(SOSYAL MEDYADA CİNSEL TACİZ SUÇU) 

Değerli okuyucularım; Yaklaşık dört yıl olmuş TV izlemeyeli. Birçok haber ve gelişen gündelik gündemleri mail ve net üzerinden takip ediyorum. Özelime ve mailime gelen binlerce mesaj bazı konular üzerinde ısrarla durmamı işaret ediyor kayıtsız kalmıyorum. Kadın ve erkek ilişkilerinden bahsetmek istiyorum. Rahatlığın tavan yaptığı artık devir değişti gayet normal durumlar fikrini ve söylemlerini asla kabullenmiyorum.  

Bugün toplumsal sorunlardan biri olan ve eminim işte bu da bam telimizdi denilen kadının da erkeğin de muzdarip olduğu “SOSYAL MEDYA DA CİNSEL TACİZ SUÇU” ile karşınızdayım. 

İsminizi, kimliğinizi, mesleğinizi, dışarıya gösterdiğiniz muhteşem görüntünüzü bir kalemde silip atarlar. Kapalı kapılar ardında neler döndüğünü kimse bilmiyor sanmayın. Yerin bile kulağı var derler. 

ADINIZ ÇIKACAĞINA CANINIZ ÇIKSIN! 

Araştırmalarıma göre sosyal medyada cinsel taciz suçu, Türk Ceza Kanununun 105.maddesinde düzenleme alanı bulmuştur. Kanun koyucu, cinsel taciz suçunun işlenebilmesi için fiziksel bir temas aramamış, mağdurun cinsel amaçlı olarak taciz edilmesini suçun oluşması için yeterli görmüştür. Bu nedenle, sosyal medya sitelerinde kişilere cinsel amaçlı olarak yazılar yazılması veyahut teklifler gönderilmesi cinsel taciz suçunun oluşması için yeterli sayılmış. 

Sosyal medyanın her kesimden ve her yaştan insan tarafından kullanılması, kullanım için hiçbir bir nitelik ve vasfın gerekli olmaması nedenleri bu çeşit sitelerde suç işlenme oranını oldukça arttırmaktaymış. Ülkemizde neredeyse her gün “küçük kıza, kadınlara, erkeklere sosyal medyadan taciz” veya “sosyal medyadan ahlaksız teklifte bulundu” gibi haberler karşımıza çıkmaktadır. 

Son yıllarda milyonlarca insanın ilgisini çekmeyi başaran ve artık her kurum ve her işletme için kesinlikle önemsenecek hale gelmiştir sosyal medya. Hatta gelinini bile sosyal medya aracılığı ile seçen, görücü giden teyzeler tanıyorum ben. Sosyal medya net olarak kimliğiniz artık. El altından çevirdiğiniz iyilikler, kötülükler, doğru kullanım, sex alanı olarak kullanım v.s… bütün her şey bir bir ayyuka çıkıyor. Çünkü verilerinizin hepsi kayıtlar altında. IP adresleriniz bundan sorumlu ilgili makamların elinde. Sahte hesap bile kullanmanız hiç bir şey ifade etmiyor. 

 Öte yandan bazı kesimlere göre ki sanırım ben o kategorideyim, birçok insan iş, eğitim, marka, eski arkadaşlarıyla iletişime geçmek, sevdiği oyuncuları takip etmek ve sosyal medya üzerinden oyunlar oynayarak eğlence amaçlı kullanmakta. Bunun dışında ticari amaçlı kullanan insanlarda mevcut. Bu sebeplerden dolayı, olayın bu tarafından bakınca sosyal medyanın toplum içindeki önemi oldukça büyüktür. 

 Sahiden birçoğunuzun sosyal medyayı kullanmada ki amacı nedir? 

  • İş mi? 
  • Aile mi? 
  • Ticaret mi? 
  • Eski arkadaşları bulmak mı? 
  • Yalnızlık mı? 
  • Vakit geçirmek mi? 
  • Ego mu? 
  • Cinsellik mi?  
  • Af buyurun sex mi? 

Erkeklere yapıştırılan sapkın ruh söylemini ve tezini birçok kadın ki ben ar duyuyorum onlardan çok daha rahat ve erkeklerden daha üst düzey sapkınlığa ulaşabiliyor. Burada kadını yere indirme gibi asla bir amacım yok ama ne yazık ki veriler bunu gösteriyor.  

