Kitap Dünyası
ZEMHERİ AYAZI
Ahmet KILIÇ’ın Zemheri Ayazı Kitabı Arsine Yayıncılık’tan çıktı. Kitabın GENEL YAYIN YÖNETMENİ Saliha BAYRAM YAYINA HAZIRLAYAN Ali BAYRAM KAPAK TASARIM Mustafa ALTAŞ EDİTÖR Algan Sezgin TÜREDİ DİZGİ-MİZANPAJ Murat KORLAELÇİ Yazarımız Ahmet KILIÇ, 1970 yılında Malatya'nın Darende ilçesinde dünyaya geldi. Tahsil hayatını burada tamamladı. Askerlik görevini tamamladıktan sonra İstanbul'a yerleşerek ticaret ile uğraşmaya başladı. O günden bu güne halen ticaretle uğraşan sayın KILIÇ çocuk yaşta başladığı şiir yazma merakını olgunlaştırarak, yaklaşık 1500 esere imza atıp bir çoğunun da bestelenmesini sağlayarak bu konudaki emeğini taçlandırdı. Birçok sanatçıya yazdığı şarkı sözlerini vererek bestelenmesini ve icrasını sağladı. *Zararına sevdim seni *Beceremedim *Yormayın beni *Bana kaldı *Malatya ya gün doğmadan *Az kalsın ki sevecektim *Şımarığın tekisin *Ne sandın ki kendini *Sevmek bilmiyor. *Yaram özümden belli. * Alevimi, sünni misin? *Dediler ki Malatyalı Bunlar bestelenen eserlerinden bazılarıdır. Halen yazmaya devam eden yazarımız son olarak dinleyicilerinin karşısına bu kez "ZEMHERI AYAZI" kitabi ile yazar olarak çıkmaktadır. Yazarımız kendi kitabı çıkmadan önce Şiirleri birçok Antoloji kitaplarında, Şiirle ilgili dergilerde ve internet üzerinden yayın yapan şiir sitelerinde yayınlandı. Sanatsal ve Edebiyat içerikli "Şiirden Müziğe Yolculuk” adlı Tv. Programin yapımcılığını ve sunuculuğu yaptı, bu tarz tv programlarına konuk olarak katıldı ve eserlerini seslendirerek dinleyicisi ile buluşmasını sağladı. Yazarımız birbirinden güzel eserlerini derleyerek "ZEMHERİ AYAZI" kitabını siz okurların beğenisine sunmaktadır.
Kitab-ı Berceste
Niyazı Acı’nın Kitab-ı Berceste adlı kitabı Sude Yayınları’ndan çıktı. Kitap tanıtım bülteninde şu ifadelerle aktarılıyor : “ İnsan bir şiirdir, her mısrası Berceste. Bir kalbin tek başına başa çıkamayacağı hüzünlerini ve mutluluklarını paylaşacağı gönlünün telini titreten ve de hayatını birlikte motiflediği biri ya da birileri vardır mutlaka! İşte o biri ya da birileri insanın Bercestesidir. Ben bu kitapta o bercesteleri anlatmaya çalıştım. Hayatımız çevremizdekilerle bir eser, öyle bir eser ki türlü motiflerle bezeli. İşte yaşarken o motiflerdeki ilmekleri kaçırmamak gerekir. Ömrümüzü güzel yaşayabilmek için o motifleri iyi okumalıyız. Yaşanmışlıklardan ders çıkarmalı hayallerden ve ulaşmak istediğimiz hedeflerden vazgeçmemeliyiz. Sevmeli, ümitvar olmalı; yeri geldiğinde boyun eğip yeri geldiğinde başkaldırabilmeli. Nefret etmeli bazen iliğine kadar hissetmeli bu duyguyu. Savaşmalı insan kendiyle ama verdiği mücadele sonucunda içindeki sevgi, merhamet üstün gelmeli. Yaşanmışlıklar yaşayanların diliyle anlatıldı bu kitapta. Duygular başkalaştırılmadan anlatıldı. Tepkiler olağanlaştırıldı. Okuyucunun kendinden parçalar bulması planlandı. Yaşayan Fatma Hanım oldu ama hisseden ülkenin bir ucunda kitabı okuyup üzülen Berna Hanım oldu. Seydi Battal, oğlu olmadığı zaman sevdiğinin üstüne evlenmesi istendiğinde o duyguları hisseden Yavuz Bey çıktı karşımıza. Günümüz sevdalarına benzemeyen bir sevdayı yaşayan Fatih ve Zelal'de buldu genç aşıklar gerçek sevgiyi. Tabiat konuştu, kuzularla koyunlar konuştu kitapta. Kar konuştu, güneş konuştu. Her bir şey birinin bercestesi oldu işte. Bunun için aldım kalemi elime. Kalemim de hislerimi anlatmak için benim Bercestem oldu.” Bu başarılı eseri mutlaka okuyun.
