SİLİVRİ depremi kimi gerçekleri bir kez daha gün yüzüne çıkardı;; insanları deprem değil, yapılar değil, insanlar öldürüyor. O insanlar, malzemeden çalmışlar çürük binalar yapmışlar. O insanların, gözünü hile bürümüş, talan, yalan dolan bürümüş, başka suçlu aramaya gerek yok. Suçlular O, insanlardır. Vurdum- duymazlık denetimsizlik başını almış gidiyor. Bir kez daha anlaşıldı ki, insanları deprem değil, niteliksiz ve kaçak yapılar öldürüyor. Bunun somut örneğini son depremde bir kez daha yaşadık. Özellikle ne acı ki bu trajedi daha çok kamu binalarında izlendi.

Deprem vergisi deniliyor, arkasından bir dizi dedikodular gündeme geliyor. Denetimler, önlemler kalıcı olamıyor, acılar unutulup gidiyor. Sonra eski hamam eski tas. Deprem kuşağında olduğumuza göre “depremle yatıp depremle kalkmayı “ öğrenmeliyiz. Bunun siyaseti ticareti olmaz. İstanbul’da deprem konusunda en riskli ilimiz.; Deprem bizi uyardı. ve resmen BEN GELİYORUM dedi, dedi de acil olarak önlemleri almamızı da bizden istedi...

Deprem öncesi, deprem sırası ve deprem sonrasında yapılacak çalışmalara ilişkin kamu ve toplum yararını temel alan Deprem Stratejisi, Deprem Master Planı ve Afet Yönetimi Stratejik Planları acil olarak oluşturulmalıdır. Bu bağlamda dikkat edilecek noktalarsa şunlar olmalıdır;
- Mevcut yasa iptal edilerek yeni yasa çıkarılmalı, 3194 sayılı İmar Yasası ve bağlı ikincil mevzuat, söz konusu model esas alınarak yeniden düzenlenmelidir. - Bütün kamu yapıları yasa kapsamına alınmalı, inşaatlarının denetimi yeni yapı denetim sistemine dahil edilmelidir. Ne gariptir ki yeni düzenlemeler çerçevesinde yapılmış olan kamu binalarının %20 si depreme dayanıklı değildir... -Mevcut Yapı Denetim Yasası’nın öngördüğü, ticari yanı ağır basan yapı denetim şirketi modeli yerine, uzmanlık ve ahlaki niteliklere sahip yapı denetçilerinin etkinliğine dayalı, meslek odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak yeni bir planlama, tasarım, üretim ve denetim süreci modeli benimsenmelidir. Mevcut sistemin hantal yapısı ivedilikle düzeltilmelidir. - Denetçi belgeleri ve takibi ile yapı denetimi mekanizmasında yer alan meslektaşların sicillerinin tutulması ve meslek içi eğitimler TMMOB’ye bağlı odalarca yapılmalıdır. - Okullar, hastaneler başta olmak üzere kamu yapılarının depreme karşı güvenli olup olmadıklarının konunun uzmanı mühendisler tarafından belirlenmesine yönelik çalışmalarda üniversiteler, TMMOB’ye bağlı ilgili odalar ve belediyeler yer almalıdır. - Doğalgaz, elektrik, ısıtma kazanları, jeneratörler ve gaz tesisatları için erken uyarıcı ve gaz/akım kesici sistemler olmalı denetimler meslek odalarınca yürütülmelidir.

 5.8 lik korkutan ve uyaran Silivri depreminden sonra depremle ilgili çalışmalarına hız veren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İMAMOĞLU diyor ki : Belediye Başkanlığım süresince asla İstanbullulara Deprem Gerçeğini unutturmayacağım Kendisini kutlarken şunu da ifade etmeden geçemiyorum

KENTSEL dönüşüm adı altında uygulamaya konulup sonuçlarının RANTSAL dönüşüme döndüğü birilerine arsa ofislerindeki en güzel imarlı alanların peşkeş çekildiği, aslında 4 katı geçmeyecek zemin yapısı bozuk alanlarda 30 -40 kat imar verildiği, deprem anında toplama alanları olan  kamuya ait yerlerin imara açıldığı, rant elde edildiği artık herkesin bildiği acı gerçeklerdir k Ben burada  milyarlarca dolar harcanarak yapılan ve adı kentsel dönüşüm olan ama sonuçta bu projenin sadece ve sadece KONUT YENİLEME  den öteye gitmediğinden bahsetmek isterim 

