Devleti yöneten hiçbir zevat sakın ola Hz. Ömer'in adını ağzına almasın.

Yaşlı bir kadın olan Havle binti Salebe, bir gün Hz Ömer'in karşısına geçerek adil olması ve devlet gelirlerini eşit dağıtması yönünde onu uyardı ve Allah'ın ateşiyle tehdit etti.

Gece denetimlerinde yanında gezdirdiği Muhammet bin Mesleme de bir gün Hz Ömer'e kendisinden mennuniyetini belirttikten sonra eğer bu tutumuna devam etmezse eğilmiş  okun ateşe tutularak düzeltilmesi gibi O 'nu düzelteceklerini söyledi.

Recep Tayyip Erdoğan' a ya da Süleyman Soylu'ya bugün birisi "kendine çeki düzen ver yoksa seni okun ateşe sokularak düzeltildiği gibi düzeltiriz" dese TCK'ya göre haklarında "devlet büyüklerine tehdit" suçundan dava açılır.

Veya kendilerine sayın denilmiyorsa, bu bile bir hadsizlik olarak kabul edilir.

Ama ben büyük sahabe Havle binti Selebe'ye ya da Muhammed bin Mesleme'ye sayın demeyi, saygı değer demeyi uygun buluyorum. Dolayısıyla başkalarına da kullanmak için bu kelimeden elde kalmıyor.

Devlet büyükleri, daha doğrusu devleti yönetenler (Çünkü devleti yönetmekle büyük olunmaz. Çünkü Hz. Ömer'in elçisi Muaz Bin Cebel, Rumlara dedi ki 'Bizim yöneticimiz Ömer, bizler gibi yaşar, bizler gibi giyinir, bizim yediğimizden yer, bir suç işlediğinde bize verilen cezanın aynısıda ona verilir'. Büyüklük budur.) kullandığı dili, söylediği sözü bilmelidir.

Aksi halde vatandaşa karşı nasıl konuşuyorsan, vatandaşta sana aynı şekilde cevap verir.

Bakıyorum devleti yönetenlerin iki kelimelerinden biri "ya" ve "yav." Oysa, devlet yöneticisi ya'lı, yav'lı konuşmaz. Konuşursa vatandaşta ona karşı ya'lı ve yav'lı konuşur.

Devleti yönetenler, devletin tarihini kendi iktidar sürelerinden, ya da partiye katılış tarihlerinden ibaret sanmalılar ki dört bin yıllık devlet geleneğinden devlet dilinden habersizler...

Bir devlet yetkilisi çıkmış diyor ki: "PKK bizi korkutamaz" , "PKK bizi tehdit edemez". Bu minvalde sözler. Bu sözler dört tane eşkiyayı dört bin yıllık devlete denk tutmaktır. 

Ben söylesem bu sözleri, suç olur. 'Sen bu sözlerle  dört tane eskiyayı devlete denk gördün, suçu ve suçluyu övdün' olur.

Özal, zamanında PKK için "üç beş tane eşkiya" demişti. Doğru söz onun söylediğiymiş. Devlet adamı Özal'mış.

* * *

Soylu'ya "Akıllı ol demek" suç mudur bilmem. Çünkü bunu yaparsam beni de  "suçu ve suçluyu övmek" maddesinden suçlarlar. Ama vatandaşa nasıl davranırsan öyle karşılık görürsün.

Parmak sallarsan, parmak sallarlar.

Ağzını bozarsan, onlar da ağzını bozar.

At sahibine göre kişner diyeceğim, hoşunuza gidecek belki vatandaşın at, sizin sahip olmanız, ama demiyeceğim.

Bir de Demokrat Partinin amblemiydi değil mi at!

At yeri geldiğinde, ki yeri çoktan geldi, üstünde kendine  yük olanı atmasını bilir.