Merhaba Yahşi Dostlar..

Azerbaycan'ın yaşadığı şu zor dönemde aklıma Azerbaycan’dan gelen Şehit Aileleri, Gazi ve yakınlarıyla gerçekleştirdiğimiz bir etkinlik geldi. Sizlerle paylaşmak istedim.

Geçtiğimiz yıllarda DGYD ve TADDEF’in ( Türkiye-Azerbaycan Dostluk Dernekleri Federasyonu) öncülüğünde ''Tek Millet, İki Devlet Kardeşlik Projesi''  kapsamında Azerbaycan’dan gelen Şehit Aileleri, Gazi ve yakınları, medya çalışanlarıyla buluştuk. Bu vesileyle bir araya gelen Türkiye ve Azerbaycan  “Kardeş” kelimesinin anlamına biraz daha yaklaştım.

Yaklaşık üç asırdır dünyayı kasıp kavuran, malum ideolojilerin zulmünden bu coğrafyanın payına düşenlere ve Azerbaycanlı kardeşlerimizin Türkiye’ye karşı duydukları yüksek muhabbete şahit oldum. Hem etnik, hem de evrensel müzik alanında gayet başarılı örnekler sunan, kaliteli müzik yapmayı bilen insanların yaşadığı ülkeden gelen kardeşlerimizin çocukları bizlere güzel bir müzik dinletisi ve aileleri de yöresel oyunlarını sundular.

Toplumun umudu, geleceği ve devam eden parçası olan gençlere sahip olduklarının farkında olmak, bu hayatı gezerek, görerek, keşfederek, tanıyarak, dokunarak ve paylaşarak daha huzurlu ve bilinçli yaşamın yolları bu tür projelerle öğretilmelidir. 

Tarihi köklerini bilen, bu değerleri ile barışık yaşayan bir gencin geleceğini bu bilgilerin ışığında daha sağlıklı planlayarak, sağlam temeller üzerinde inşa etmesi çok önemlidir. Zamanın ihtiyacı ise geçmişin izinde geleceğe yürüyen kültürlü, donanımlı ve günümüz dünyasındaki güncel hadiseleri analiz edebilme becerisine sahip gençler yetiştirmektir.

Her şeyden önce Türkiye Azerbaycan gençleri için bir umuttur. Yaşadığımız coğrafyanın kaderine yön verecek, Türk-İslam dünyasının derdi ile dertlenecek, güçlü ve istikrarlı bir Türkiye herkesten önce Azerbaycan gencinin hayalidir, umududur. Azerbaycan gençliği için güçlü Türkiye, güçlü Azerbaycan demektir.

Tarihin gösterdiği bir gerçek var ki Azerbaycan ve Türkiye en karmaşık dönemlerde bile birbirlerine destek olmuşlardır. Azerbaycanlılar, Birinci Dünya Savaşında zamanında Çanakkale Savaşında Türk kardeşleriyle birlikte savaşarak, kahramanlıklarını göstermiştir. Anadolu’da yapılan Milli Mücadeleye ellerinden gelen maddi, manevi yardımı esirgememişlerdir. 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün,  ‘’Azerbaycan'ın sevinci bizim sevincimiz, kederi ise bizim kederimizdir’’ ile Ulu Önder Haydar Aliyev’in, ‘’Biz Bir Millet, İki Devletiz.’’ Düşüncesi iki ülke arasındaki ilişkilerin geçmişini, bugününü ve geleceğini içeren bir mesaj olarak kabul edilmektedir.

Türkiye sadece Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan Türklerin vatanı değildir. Türkiye Cumhuriyeti aynı zamanda Türk-İslam dünyasında yaşayan tüm kardeşlerimizin vatanıdır, umut yeridir. Bizler bulunduğumuz yerden son zamanlarda bu coğrafyada yaşanan hadiselere baktığımız zaman bunu açık ve net olarak görebiliyoruz.

‘’Tek Millet, İki Devlet Kardeşlik Projesinde’’ aramızda kültürel fark olmadığını anlamış olduk. Milli Marşları okunurken haber yapmak için fotoğraf makinesini aldığımda objektifime takılan karelerden biride elini kalbine koyan, gözleri dolan, aynı zamanda da gurur ve onur duyan şehit ve gazi çocukları oldu. 

Adlarını atlamak  gibi bir saygısızlık yapmak istemediğim için tek tek isim yazmadan böylesine güzel bir projede bana yer verdiği ve unutulmaz dostluklar edinmeme vesile olduğu için, öncelikle uzaklardan gelen misafirlerimize, medya çalışanlarına ve emeği geçen herkese, güler yüzlü, hoşsohbetli, cana yakın yahşi Azerbaycanlı tüm dostlarıma teşekkür ederim. 

Azerbaycan ordusu ve halkının en kısa zamanda savaştan kurtulup, bu mücadelerinde  galip gelmelerini ve iki tarafın masumlarının zarar görmemesini, çocukların ölmemesini diliyorum..