Bağımlılık İnsanın içte dağılmasıdır. Bağımlılık kendine olan güvenin kaybolmasıdır, kişinin bütünlüğe erişememesidir. Bağımlı olmak, kişinin kendisine olan inancını yitirmesidir. Bağımlı olanın saygınlığı azalır. Bağımlılık özgürleşememektir, yaşamdan vazgeçmektir. Bağımlı kişi dış gerçekliklerden kopuş sürecini yaşayandır. Bağımlı bedensel, ruhsal ve sosyal yönden kendini iyi hissetmeyendir.

İnternet bağımlılığı, kumar bağımlılığı, madde bağımlılığı, sigara bağımlılığı, kişi bağımlılığı, seks bağımlılığı, alkol bağımlılığı, alışveriş bağımlılığı…
Bağımlılığın altında yatan en önemli nedenlerden biride var olamamaktır.
Var olmak demek; sevilmek, kabul görmek önemsenmek değerli olmak, her anına tanık olunması, ait olma birey olma dengesinin kurulması demektir.
 "Sen benim kim olduğumu biliyor musun" sözünü söyleyen yetişkinin çocukluk dönemi içinde var olma sorunu yaşadığını düşünebiliriz. 
Statü, mal, mülk, makam mevki başarı bazen var olma yolunda araç olurlar. Sahip olunan şeyleri sürekli gündemde tutanların, övünç vesilesi yapanların var olma sorunundan bahsedebiliriz.
Var olma sorunu olmayanlar için sahip olunan şeyler övünç vesilesi olmazlar. 
Çok şeylere sahip olduğu halde hiç konu etmeyen insanların herkesi saran rahatlığı onun içi dünyasının dinginliğinin yansımasıdır.

Bağımlı olma ve Var Olma İlişkisi
Bağımlılığın tek nedeni var olamamak değildir. Var olma sorunu yaşayanların bağımlı olacağı sonucunu çıkaramayız. Ama yaralanmış ruh yapısı, bağımlı olmada önemli bir etken. Bağımlılık nedenleri arasında ruhsal sorunlar da vardır. 
Çocuğumuzun Yetişmesi

Çocuklarınızı var edin ki sağlıklı ruh haline sahip olabilsin, bağımlı adayı olmasınlar.
Her yaştan, sosyal yapıdan ve her statüden kişinin bazı şeylere bağımlı olması mümkündür. Çocuğunuzu sevin, sayın ve önemseyin aile içinde var olmasını sağlayın arkadaşlarını takip edin, ilgili olun dinleyin anlayın. Çocuğunuzla sohbet içinde olun. Onun her anına tanıklık edin.

"Evet seni alıyorum böyle düşünüyorsun/ hissediyorsun." cümleleri onu var eder.

Anlamasına dinlemiş olmak onu var eder. Var olmasını sağlama yolunda en önemli kavram, etkin dinlemedir. Etkin dinleme anında onun anlamasına dinlemektir. Etkin dinleme anında kendimizi ve beynimizi aradan çekip, kalbimizle dinleriz, yargılamadan dinleriz. Dinleme anında onunla ilgili olduğumuzu, sevdiğimizi saydığımızı belli eden davranışlar sergileriz.

Çocuğunuzu yargılamayın, eleştirmeyin alay etmeyin kıyaslamayın duygu sömürüsü yapmayın baskı kurmayın. Sadece adam yerine koyun, Ahlak, saygı, nerede nasıl davranılması gerekir..vb konularda birlikte karar verin, sınır ve sorumluluklarını bilen değerlere saygılı insanların nasıl yetişeceği konusunda kendinizi geliştirin. Çocuk yetiştirmeye kalkmayın onun sağlıklı yetişmesi için sağlıklı aile ortamı oluşturun. Sağlıklı aile ortamı demek her bireyin her istediğini yapabildiği bir ortam demek değildir. Her kişi kendi sınır ve sorumluluklarının farkındadır. Sağlıklı aile ortamında her şeye izin yoktur. Aile içinde var olan kurallar değerler sınırlar sorumluluklar birlikte alınan kararlarla tespit edilir ve herkes ayrıcalıksız alınan kararlara uymak durumundadır. Sağlıklı aile ortamı geliştiricidir, aile bireyleri sınır ve sorumluluklarının bilincindedir. Çocuğun hem birey olabildiği özgürleşebildiği alanlar vardır, hem de ait olduğu ailesi vardır ailesine tabidir. Özgür olma tabi olma sınırının farkındadır.

Çocuğunuzu değil, Kendinizi Yetiştirin

Çocuğunuz yetişir, siz kendinizi yetiştirin.

 Bir diğer konuda onun nasıl bir insan olmasını istiyorsanız önce siz öyle olun. Çocuğunuzu değil kendinizi yetiştirin. Okuyun, araştırın, okulunda rehber öğretmenlerle daha sık görüşün, uzmanlara başvurun. Unutmayın sevgi bağınız varsa çocuğunuz sizi önemser ve örnek alır.