Ünlü Oyuncu Nursel Köse’den Yeni Roman : “5. KAN”
Ünlü oyuncu Nursel Köse yeni romanıyla okurlarının karşısında Oyunculuğunun yanı sıra yazarlık kariyeriyle de adından söz ettiren Nursel Köse bu kez aksiyon dozu yüksek, fantastik ögeler barındıran gerilim macera kitabı “5. Kan” ile okurlarının karşısında.Nemesis Yayınları’ndan çıkan romanıyla Nursel Köse, imza günleriyle de okurlarıyla buluşuyor. “5. Kan” Nursel Köse imzasıyla Nemesis Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı. Temelini kan grubuna göre beslenmeden alan eser, hazırladıkları aşıyla dünyayı hastalıklardan kurtaracağını iddia eden doktor ve ekibinin, aşının uygulama gününde yaşadıkları şok edici bir gelişmeyle başlıyor.
Macera, gerilim ve polisiye dozu her sayfada giderek yükselen “5. Kan”, kurgusuyla okurları sürükleyici bir hikâyenin içerisine çekiyor. Türkiye, Yunanistan, İtalya, İngiltere, İsrail, Hindistan gibi ülkelere sürüklenen kahramanlar, bir yandan olayı çözmeye çalışırken bir yandan da peşlerindeki katillerden canlarını kurtarmanın yollarını arıyorlar. Yıllardır kan grubu diyetini kendisi de uygulayan Nursel Köse, “Eşim Ulrich Mertin’le yaptığımız seyahatlerde bir kitap yazma fikri doğdu ve yıllar içinde olgunlaşan araştırmalarımız macera ve heyecan dolu kısa hikâyelere dönüştü. Kitabın ana hatları salgından önce, Avrupa’nın birçok yerini gezdiğimiz son yolculuklarımızda oluşmuştu bile,” diyerek “5. Kan”ın nasıl ortaya çıktığının ipuçlarını kitabının önsözüne de eklemiş. Pandemi döneminde dış dünyadan soyutlandığımız o günleri unutmayan Köse, evlere kapanmak zorunda kaldığımız zamanları verimli geçirmenin yolu olarak da “5. Kan”ı kaleme almayı seçmiş. Bu hikâyenin ana damarını ise kan gruplarımız ve doğru beslenmenin sağlığımıza etkileri oluşturuyor. Başarılı oyuncu ve yazar Nursel Köse bu konuyla ilgili şunları söylüyor: “Doğru beslenme hayatımda en önem verdiğim konular arasında yer alırken, hem fiziksel hem de zihinsel olarak sağlıklı bir hayat tarzı yaratıcı yaşamımın temelini oluşturdu. On beş yıl önce, kan gruplarına göre diyet ve doğru beslenme kavramıyla uğraşmaya, incelemeye, okumaya başladım. Bu da hayatımın felsefesi haline geldi ve bu elementleri bir macera romanına aktarmama kadar ilerledi.” “5. Kan”da, romanın baş kahramanı doktor, bir anda mucizevi cankurtarandan katliamcıya dönüşürken ekibi de gerçekleri araştırmak, aslında ne olduğunu anlamak için zorlu bir yola koyulur. Bu yolculukta sürprizler, bilimsel şaşırtıcı bilgiler ve muhteşem bir macera kitapseverleri bekliyor. Bakalım “5. Kan”, Nursel Köse okurları tarafından nasıl geri dönüşler alacak.
