalkarsanız, siyaset yapması gereken siyasi kadronun yerine siz bunu yapmaya kalkarsanız, sonunda da hesap vermek durumunda olmayacaksanız, bu 12 Eylül'de yapılan şey. Onu asker yapmıştı, bunu polis yapmış olur. Bürokrat talimatı meşru hükümetten alır. Dışarıdaki bir imam, imam demek bile benim... İmamlar adına özür dileyerek söylüyorum. Dışarıdaki bir paralel otoritenin talimatıyla bürokrat hareket etti mi o bürokrat ya bürokratlığı bırakacak ya da o otoriteye itaat etmeyecek" dedi.

''Türkiye'nin karşısında olanlar kaybedecek''

Başbakan Davutoğlu,"Şunu da bilsinler ki bu bölgede bundan sonra Türkiye'nin karşısında olanlar kaybedecek, Türkiye'nin yanında olanlar kazanacaklar. Herkes hesabını ona göre yapsın. İşte 'Suriye'de bir kaos ortamı çıktı, şu, bu ülkeler oraya müdahil oldu, şöyle oldu, yeni bir şart doğacak...' Daha Türkiye kendi kartlarını tam açmadı. Açtığı zaman bu kartları, tablo daha farklı şekillenir. Herkesin de ayağını denk alması lazım" diye konuştu.

"Halk ile terörist ayrıştırılacak"

"Şırnak'ta yaşanan olaydan sonra iki polis görevden alındı ve Dilek Doğan meselesi var. O soruşturmayla ilgili bizimle paylaşabileceğiniz nokta var mı?" sorusu üzerine Davutoğlu, Şırnak'taki olaydan sonra süratle soruşturma emri verdiğini belirtti. Davutoğlu, o videoyu çeken, yayınlayan, o muameleyi yapan polislerin açığa alındığını, hukuki işlemin başlatıldığını ifade etti.

Dilek Doğan olayıyla ilgili az önce İçişleri Bakanı Selami Altınok'tan bilgi aldığını aktaran Davutoğlu, "Bir ihbar üzerine eve operasyon yapılıyor. O sırada evde olan arbede esnasında bu yaşanıyor. Kasıtlı bir tutum yok ama buna rağmen ben en ince detayına kadar bunun araştırılması talimatını verdim İçişleri Bakanımıza. Bizzat da takip edeceğim. İlgili polis memuru da idari ve adli bir soruşturmaya muhatap kılındı. Terörle mücadele ister şehirde olsun, ister dağda, kesinlikle kararlı bir şekilde yürütülecek. Halk ile terörist kesinlikle ayrıştırılacak, bütün bu mücadele de hukuk devleti kuralları içinde yürütülecek. Herhangi bir yanlış yapılmasına izin verilmeyecek" diye konuştu.