Musul Sorunu, Lozan Barış görüşmeleri sırasında Türk-İngiliz ilişkilerinin düğüm noktasını teşkil etmiştir. İngiliz Dışişleri ve Savaş Bakanlığı, Musul vilayetinin İngilizlerin denetiminde kalması için 1922-1923 yılları arasında büyük çabalar harcamıştı. İngilizler bu sırada mümkün olan her türlü faaliyeti destekledikleri gibi, bölgede yürüttükleri istihbarat çalışmaları ile de yerli aşiretler üzerinde nüfuz sağlamaya çalışmışlardır.

İngilizlerin Musul’u ele geçirmek için başlatmış oldukları bu çabalara karşılık, TBMM hükümeti de bölgedeki nüfuz mücadelesinde geri kalmadı. Misak-ı Milli’ye göre Türkiye, hudutları içinde yer alan bu bölgedeki hakimiyetini yeniden güçlendirmek istiyordu. Nitekim,TBMM hükümeti düzenli ordunun kuruluşundan itibaren bölgedeki askerî faaliyetleri yürütmek üzere 1921 yılında Binbaşı Şevki Bey’i Süleymaniye Komutanlığı’na tayin etti. Lozan Barış görüşmeleri sırasında TBMM hükümeti bölgedeki etkisini artırmak için bir takım faaliyetler içerisine girdi. Lozan görüşmelerinin başlamasından kısa bir süre önce Antep Milis Kuvvetleri komutanı Özdemir Bey küçük bir gönüllü birliği ile Diyarbakır’dan Musul’a gönderildi. Aslında Mustafa Kemal Paşa ve TBMM hükümetinin gizli bir emri ile Musul’a gönderilen Özdemir Bey, bölgeye kendi şahsî gayretleriyle gittiği izlenimi verecekti. Bunun için de yanına Türk askeri verilmedi. Özdemir Bey’in mütarekeden sonra Türkiye’de kalan Kuzey Afrikalı (Cezayir, Tunus vb. gibi) topluluklardan sağladığı sivil kuvvetlerle hareket etmesi sağlandı.

Özdemir Bey’in Musul’a yönelik faaliyetlerini yakından takip eden İngilizler, bölgeyi askerî açıdan takviye ederek, Süleymaniye ve Revandiz bölgesinde kara ve hava kuvvetleriyle harekete geçtiler. Özdemir’in küçük müfrezesi bölgedeki yerli halk üzerinde yer yer başarılar kazandı. Fakat her bakımdan üstün olan İngiliz kuvvetleri karşısında fazla tutunamadı.