Son günlerde ünlü bir simanın sosyal medya üzerinden bir kadın ile yaptığı cinsel içerikli mesajları gündeme bomba gibi düştü. İzmir'de 25 yaşında bir üniversite öğrencisi ile mesajlaşan ünlü, genç kıza attığı mesajlar ifşa oldu. Ünlü isim tehdit edildiğini iddia etti. Biz de inandık. 

Tv programına verdiği bir demeçte "Ben birkaç gündür tehdit ediliyorum zaten konuyla alakalı. Durum budur savcılığa da başvuracağım. Sonuçta bu suç, böyledir durum. Sizin de bilginiz olsun. Paylaşımlardan haberdar değilim, henüz bakmadım. Fakat bu insanlar aramızdaki konuları ifşa etmek büyük bir suç işlemektir. Dün karakoldaydım, bugün de savcılığa gideceğim." 

"Mesajları yayınlayacağını söylediğinde böyle bir şeye gerek yok. Setteyim, ben sana söz vermedim, kötü bir şey yapmadım. ‘Bunu yapma’ dedim dinlemedi. Bazen insanlara güvenirsiniz böyle olaylar başınıza gelir. Bu tarz olaylarla basına yansımaktan nefret ederim. Ben sapık da değilim, çok düşkünlüğü olan biri de değilim." Dedi 

Ardından genç kadın da konuştu! 

"Birkaç gündür süren olaylarla ilgili şu an açıklama yapmıyorum. Konuda sabah canlı yayında adım geçtiği için ve olaylar canlı yayında ifşalandığı için bu yazıyı yazıyorum. Olayın kiminle olduğu apaçık ortada. Birçok sayfa bu konuyla ilgili haber yapıyor. Bir ise on söyleniyor orası ayrı konu. Kubilay Aka'nın dediğine göre ben onu tehdit ediyormuşum. Kimse kusura bakmasın ama ağızdan çıkan sözlerle benim elimdeki belgeler çakışıyor. Bunu gerekirse yargıya taşır orada da hesaplaşırız. Konuyla ilgili şu an sessizliğimi koruyorum. 

Ben yorumlayacak olursam bu gelişen durumu: 

Olayın perde arkasına bakarım, birbirini suçlayıcı derin söylemlere inanmam ben. Direk içeriği, en doğruyu araştırırım. Kadın güzelce gitmiş evine bir mesajla düşmüş içine yaşayacağını yaşamış. Adam zaten açık açık tek geceliksin demiş. Sen bile bile gidip oturmuşsun evine adam sabah olunca elbet seni unutur. Aslında ikisi de bu gözle bakmış ama kadın cinlik yapmış bence hiç anlam yüklememiş ilişkiye. 

Neden bu kadar net yazıyorum. Kadın kadının düşmanı değil destekçisi olmalı elbette diyenlerdenim ama sahiden bizzat karşılaştığım maillerime gelen mesajlar bazı kadınların ne kadar fazla rolcü ve yolun yolcusu olduğunu gösteriyor. (Saygı duyduğum, sevdiğim, çizgisi belli, duruşu belli olan kadınlar affola) 

Mini bir örnek daha vereyim; bana şahitli ispatlı sosyal medya yazışmalarını şikâyet edenler var. Kadın bağırıyor Aslı Hanım bu hadsize nasıl haddini bildirebiliriz? Hanımefendi diyorum bana tam yazışma metinlerini yollayınız sadece benim görmem gereken yeri kesip bana atmayınız siz ne yaptınız da muhabbet buralara kadar geldi? İçeriği bir okuyorum ki kadınlığımdan utanıyorum., 

Peki erkek de hiç mi yok suç? 

Erkeklere de gelince: Ar, namus, edep, hayâ bunlar önemli meziyet. Normalleştirdiğiniz bel altı yaşantınızı biraz da karşınız da ananıza bacınıza bu yapılsa ne hissederdim diye yaklaşınız olaylara. Ap ayrı bir makale konusu ve uzun uzun değinilecek önemli bir mevzu. 

 

Saygın bir hukuk bürosu olan Kulaçoğlu Hukuk bürosu bununla ilgili o kadar güzel ve anlaşılır bir makale yayınlamış ki sizlerle paylaşmak istiyorum. 

