Müslümanların kardeş olamamasının tek ve yegane açıklaması, aynı Allaha inanmamaktan başka bir şey değildir.!

Kimin felsefecilerdir ki:

İnandığımız din neye hizmet ediyorsa, o dine mensupmusunuz.

Ben de hakikati biraz daha ileri götürüp, diyorum ki:

inandım dediğiniz Allah, neye hizmet ediyorsa o Allaha inanıyorsunuz.

İnsan, çok ilginç bir varlık.!

Çok inançlı olduğunu iddia edip, kendine bir put yapıp, adına da Allah diyebilir.!

Ama bu Muhammedi ve Kur-an’i vicdanın, Allah’ı olduğu anlamına gelmez.

İnandığımız İslam’ın hukukuna göre: 

Müslüman bir babanın mirasından, gayrimüslim bir evlat pay alamazken, bu islamın ırktan, nesepten, cinsiyetten arınıp, aklın aldığı ama aklına üstünde bir din olduğu anlamına da geliyor.

Eğer idareciler de böyle düşünürse, nesebinden emin olmadığı evladı için mal biriktirmeye çalışmaz...

Varlıklar, ortak aklın, ortak ufkun, dolayısı ile kamunundur....

Nesebi, gen biliminden daha ileri görmek gerekliliktir.

İşte bunun adı aynı Allaha inanmaktır...

Bilimsel olarak nesebi sizden olduğuna inandığımız evladımızı mirastan men edebilmemiz için, muhammedi vicdanın Allah’ına, evladımızı kurban verebilmeyi göze almalıyız.

Bu hakikati gördüğünüz zaman, aşkı, teslimiyeti ve Allahı anlıyorsunuz.

Kolay değil öyle, içinizdeki putları yıkmadan ibrahim olamazsınız.

Muhammedi vicdanın Allah’ına aşk duymuyorsanız, anlamanız asla mümkün değil.

O Allah’ı anlamanın yolu da mahluku sevmekten geçiyor...

Şahsıma kimi zaman:

“Tehlikeli sularda yüzüyorsun” kimi zaman, “eksen kayması yaşıyorsun” gibi eleştirilerin temeli de bu hakikatten geçiyor.

Bu eleştirilerini de, çok önemsediğimi belirtmek istiyorum.!

Diyorum ki:

İnsanlığı, gözünden gönlüne, kalbinden aklına, idrak etmenin yoluda, aşktan geçer ve mahluka (kula) aşkı olmayanının Halık’a aşkı imkansızdır.

Hal böyleyken:

Aşk beşeriyette kalırsa put, uluhiyyete tecelli ederse dipsiz kuyudur.

Dipsiz kuyuya girmeye cesareti olmayanın, aşkın etrafında dönmesi, bataklık sineğinden öte değildir.!

Hiç düşündünüz mü, insanlık Kabe’nin etrafında neden dönerler.?

Bu döngü neyedir.?

Bu dönüş neyedir.?

Bu döngünün adı aşktır..!

Bir kere dönmeye görün, döndükçe yanar, yandıkça dönersiniz.

Yeterki siz, doğruya dönüş yapıp, doğru ya yanın..!!!

Doğru ise adalettir, adalet ise aşktır.

Aşka ve adalete doğru, iyi dönüşler.

Yeterki siz günah çıkarmayın.

Doğru yolda olana selam olsun..