ANKARA - Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) İç Politika ve Demokrasi Koordinatörü Murat Yılmaz, AA muhabirlerine, internet düzenlemesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

SDE yetkilisi Yılmaz, "Bu kanunun içerisinde teknolojinin getirdiği problemleri çözmeye çalışan bir hukuk formülasyonu var. Muhalefet buna katkı sunmak yerine, düzenlemeyi sansür olarak görüp kategorik olarak karşı çıkıyor. Halbuki mesele sansür meselesi değil" dedi.

Meselenin yaklaşmakta olan yerel seçimler sürecinde söz konusu olabilecek ve insanların mahremiyetini ihlal eden bir takım yayınları önlemek olduğunu ifade eden Yılmaz, "Bu mağduriyetleri önlemek için TİB’e bir yetki veriliyor. Haklarının ihlal edildiğini düşünenler TİB’e başvurabilecek ve 4 saat içerisinde TİB yayın yasağı koyabilecek."

İnternet hukuku alanında çalışmalar yapan avukat Mahir Orak da yeni yasanın bazı zayıf noktaları bulunmasına rağmen özel hayatın gizliliği konusunda olumlu düzenlemeler getirdiğini dile getirdi.

"Mesela TİB'in yapacağı engellemeleri denetleyecek bir kurum olacak mı olmayacak mı, buna ilişkin yasa metninde bir açıklık yok," diyen Orak, buna rağmen yasanın eskiden şikayetçi olunan birçok konuya çözüm getirdiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eskiden şikayetçi olduğumuz bazı konular vardı. Sahibinin kim olduğu belli olmayan internet siteleri kuruluyordu. Bu sitelerde bazı isimlere operasyonlar, kaset servisleri yapılıyordu. Bunu engellemek için belli bir yasa vardı ama bunun için başvurduğumuzda mahkeme bu sitelerin yasaklanmasına yönelik en erken bir hafta sonra karar veriyordu. Bu bir hafta içinde ise olan oluyordu. Yani yasa koruyucu özelliğini taşımıyordu. Bu nedenle getirilen düzenleme, hukuka uygun kullanıldığı takdirde oldukça yerinde. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından perşembe günü kabul edilen yasa, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na (TİB) mahkeme kararına ihtiyaç duymadan internet içeriğine erişimi kısıtlama yetkisi veriyor.

Yasa, TİB'in bu yetkiyi sadece özel durumlarda kullanmasını ve herhangi bir erişim durdurma kararının 24 saat içinde mahkemeye taşınmasını öngörüyor. Kısıtlamanın devam edip etmeyeceğine mahkeme karar verecek.