Cinsel taciz suçu, Türk Ceza Kanununun 105.maddesinde düzenleme alanı bulmuştur. Kanun koyucu, cinsel taciz suçunun işlenebilmesi için fiziksel bir temas aramamış, mağdurun cinsel amaçlı olarak taciz edilmesini suçun oluşması için yeterli görmüştür. Bu nedenle, sosyal medya sitelerinde kişilere cinsel amaçlı olarak yazılar yazılması veyahut teklifler gönderilmesi cinsel taciz suçunun oluşması için yeterlidir. Bu noktada önemli olan, sosyal medya sitelerinde kişilerin yapmış oldukları gönderi paylaşımı, yorum veya yazışmanın hangi amaçla yapıldığıdır. Cinsel taciz suçunun oluşumu için fiziksel temasın aranmaması, belirtilen davranışın, sosyal ağlar üzerinden gerçekleştirilebilmesini olanaklı kıldığından, böylesi durumlarda TCK 105. madde uygulama alanı bulacaktır. 

“Madde 105- (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan ikiyıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 

(2) Suçun; 

a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, 

b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından, 

c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, 

d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle, 

e) Teşhir suretiyle, işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.” 

Türk Ceza Kanununun Cinsel Taciz başlıklı maddesinde tacizin cinsel amaçlı olması üzerine vurgu yapılmıştır. Bu durumda, cinsel tacizin cezalandırılması için fiziksel temasın varlığının bir zorunluluk olmadığı noktasına dikkat edilmesi gerekmektedir. Buna göre, cinsel taciz diye nitelendirebileceğimiz davranışlar; sözle (örneğin, cinsel içerikli söz atma), yazıyla (mektupla, cep telefonundan mesaj atarak, maille cinsel ilişki teklifinde bulunma ya da cinsel içerikli söz söyleme) veya el kol hareketleriyle (cinsel organı gösterme) gerçekleştirilebilir. 

Günümüzde ise, ülkemizde işlenen suçlar bile değişen hayat tarzlarına ve teknolojik gelişimlere ayak uydurmuş durumdadır. Bu nedenle, son yıllarda cinsel taciz suçunun en çok rastlandığı alanlar cep telefonları ve internet ortamları haline gelmiştir. Özellikle herkes tarafından kullanıma açık olan sosyal medya siteleri ve e-posta adresleri yoluyla kişilerin taciz edilme oranları gün geçtikte artmaktadır. Dolayısıyla, cinsel taciz suçunun oluşması ve cezalandırılması için fiziksel temasın gerekli olmadığı kişilerin aklından çıkarılmamalıdır. Bu noktada kişilerin bilinçlenmesi için kendilerine karşı işlenmiş olan suçun cinsel taciz niteliğinde olduğunun farkına varmaları önemli bir adım olacaktır. Söz konusu suça maruz kalmış kişilerin bilinçlenerek suçlunun cezalandırılmasına karşı gerekli kanun yollarına başvurdukları takdirde ülke genelinde cinsel taciz suçunun bu mecralarda işlenme oranının azalacağı şüphe götürmemektedir. 

Hayatımızı kolaylaştıran bilişim teknolojilerinin yukarıda sayılan eylemleri gerçekleştirmek amacıyla kullanılması halinde, bu iletişim araçlarının kişinin hayatını kabusa çevirme ihtimali çok yüksektir. Kişilerin, yüz yüze yapmaya cesaret edemedikleri birçok hareket, cep telefonu veya internet aracılığıyla çok daha kolay bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Kişiler sanal ortamda gizlenme ihtimallerinin arkasına sığınarak, gerçek hayatta yapamayacakları çirkin davranışları bu ortamlarda sergilenmekten çekinmemektedirler. Bu gibi ihtimallerin varlığı karşısında, kanun koyucu cinsel taciz suçunun telefon veya internet vasıtasıyla işlenmesi halinde cezanın ağırlaştırılmasını öngörmüştür. 

  

Cinsel taciz suçu şikâyete tabi bir suç olmasına rağmen “posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle” işlenmesi halinde nitelikli unsurların varlığı gerçeklemiş olacağından, soruşturma ve kovuşturma şikayete tabi olmayacaktır. Bu husus maddenin gerekçesinde; “cinsel taciz suçunun nitelikli unsurlarının gerçekleştiği durumlarda, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine tabi değildir.” denilmek suretiyle vurgulanmıştır. Madde gerekçesinde açıkça açıklandığı gibi, sanal ortamdan taciz edilen mağdurun bu durumu herhangi bir mercie şikayet etmesine gerek yoktur. Söz konusu suçun şikâyete tabi olmaması, cinsel tacizin posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle gerçekleştirilmesi halinde, yeterli delillerin bulunmasıyla doğrudan dava açılabilecek bir duruma sokmaktadır. 

… 

 

Ez cümlelerimi diğer makalemde sizlerle paylaşacağım…