Kentlerin genişlemesi ve büyümesi tarım arazilerini azaltıyor. Hem kırsalda terk edilen ve işlenmeyen araziler üretimden düştü, hem de düz ve ova denilen alanlara şehirler kuruldu. 

Toprak kirlendi, dağlar yok edildi, dereler kazındı, ormanlar tıraşlandı, göller kurutulup gölet yapıldı. İnsan faaliyetleri sonucu oluşan kirlilik kadar, doğal kaynakların sürekli ve yanlış kullanımı nedeniyle küresel biyolojik çeşitlilik azaldı. Tohumun doğduğu topraklar, Anadolu’nun binlerce yıllık sureti, her alanda geri dönüşümü mümkün olmayan biçimde tahrip edildi. Ataların emaneti olan tohumlar yasaklandı. Yabancı kısır, (hibrit) melez tohumlar Anadolu toprağına yayıldı. 

Buğdayın ana vatanı Anadolu, 12 bin yıllık tarım kültürüne sahip. Anadolu topraklarında 18 bin farklı tipte buğday bulunuyor. Türk bilim insanı Mirza Gökgöl’ün 1930’larda yaptığı çalışmayla 256 yeni buğday varyetesi olduğu saptanmıştı. Fakat bu benzersiz zenginliğin devam etmesi, onun korunmasına ve geleceğe aktarılmasına bağlıydı.

Bir yılda 2 milyon 700 bin ton tohum kullanıyoruz. Bunun 40 bin tonu ithal. En çok dışa bağımlı olduğumuz ürün patates tohumu. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı istatistiklerine göre şeker pancarı tohumu ithalatı diğer ürünlere kıyasla sonlarda.

Modern araçlar, kimyasal gübreler, ilaç ve yakıt olmazsa melez tohumun verimli olması mümkün olmuyor. Çiftçinin melez tohumla birlikte kimyasal gübre ve ilaçları kullanması zorunlu hale geliyor. Şirketlerin tek tip tohumları çeşitliliğin azalması tarımda hastalık ve zararlıların artması, tarım ilaçlarının daha çok kullanılmasına neden oluyor. Dış kaynaklı tohumlar ertesi sene ekilmiyor, her sene yeni tohum alınması gerekiyor. Bunların verimleri düşük oluyor, arazi yapısına uymuyor. 

Oysa ata tohumları seneye de ekilebiliyor. Kök hastalıklarına dayanıklı olduğu için ilaçlamadan da fayda sağlıyor. İthal tohumun fiyatı pahalı, ata tohumun fiyatı düşük ve verimi daha fazla. Çiftçinin ata tohumu varsa dışarıdan hiçbir girdi almadan bile üretim yapabilir. Çekici gücü kendi hayvanlarıyla sağlayabilir, gübreyi hayvanlarından ve bitkilerinden elde edebilir, zararlılarla kendi yöntem ve deneyimleriyle baş edebilir. Ürettiği ürününden tohumluğunu ayırarak üretime devam edebilir.