Garanti Bankası ile Türk Hava Yolları'nın ortak bir reklâmı var.

Fonda büyük bir Leonardo Da Vinci'nin meşhur Mona Lisa tablosu, sol üst köşede kalemden küçük bir T.H.Y. uçağı fotoğrafı.

Bedava uçuş akımını başlattıklarını vurgulayan reklam metninde, sık uçan kesimden büyük ilgi topladığı vurgulanıyor.

Türk Hava Yolları'nın reklamı amaçlanıyorsa zemindeki kocaman Mona Lisa tablosu neyin nesi oluyor?

Bu ilan bir İtalyan gazetesine verilmiş olsaydı anlardım. Bir İtalyan sanatçının eseriyle T.H.Y. birleştirilerek hoş bir imaj yaratılmış olabilirdi.

Ama ülkemizde basına verilen bu reklâmla ne hedefleniyor anlayamadım?

T.H.Y'nın basınımıza verdiği reklamda, ülkemizin sembol olmuş bir eserini veya bir köşesini zeminde fon olarak kullansaydı daha iyi olmaz mıydı?

Mesela "Boğaziçi Köprüsü", "Kızkulesi", "Efes Antik Kenti", "Antalya'dan bir antik tiyatro kalıntısı", Adıyaman'daki "Kral Figürleri" veya "Bir cami figürü".

T.H.Y'nın bütünleşeceği fon veya manzara, ülkemize ait bir sembol olmalıydı.

T.H.Y'nın, reklâmı yapılırken, ülkemizin de önemli bir eseri veya turistik bir bölgesinin sembolü de tanıtılmış olurdu.

Tabii ki reklam planlamacılarının neyi hedeflediklerini bilemiyoruz.

Macaristan'da Budapeşte’de belediye otobüslerinin üzerinde Mısır Piramitlerinin reklamını görünce, bizim bu konularda ne kadar pasif kaldığımızı daha iyi anladım.

Biz de ülkemizin önemli sembollerini taşıyan reklâmları Avrupa başkentlerinde ve büyük şehirlerinde teşhir etmeliyiz.

Turizmi bir bütün olarak ele almalıyız ve her fırsattan azami ölçüde yararlanmanın yollarını kaçırmamalıyız.

Silahlar hedef şaşırır, ama reklamlar asla.

A.A.