Antalya'da faaliyet gösteren Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) laboratuvarında, narenciye ve nar zararlısı unlubit ile mücadelede kullanılması için yılda yaklaşık 10 milyon faydalı böcek üretiliyor.

Turunçgil ve nar unlubiti ile biyolojik mücadelede çok etkili olan, bulunduğu bahçede unlubite karşı kimyasal ilaç kullanımı gerektirmeyen Cryptolaemus motrouzieri avcı böceği ile Leptomastix dactylopii parazitoidi, Türkiye faunasında bulunmuyor.

1965 yılında Avustralya'dan ithal edilen ve Türkiye şartlarında kışı geçiremeyen söz konusu böceklerin üretimi sürekli olarak BATEM laboratuvarında yapılıyor ve üreticiye satılıyor.

BATEM Müdür Yardımcısı Ali Öztop, AA muhabirine yaptığı açıklamada, BATEM laboratuvarında yıllık yaklaşık 7-8 milyon parazitoit ve 3-3,5 milyon civarında avcı böcek üretme kapasitesi bulunduğunu söyledi. Bu çerçevede geçen yıl ortalama 3 milyon avcı böcek ve 7 milyon parazitoit üretimi yapıldığını, 1,5 milyon avcı böcek ve 3 milyon civarında paraziot sattıklarını anlatan Öztop, "Bu 2 böcek özellikle turunçgil, nar, muz, gül başta olmak üzere süs bitkileri ve subtropik meyvelerin çoğunda kullanılabiliyor. Unlubit zararlısının olduğu tüm bitkilerde kullanılıyor ve oldukça da başarılı sonuçlar veriyor." diye konuştu.

Öztop, turunçgil bahçelerinde genellikle mayıs ayında unlubit zararlısının çıkmaya başladığını, bu zararlının hortumu vasıtasıyla meyvenin öz suyunu emerek meyveye yüzde 30 ile yüzde 100 arasında değişen oranlarda zarar verdiğini bildirdi.

Unlubit zararlısının verimi neredeyse 5 kat düşürdüğüne işaret eden Öztop, şöyle devam etti:

"Yani bir ağaçtan ortalama 250 meyve alıyorsunuz, unlubit geldiği zaman 50 sağlam meyveyi ancak alırsınız. Unlubit sapla meyvenin birleştiği yerde zarar yaptığı için meyvenin dökülmesine de sebep oluyor, bu şekilde fiziki kayıplar da var. Üretime ve ihracata ciddi zarar veriyor."

7 kez ilaçlamaya karşı bir kez böcek salımı

Unlubit zararlısına karşı üreticinin mayıs ayından başlayarak hasadın başladığı aralık ayına kadar ayda en az bir kez olmak üzere ortalama 7-8 ilaçlama yaptığını ifade eden Öztop, şunları söyledi:

"İlacın etki süresine ve havanın sıcak olduğu aylara göre bazen ayda 2 kez ilaçlama yapılıyor ve hasada kadar 9-10 kez bile ilaçlama yapılıyor sadece bu zararlı için. Bunun haricinde başka zararlılar da var, onlar için de ayrı ilaç atmanız gerekiyor. Maliyetleri topladığınız zaman oldukça yüksek ama mayıs ayında unlubit çıktığında siz bu böceği tedarik eder ve bahçeye salarsanız, unlubit için yılda ortalama 7-8 kez atmanız gereken kimyasal ilaçtan kurtuluyorsunuz.

Bu iki böcek bahçelere salındığı zaman ilaç atılmasına kesinlikle gerek kalmıyor. Bu böcekler unlubiti doğada kokusundan buluyor ve yiyor. Sadece böceği yiyor, meyveye bir zarar vermiyor. İlaç atılmadığı için meyvede kalıntı gibi bir problem de olmuyor. Bunun bir de şu faydası var, sadece ilaçtan kurtulmuyorsunuz, aynı zamanda 1-2 sene sonra bahçenizde doğal denge de oluşmuş oluyor. Diğer zararlıların faydalıları da çoğalmış oluyor. Mesela kırmızı örümcek de turunçgillerde bir sorundur. Bunun da ülkemizde birçok doğal düşmanı var. Bahçenizde doğal düşmanlar çoğaldığı için bir sene sonra bahçenizde kırmızı örümcek için de ilaç atmamaya başlıyorsunuz. Yani böcekleri kullanarak biyolojik yolla yaptığımız yöntem şu anda dünyadaki en sağlıklı mücadele yöntemi."

