AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Yıldırım, anayasa değişikliği halk oylamasına ilişkin partisince Aktekke 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Yıldırım, 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasına 19 gün kaldığına işaret ederek, "Şimdi 'hayır' türküsünü söyleyenler, baktı ki millet bunlara aldırış etmiyor, 'evet' demeye karar vermiş, telaşlandılar. Ne diyeceklerini, ne yapacaklarını şaşırdılar." dedi.

'Ağzından çıkanı kulağı duymuyor'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Yıldırım, şunları kaydetti:

"Gün görmemiş yalan var bunda. Bu sabah diyor ki 'Sadece cumhurbaşkanı, vali, büyükelçi bu değişiklik olursa Türk bayrağı taşıyacak, başka kimse taşımayacak.' Şu bayrakları bir kaldırın da Kılıçdaroğlu görsün. Bu bayrağa laf edenin, bu bayrağa göz dikenin canına okur Karaman. Bu ezanlar dinmez, bu bayrak inmez. Her şeyimiz bu. Bu bayrağa laf edemezsiniz. Ağzından çıkanı kulağı duymuyor. 

Aşağı mahallede bir yalan söylüyor, yukarı gelmeden unutuyor, tekrar bir yalan söylüyor. Hem 'evet' diyenlere 'vatan haini' diyeceksin hem de kalkıp 'hayır diyenler şöyle böyle deniyor.' diye istismar şovları yapacaksınız. Sen önce meydanlara çık, 'evet oyu verenler haindir.' cümlesinin hesabını ver. İşi gücü milletin faydasına olmayan işlerle uğraşmak, kafa karıştırmak. 82 model, darbe mahsulü bir anayasaya sımsıkı sarılmış. Her tarafı dökülen bu anayasayla Türkiye'nin geleceği inşa olur mu? Darbecilerin anayasasıyla gençler geleceğini inşa edebilir mi?"

'Yeni sistemle beraber artık şeytan taşlamak yok'

Yıldırım, 14 yıldır millete hizmet ederken bir yandan da şeytan taşladıklarını belirterek, "Yeni sistemle beraber artık şeytan taşlamak yok. Engelli koşu yok. Artık engelsiz koşu var. Belirsizlik ortadan kalkıyor. Cumhurbaşkanı, başbakan anlaşmazlığı diye bir şey kalmıyor. Çünkü sistem değişiyor, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi geliyor. Gücü sandıkta siz belirliyorsunuz." dedi. 

Yıldırım, "İstedikleri kadar 'hayır' desinler, istedikleri kadar karşı çıksınlar. Kılıçdaroğlu yedi seçimdir eve eli boş dönüyor. Bu sefer de aynısı olacak." diye konuştu.

'PKK'ya eylem yaptırmak size mi düştü?'

Başbakan Yıldırım, "Türkiye'nin iç meselesi olan bu halk oylaması konusunda Avrupa'yı uyarıyorum. İç işimize karışmayın, kendi işinize bakın. Herkes yerini yurdunu bilsin. PKK'ya eylem yaptırmak size mi düştü? FETÖ'cülere kol kanat germek size mi düştü?" ifadelerini kullandı.

Yıldırım, "Türkiye demokratikleşme yolunda mesafeler katettikçe Avrupa'nın bazı ülkelerinde maalesef ırkçı söylemler gün geçtikçe artmaya başladı. Erdoğan düşmanlığı moda oldu. Terör örgütlerinin, PKK'nın, FETÖ'nün adamları rahatça 'hayır' propagandası yapıyor, 'hayır, hayır' diye sokak sokak dolaşıyor, bölücü başının posterlerini taşıyor ama 'evet' demek yasaklanıyor. Bunun adı düpedüz ırkçılıktır." dedi.

"Anayasayla da taçlandırıyoruz"

Yıldırım, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile bugüne kadar gerçekleştirilen projelere yönelik eleştiriler yapıldığını ifade etti.

Başbakan Yıldırım, "Bunların sicili bozuk. Marmaray'ı yapacağız, karşı çıkıyorlar. Üçüncü havalimanını yapıyoruz, yine 'hayır', Avrasya Tüneli'ni yapıyoruz yine 'hayır', dünyanın 3. büyük köprüsünü yapıyoruz, yine 'hayır', İstiklal Tüneli'ni yapıyoruz, ona da 'hayır', şehir hastanelerine, otoyollara, bölünmüş yollara, hızlı trenlere 'hayır'. Bunlardan hayır gelir mi? Şimdi, yeni anayasa yapıyoruz, ona da 'hayır' diyorlar." dedi.

"Rütbeye göre adalet olmaz"

Başbakan Yıldırım, kuvvetler ayrılığının en net şekilde ortaya konduğunu vurgulayarak, "Yani, Meclis işini yapacak, hükümet işini yapacak, yargı da işini yapacak. Yargı, hem bağımsız oluyor hem de tarafsız oluyor." dedi. Yargıda birliğin sağlanacağının altını çizen Yıldırım, asker için ayrı, sivil vatandaş için ayrı yargının olmadığını söyledi. 

Yıldırım, şunları kaydetti:

"Yargı, adalet herkes içindir, rütbeye göre adalet olmaz. Artık bu değişiklikle Meclis, daha güçlü hale geliyor. Meclis yasaları yapıyor, milletvekilleri yasaları yapacak ve cumhurbaşkanının kuracağı hükümet icraat yapacak, proje yapacak, vatandaşa verdiği sözleri bir bir yerine getirecek. Sizin vekilleriniz, hükümeti denetleyecek. Milletvekilleri, artık cumhurbaşkanı yardımcılarına ve bakanlara istedikleri soruyu soracak, yöreleriyle ilgili problemlerini aktarabilecek ve 15 gün içinde de bunun cevabını verecek. 

Kılıçdaroğlu, bunu da çarpıtıyor. Diyor ki 'Milletvekilleri soru soramayacak.' Bu kadar olmaz. Erzurumlu pehlivan eğer duysa bunu pataklar. Bundan böyle, teklifleri milletvekili verecek. Daha hesap verir bir yönetim için cumhurbaşkanı yardımcıları, her türlü yaptıkları işten dolayı sorumlu olacak ve hesap verecek. Yeni sistemde cumhurbaşkanı hem yetkili hem sorumlu oluyor. Şu anda yetkili, sorumlu değil. İşte yeni anayasanın özelliği, millete hesap vermeyi getiriyor. Oyu veren, hesabı da sorar."