İstanbul'un böyle bir ünvanı alması, aslında bilinen ve hatta yaşanan bir gerçeğin belgelenmesi olur. Çünkü İstanbul geçen nazım plan döneminde de sanayi kenti olmaktan çıkıp, gelişimini kültür ve sanata çevirmişti. Doğrusu da budur. Bu güzel kent fabrika bacaları altında boğulmamalıdır. Kongreler, fuarlar, sergiler, toplantılar, festivaller, kültür turları vb. etkinlikler ile kent, dünya pazarında uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapabileceğini duyurmalıdır.
2010 yılı için adaylık düşünüldüğüne göre, önümüzdeki 5 yıl, yapılması gerekenler, bunlara ayrılacak bütçe ve hazırlıklar planlı biçimde yürütülmelidir. İstanbul bundan önce birçok büyük organizasyonu gerçekleştirmiştir. Ancak bunların çoğunda gözlemlediğim, hemen organizasyon öncesi kente bir makyaj yapılmaya çalışıldığı yolundadır. Başka bir ifadeyle hazırlıklar planlı olmayıp günü kurtaran önlemler olmuş, kaldırımlar boyanmış, yollara yama asfalt yapılmış, yapılar daha yolu yokken açılmıştır. Hepimiz bu tecrübelerden kendi payımıza dersler almış olmalıyız. Sözgelimi çölde bir vaha gibi duran olimpiyat stadımız, planlama aşamasında bazı şeylerin unutulduğunu veya gözardı edildiğini yakın bir geçmişte tekrar gözler önüne koymuştur. Bütün bir yılı kapsayacak ve Avrupa'nın kültür başkenti olacak olmak çok ciddi bir sorumluluktur. Bu bağlamda Avrupa'nın düzenine, kurallılığına, yaşam kalitesine alışmış insanları buraya geldiklerinde de aynı standartta ağırlamak zorunludur. Örneğin, İstanbul'un engellilerin dolaşımına uygun olmayan fiziki yapılanması özellikle açık ve kamusal alanlardaki mimari detayların yetersizliği ve ulaşımdaki standart dışı araçlar süratle, Avrupa normlarana ulaşmalıdır. Bu konuda yaptırımlar, cezalar, denetimler kamuoyuna açıklanmalıdır. Kentin özellikle açık bir şantiye görinümünde olmasına bir son verilmeli, altyapı eksiklikleri bitirilmiş olmalıdır. Yağmur yağdığında kent bloke olmamalı, kaliteli hotellerin sayısı artmalıdır.
Ve daha niceleri sıralanabilir. Çünkü İstanbul büyük bir kenttir, zaman içinde sorunları ihmal edilmişlikten dolayı artarak çözümü daha karışık bir hal almıştır. Ama planlı programlı bir çalışma ile İstanbul layık olduğu bu ünvanı alabilir kanısındayım.