LAHZ’AN
Yazar Mümine Özbildirici Sarı’nın Lahz’an adlı kitabı e-kitap projesi olarak lulu.com yayıncılıktan çıktı. Yazar kitabın arka kapağında eseri şu ifadelerle aktarıyor : “Yazar der ki: Bizler, beden ülkesinin düşünce ikliminde evrensel alemden gelen rüzgarı soluma provalarını iç alemimizde gerçekleştirmek ve dünya hayatımızın finalinde soluduğumuz sonsuzluğun startı için hazırlık halindeyiz. Hepimiz, tüm benliğimizle içinde koşuşturduğumuz zamanın ta kendisine, kendimizi bırakmışlığın sarhoşluğu içinde nefesiyle hayat bulduğumuz evrensel bir iklimin büyüttüğü çocuklarız. Büyüdük ve bu nefesin kaynağına doğru seyir halindeyiz. Hiçbir şey bitmek için var olmamıştır. Evrensel dokuda bir ilmek gibidir bitmiş gördüğümüz her şey! Sosyolojik yorgunluğun psikolojimize yüklediği ağırlık zihnimizi de zamanla yorar. Zihin sathımız, mücerret bir saha olarak tahsis edilmiş olarak bize ikram edilmiş ikinci evrendir adeta. Evren, bütün mürettebatıyla var oluşumuza dürülmüş öz kendimiz olan bizim, sonsuz enerjinin içinden geçişine mihmandarlık yaparak, diğer taraftan da varlığımızın içinden geçen sonsuz akımdan haberdar olup, nasiplenmemize menfezler açar. Bir var oluşa aktarılarak yok oluşu gerçekleştirilecek olan bir gezegenin, halife kılınan insanına elbette içinden geçen sonsuz bir akım yüklü olmalı ki insan oradan sonsuz aleme geçiş yapabilsin! Sonsuzluğun geçmişi, bugünü ve yarını olmaz! Orada 'an' vardır. İçine dünyayı da alan 'an' dünyada varlıklar aleminde rakamlaşır. Yirmi dört saatlik zaman kavramı, ömür süresinin kaydı için işe yarasa da insanın birincil varlığına hitap etmez. O sadece insanın beden varlığına bir şahittir. Bu eseri okurken, İçinizden geçen evrene doğru gerçekleştireceğiniz seyahatinizde çayınızı kahvenizi hazır tutmayı unutmayın. Okurken düşünecek düşünürken de dinleneceksiniz.”
Yazar Mümine Özbildirici Sarı
Malatya merkez doğumlu olan yazar, aynı zamanda Malatya ilinde ikamet etmektedir. EvII ve biri kız diğeri erkek iki evladı olan yazar, Kamu Yönetimi lisans eğitiminin yanı sıra İlahiyat eğitimini de açık öğretim üzerinden tamamlamıştır. Arapça, Hadis. Fıkıh, kelam ve tefsir ilimlerini özel eğitimle tamamlayan yazar kendisine ait eğitim kurumunda (medresede) öğrenciler yetiştirmiştir. Diyanet'te Kur'an Kursu Öğretmenliği, Milli Eğitimde kısa süre sözleşmeli din kültürü öğretmenliği tecrübesinin yanı sıra, halen Malatya merkezli 95.8 Radyo Nida'da "Katreden Deryaya isimli tefsir programını hazırlayıp sunmaktadır. Hobi mesleği olarak uzun zamandır icra ettiği MEB sertifikalı Direksiyon öğretmenliğine halen devam etmektedir. Yazarın yayınlanmaya hazır birkaç çalışması daha bulunmaktadır.
KİŞİSEL GELİŞİM DÜNYASINA YENİ BİR SOLUK: GÜLNUR ÜNAL “BEN O HAYALİM”
Aile, İlişki ve Bireysel Terapist Gülnur Ünal’ın ilk kitabı “Ben O Hayalim” Nisan 2022’de Feniks Kitap etiketiyle okurlarıyla buluştu.
Bir süre medya sektöründe çalışıp, özel bir televizyon kanalında kendi hazırlayıp programını sunan Ünal, Los Angeles Kaliforniya Üniversitesinde “Psikoloji” ve “İletişim” alanında programlarını tamamladıktan sonra spiritüalizm ve ruhsal gelişim alanıyla ilgilenmeye başladı. Uzun yıllar boyunca yurt içi ve yurt dışında kişisel gelişim, psikoloji eğitimleri aldı, şamanlarla çalışmalar yaptı ve Şamanizm üzerine eğitimlerine katıldıktan sonra Gülümse Terapi Aile Danışmanlığı Merkezi’nin kurucu ortağı olarak faaliyet göstermeye başladı. “Sen değişirsen dünya değişir” yaşam mottosuyla Güney Koreli Zen Budist Masterı Ga on bit ve Na rin bit ile beraber Zen öğretileri yolculuğu devam ediyor.
