Kıymetli okurlarım...

Sizleri selamların en güzeli ile selamlıyorum.

Rabbimin rahmeti, bereketi ve mağfireti hidayete tabi olan, kutlu yolu dava edinen muvahhidlerin üzerine olsun...

Allah bana bir kez daha yazmayı, sizlere de bir kez daha okumayı nasip etti, hamd olsun...

Bir günü daha geçici dünya sürgünümüze bahşetti.

Her anın ve uhrevi yolculuğa hazırlığın kadrini bilmek icap eder!

Dostlar...

Oturduğumuz hemen her mecrada siyasetten bir bahis mutlaka açılıyor.

Köylü "Haso dayıya" varıncaya dek "en iyi siyasetci benim" diyebiliyor.

Okuma-yazma bilmeyen dahi memleket idaresinde söz sahibi olsa "en iyi şekilde idare edebileceğini" iddia ediyor...

Bazı dostlar beni "eskisi gibi eleştirmemekle" itham ediyor.

Elbette haklılar...

Lakin, Yüce Allah herkese bir basiret ve feraset vermiş.

Bilen de bilmeyen de "maşallah herşeyi" biliyor!

Haliyle insanların bir hakikat elçisine ihtiyaçları pek yok gibi!

Yüce Allah'a asi olan bizlere asi olmaz mı?

Hele hele bizim gibi bedevi bir toplum!

Okuma ve yazma eylemini sevmediğimiz, kulaktan dolma bilgilerle dini öğrendiğimiz, yine aynı şekilde siyaseti yorumladığımız şu zamanda insanlara birşeyleri izah etme çabasının boş olduğuna inanmasam dahi zor olduğuna gerçekten inandım.

Dostlar...

Ben Allah'tan korkarım...

Ahireti de sürekli düşünür muhasebemi yaparım!

Oy kullanmanın ciddi bir vebal olduğuna inanırım!

"Allah'tan başka vekil yoktur" ve "O'nun hükmünden daha güzeli olmaz" düsturunu şiar edinirim.

Bu bağlamda oy sandığını dahi görmüş değilim, zira oy verdiklerimizin her eyleminin bizlere dönüşü olacağına inanırım! Buna inanmayanlara da şaşarım!

Kendilerine oy verilen seçilmiş zümreyi ve onların yaptıkları yanlışları da acımasızca eleştirmem!

O koltuklarda olsak daha beterini yapacağımıza inanırım!

Torpil de yaparız, ihale peşinde de koşarız emin olun!

Peygamberlerin dahi nefsine güvenmedikleri bir dünyada ben hiç güvenmem!

Ahiretimi karartmamak adına da siyasete girmem!

Kıymetli dostlar...

Siyasi partilerden de çeşitli telefonlar aldım.

Hepsine söylediğim sözler birbirine benzerdi!

Siyasilerle sohbetimiz, muhabbetimiz var, olacaktır da...

Bizler de bu coğrafyanın bir parçasıyız...

İnanın siyasetle uğraşsak ve yarınlarda güç bizde olsa, bugün kınadığımız ne varsa aynısını ve hatta daha beterini yaparız!

Kimse bana hikâye okumasın!

Mevcut düzen "insanın insanı ezmesi" üzerine kurulu! 

İnsan insanın adeta kurdu!

Ezmenin ve ezilmenin önü açık!

Bazen bana "sen siyasetle uğraşmazsan, Allah'tan korkmayanlar bizi idare eder" diyenler oluyor.

Biz Allah'tan korkan herkesi bu yola kurban verdik!

Sözü merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun cümlesi ile bitirmek isterim;

-Uğrunda birbirinizi incittiğiniz siyasetçilerin meclis lokantasında güle-oynaya yemek yediklerini görseydiniz sevdiklerinizle siyasi tartışmalara asla girmezdiniz!

Haliyle siyaseti ve siyasi lideri putlaştıran insanlar oldukça kirli siyaset asla bitmez!

Rabbim bizi siyasetin şerrinden, ayak oyunlarından muhafaza etsin!

Selam, dua ve hürmetle...

Allah'a emanet olun!