... 

ve insanlar evde kaldılar,
kitap okudular ve dinlediler,
dinlendiler, egzersiz yaptılar,
sanat yaptılar, oyun oynadılar
ve yeni varoluş yollarını öğrendiler,
durdular
daha derinden dinlediler ,
biri meditasyon yaptı,
biri dua etti,
biri dans etti,
diğeri kendi gölgesini keşfetti ,
insanların düşünceleri değişti,
iyileştiler.
cahilce, tehlikeli, anlamsız ve vicdansızca yaşayan insanların yokluğunda,
dünya iyileşmeye başladı.
ve tehlike sona erdiğinde insanlar ölüleri için ağladılar
ve yeni kararlar aldılar,
yeni bir dünya hayal ettiler,
yeni yaşam biçimleri yarattılar,
dünyayı tamamen iyileştirdiler,
tıpkı kendilerini iyileştirdikleri gibi.


Bu yazı günümüzden 156 yıl önce yazılmış. Kathleen O’Meara, 1864 yılında bu günleri yaşamış. Onun zamanında doğa iyileşmiş ancak aldıkları kararlar zamanla bozulmuş, verilen sözler unutulmuş. 

Dünya insanları geçmişte olduğu gibi şimdi de egolarına engel olmaktan uzaklar. Rahatlarına o kadar alışıklar ki ölüm yayan bir virüs dahi onlara engel olamadı. Sayılı günlerde de kurallar hiçe sayıldı. Kırk sekiz saat ekmek yenmese ölünmezdi, oruç da tutulabilirdi ama beyinler çalışmadı. Belki iki günde yayılmayacak virüsü birkaç saatte yaydılar. 

Hiç ölmeyecekmiş gibi doğal yaşamı ve hayatı tüketenler, arkalarında tamir edilemez bir dünya bırakmaktalar. Cahiller, duyarsız ve umursamazlar dahası benciller yüzünden bu dünya artık eskisi gibi olmayacak. Bu tür canlılara eğitimle psikolojik tedavi zorunlu hale gelmeli ki ölülerinin arkasından ağlayacak nesilleri hayatta kalabilsin.