Gülnur Ünal meslek ve eğitim hayatı boyunca edindiği bilgileri süzerek ve öz bilgileri aktardığı kitabı “Ben O Hayalim”de kişinin bireysel yolculuğunun anahtarlarını sunarken, sağlıklı kadın – erkek ilişkileri kurma yollarına dair ipuçları sunuyor.
Kitabın özünü ifade eden cümlelerden biri şöyledir: “Kendi hayat yolculuğumuza odaklanmaya başladığımızda ilişkimiz de gelişmeye başlar.”
Bireylerin kendi yaşam yolculuklarının, kendini tamamlamaktan ve ihtiyaçsızlık noktasında kadın ve erkeğin birbirine nasıl yol arkadaşlığı yapabileceğinin sırlarının veren Gülnur Ünal, kişisel beklentilerden 16 saniye kuralına, bireysel yaratım gücüyle yeniyi oluşturmanın ana hatlarından affetmenin gücüne, geçmişi özgürleştirmenin ferahlığından gerçek manada hayatta ne istediğimizi keşfetmeye kadar birçok konuya değiniyor.
“Ben O Hayalim” kitabı düşünce kalıplarımızı yıkmanın önemine vurgu yaparken eğitimleri boyunca öğrendiği teknikleri aktarırken konuya özel özdeyişlerle konuları zenginleştiriyor.
Bilinçaltının derin odalarına giren kitap, derin bir ruhsal ve bilişsel temizliğin yöntemlerini sade ve akıcı bir dille anlatıp, yinelenmesi gereken cümlelerle zihinsel sürecin kapılarını açıyor.
Kontrolü ele alınan bir bilinçaltını yeniden şekillendirmeyi öğreten Gülnur Ünal, içimizdeki sınırsız gücü nasıl kullanabileceğimizi rahat anlaşılır bir dille, ince ipuçlarıyla aktarıyor. Toplumda tam olarak anlaşılamayan, modern toplum bilinci ve bilgi çağıyla birlikte yüzyıllardır aktarılan özel bilgiler, yani titreşimler, rezonans yasaları, nöronların işleyiş biçimi, nefes çalışmalarının ruhsal açılımdaki faydaları anlaşılır bir üslupla ve bilimsel dayanaklarıyla anlatılıyor.
Beş bölümden oluşan kitabın, “Bitti Diye Üzülme, Yaşandı Diye Sevin” başlıklı I. Bölümü, yıpranmış bir ilişki bitiminde kendimizi toparlamanın gerçek bireysel yolculuğun başlama noktası aktarılıyor. “Bilinçaltına Yolculuk” başlıklı II. Bölüm, bilinçaltının kapalı kapılarını açarak derin bir temizlik yapılmasını sağlıyor. “Titreşimler” başlıklı III. Bölüm kendimizi ruhsal ve bilimsel manada değerlendirmemizi sağlarken gelişimin basamaklarını yükseltiyor. “Yeni Bir Hayat Yaratma: Yaratıcı İmgeleme” başlıklı IV. Bölümse arınan bireyin yeni bir hayatın kapılarını tek tek açarak, kendi öne çıkan değerlerini keşfettirerek gerçek bir yaşam yolculuğuna sokuyor. “Sağlıklı İletişim” başlıklı V. Bölümde ilişkilerde kadın – erkek davranış biçimlerinin farklılığına değinilirken doğru iletişim teknikleri sunuluyor.
“Ben O Hayalim” isimli ilk kitabıyla yayın hayatına katılan yazar Gülnur Ünal gelecekte de adını sıkça duyacağımız bir yazar olma ipuçlarını kişisel gelişim türünde çok satanlar listesine girerek kanıtlıyor.
Kitabın Arka Kapak Yazısı
Dünya yolculuğunda yalnız hissediyoruz…
Aile içinde görülmüyoruz…
Aşk nerede… Peki ya evlilik…
Halimiz kalmadı değil mi… Evet evet yorulduk…
Evren de sessizleşti mi ne…
O zaman sesimizi çıkarma vakti geldi.
Kimse hayallerimize cevap vermiyorsa, yeni bir dünyanın kapısını açarız.
Ne istiyorsun şimdi karar ver. Kapı açıldı.
Hayalin kendisi ol.
Biz o hayaliz…