350 lira yerine 57 lira maliyet

Sadece unlubit düşünüldüğü zaman en az 7 ilaçlama yapan bir çiftçi için mazot ve traktör masrafları hariç sadece ilaçlama için her seferinde dekara 50 liralık ilaç maliyeti bulunduğunu, 7 ilaçlamanın maliyetinin de ortalama 350 lira olduğunu anlatan Öztop, "Bizim böceklerin maliyeti ise ağaç başına 2 lira 30 kuruş. Turunçgil bahçesinde bir dekarda 20-25 ağaç olduğunu düşünürseniz bir dekarın maliyeti 57 lira. 7 ilaçlama için 350 lira maliyet olduğunu düşünürseniz, bu böceği yılda bir kez salarak, 57 lira ile bir yıldan kurtulabiliyorsunuz." dedi.

Öztop, 57 liralının 50 lirasının da biyolojik mücadele desteği olarak devletten geri alındığına dikkati çekti.

Çiftçi çok fazla bilmiyor

Antalya'da 35-37 milyon civarında turunçgil ağacı bulunduğunu, bunların çok küçük bir bölümünün biyolojik mücadeleyle korunabildiğini kaydeden Öztop, çiftçilerin biyolojik mücadele yöntemlerini çok fazla bilmediğini söyledi.

Öztop, laboratuvarda ürettikleri böceklerin tümünü satmaları halinde Antalya'nın ihtiyacının ancak yüzde 5'inin karşılanacağına dikkati çekerek, özel sektörün bu işe girmesi gerektiğini dile getirdi.

Ağaç başına 10 avcı böcek ve 20 paratizoit bırakıldığını belirten Kırışık, böceklerin Türkiye'nin kendi faunası içinde bulunmadığını ve hava sıcaklığı 8 derecenin altına indiğinde öldüğünü dile getirdi.

Avcı böceklerin doğada 51 gün, parazitoidin ise 15 gün kaldığını, sıcaklık 8 derecenin altına düşmediği sürece kendi neslini devam ettirdiğini aktaran Kırışık, laboratuvar ortamında ise avcı böceklerin kitlesel olarak 28-33 gün, paraziotin de 15-17 günde üretildiğini kaydetti.

Antalya'da faaliyet gösteren Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) laboratuvarında, narenciye ve nar zararlısı unlubit ile mücadelede kullanılması için yılda yaklaşık 10 milyon faydalı böcek üretiliyor.

Turunçgil ve nar unlubiti ile biyolojik mücadelede çok etkili olan, bulunduğu bahçede unlubite karşı kimyasal ilaç kullanımı gerektirmeyen Cryptolaemus motrouzieri avcı böceği ile Leptomastix dactylopii parazitoidi, Türkiye faunasında bulunmuyor.

1965 yılında Avustralya'dan ithal edilen ve Türkiye şartlarında kışı geçiremeyen söz konusu böceklerin üretimi sürekli olarak BATEM laboratuvarında yapılıyor ve üreticiye satılıyor.

BATEM Müdür Yardımcısı Ali Öztop, AA muhabirine yaptığı açıklamada, BATEM laboratuvarında yıllık yaklaşık 7-8 milyon parazitoit ve 3-3,5 milyon civarında avcı böcek üretme kapasitesi bulunduğunu söyledi. Bu çerçevede geçen yıl ortalama 3 milyon avcı böcek ve 7 milyon parazitoit üretimi yapıldığını, 1,5 milyon avcı böcek ve 3 milyon civarında paraziot sattıklarını anlatan Öztop, "Bu 2 böcek özellikle turunçgil, nar, muz, gül başta olmak üzere süs bitkileri ve subtropik meyvelerin çoğunda kullanılabiliyor. Unlubit zararlısının olduğu tüm bitkilerde kullanılıyor ve oldukça da başarılı sonuçlar veriyor." diye konuştu.

Öztop, turunçgil bahçelerinde genellikle mayıs ayında unlubit zararlısının çıkmaya başladığını, bu zararlının hortumu vasıtasıyla meyvenin öz suyunu emerek meyveye yüzde 30 ile yüzde 100 arasında değişen oranlarda zarar verdiğini bildirdi.

Unlubit zararlısının verimi neredeyse 5 kat düşürdüğüne işaret eden Öztop, şöyle devam etti:

"Yani bir ağaçtan ortalama 250 meyve alıyorsunuz, unlubit geldiği zaman 50 sağlam meyveyi ancak alırsınız. Unlubit sapla meyvenin birleştiği yerde zarar yaptığı için meyvenin dökülmesine de sebep oluyor, bu şekilde fiziki kayıplar da var. Üretime ve ihracata ciddi zarar veriyor."