Bilindiği gibi İstanbul'da PARK SORUNU ve TRAFİK YOGUNLUĞU hat safhada Mevcutta Her apartmanın önünde en fazla 5 araçlık boş alan var ve apartmanların altında kapalı otopark olmadığı için herkesin otosu sokakta Bakırköy'de oto koyacak yer yok park yeri bulda görelim Bahçelievler Yayla başta birçok semtinde sokaklarda 2. sıra park yapmak zorunda insanlar Gece biri otosuna binip bir yere gitmek istese o parktan nasıl çıkacak herkes otosunun camına tel no yazıyor ki acil bir şey olursa otosunu çeksin, Bu sakil durum zaten dar olan yolu daha da daraltmakta ve trafik kazalarına neden olmaktadır. Çocukları toplayan okul servisleri yollarda hareket etme kabiliyetini kaybediyor: Köşeye geldik servis aracı dönecek dönsün de görelim yol dar ve  hınca hınç araçla dolu tabi sinir stres Yaşlılar kadınlar anneler ve evlatları için dinlenecek oyun oynayacak yeşil PARK alanı diye bişey yok her taraf beton yığınları ile dopdolu yolda yürürken bir bakıyorsunuz dip dibe binlerce apartman dizilmiş görünen tek şey var BETON YIĞINLARI

Nüfusumuz artıyor hızla çoğalıyoruz bir yandan da göçmen istilası yaşayan bir kentten bahsediyoruz. Kentsel dönüşüm yasası çok iyi niyetlerle çıkartılmış olmasına karşın uygulamalarında görülmüştür ki kent dönüşmüyor sadece evler yenilenmiş oluyor Şimdi sayın İMAMOĞLU na düşen şey bu yasaya bağlı EV YENİLEME projesini değiştirmesi ve GERÇEK KENTSEL DÖNÜŞÜM  projelerini uygulamaya başlamasıdır Buda o kadar zor bir şey değildir. Üstelik İnsanlar mahallesini semtlerini bile değiştirmeden çözüm sunulabilmektedir.

Aynı Mahalledeki Bir arazi parçası üzerine Konutları kentsel dönüşüme girecek vatandaşların daha önceki mevcut genişlikteki daireleri m2 lerine göre  kat yüksekliği ve cephe yönü dikkate alınarak yapılır burası bir sitedir. site içerisinde parklar bahçeler yeşil alanlar çocuk bahçeleri spor alanları hamam fitnes yüzme havuzu açık ve kapalı otoparklar gibi çağdaş her türlü hizmet de oluşturulur Boşaltılacak apartmanların altındaki işyerleri de yeni sitede yer alır Bu sitede oluşturulan konut ve işyerlerine hak sahipleri yerleştirilip  eski binalar yıkılır ve yeni alanlar ortaya çıkar aynı şekilde yeni alanlarda da konutlar işyerleri oluşturulur ve bu şekilde kademeli olarak GERÇEK BİR KENTSEL DÖNÜŞÜM sağlanır. Cadde ve sokaklar genişler otoparklar olduğu için TRAFİK SORUNU ÖNEMLİ ÖLÇÜDE ÇÖZÜLÜR. Park bahçe yeşil alan çocuk bahçeleri oldukça artar...

Yukarıdaki bilgilerin ışığında önerilerimizi somutlaştıralım ve vakit geçirmeden Başta İstanbul ve diğer İllerimiz için de Deprem Stratejisi, Deprem Master Planı ve Afet Yönetimi Stratejik Planları çalışmalarına başlayan sayın İmamoğlu'na tam destek olunmalı ve  çalışmalara hemen başlanmalıdır. Kamyon devrildikten sonra yol gösteren çok olur. Bugünkü işi yarına bırakmamalıdır. Felaket geliyorum demez, gelir! ve de zaten GELİYORUM demektedir...