7 kez ilaçlamaya karşı bir kez böcek salımı

Unlubit zararlısına karşı üreticinin mayıs ayından başlayarak hasadın başladığı aralık ayına kadar ayda en az bir kez olmak üzere ortalama 7-8 ilaçlama yaptığını ifade eden Öztop, şunları söyledi:

"İlacın etki süresine ve havanın sıcak olduğu aylara göre bazen ayda 2 kez ilaçlama yapılıyor ve hasada kadar 9-10 kez bile ilaçlama yapılıyor sadece bu zararlı için. Bunun haricinde başka zararlılar da var, onlar için de ayrı ilaç atmanız gerekiyor. Maliyetleri topladığınız zaman oldukça yüksek ama mayıs ayında unlubit çıktığında siz bu böceği tedarik eder ve bahçeye salarsanız, unlubit için yılda ortalama 7-8 kez atmanız gereken kimyasal ilaçtan kurtuluyorsunuz.

Bu iki böcek bahçelere salındığı zaman ilaç atılmasına kesinlikle gerek kalmıyor. Bu böcekler unlubiti doğada kokusundan buluyor ve yiyor. Sadece böceği yiyor, meyveye bir zarar vermiyor. İlaç atılmadığı için meyvede kalıntı gibi bir problem de olmuyor. Bunun bir de şu faydası var, sadece ilaçtan kurtulmuyorsunuz, aynı zamanda 1-2 sene sonra bahçenizde doğal denge de oluşmuş oluyor. Diğer zararlıların faydalıları da çoğalmış oluyor. Mesela kırmızı örümcek de turunçgillerde bir sorundur. Bunun da ülkemizde birçok doğal düşmanı var. Bahçenizde doğal düşmanlar çoğaldığı için bir sene sonra bahçenizde kırmızı örümcek için de ilaç atmamaya başlıyorsunuz. Yani böcekleri kullanarak biyolojik yolla yaptığımız yöntem şu anda dünyadaki en sağlıklı mücadele yöntemi."

350 lira yerine 57 lira maliyet

Sadece unlubit düşünüldüğü zaman en az 7 ilaçlama yapan bir çiftçi için mazot ve traktör masrafları hariç sadece ilaçlama için her seferinde dekara 50 liralık ilaç maliyeti bulunduğunu, 7 ilaçlamanın maliyetinin de ortalama 350 lira olduğunu anlatan Öztop, "Bizim böceklerin maliyeti ise ağaç başına 2 lira 30 kuruş. Turunçgil bahçesinde bir dekarda 20-25 ağaç olduğunu düşünürseniz bir dekarın maliyeti 57 lira. 7 ilaçlama için 350 lira maliyet olduğunu düşünürseniz, bu böceği yılda bir kez salarak, 57 lira ile bir yıldan kurtulabiliyorsunuz." dedi.

Öztop, 57 liralının 50 lirasının da biyolojik mücadele desteği olarak devletten geri alındığına dikkati çekti.

Çiftçi çok fazla bilmiyor

Antalya'da 35-37 milyon civarında turunçgil ağacı bulunduğunu, bunların çok küçük bir bölümünün biyolojik mücadeleyle korunabildiğini kaydeden Öztop, çiftçilerin biyolojik mücadele yöntemlerini çok fazla bilmediğini söyledi.

Öztop, laboratuvarda ürettikleri böceklerin tümünü satmaları halinde Antalya'nın ihtiyacının ancak yüzde 5'inin karşılanacağına dikkati çekerek, özel sektörün bu işe girmesi gerektiğini dile getirdi.

Ağaç başına 10 avcı böcek ve 20 paratizoit bırakıldığını belirten Kırışık, böceklerin Türkiye'nin kendi faunası içinde bulunmadığını ve hava sıcaklığı 8 derecenin altına indiğinde öldüğünü dile getirdi.

Avcı böceklerin doğada 51 gün, parazitoidin ise 15 gün kaldığını, sıcaklık 8 derecenin altına düşmediği sürece kendi neslini devam ettirdiğini aktaran Kırışık, laboratuvar ortamında ise avcı böceklerin kitlesel olarak 28-33 gün, paraziotin de 15-17 günde üretildiğini kaydetti.