Türk Silahlı Kuvvetlerini itibarsızlaştırmayı hedef aldığından kimsenin şüphesi olmayan Balyoz, Ergenekon gibi bütün davaların kumpas olduğu şeklindeki açıklamaların ardından, bilindiği gibi bazı yasal düzenlemeler yapıldı, Anayasa Mahkemesi de yapılan müracaatları karara bağladı. Bu gelişmeler üzerine tutukluluk süresi beş yılı aşan tutuklular tahliye oldu, cezası onananlar için de yeniden yargılama yollarının açılacağı beklentileri başladı.
Günler geçmek bilmese de aradan aylar geçti. Kamuoyu da, ne suçu, ne de suçluyu kabullendi. Tabii baştan beri bu süreç, acımasız kumpasın kurbanları, aileleri ve yakınları için bir işkence, bir zulüm halini aldı.
Daha geçenlerde mahkemenin eski başkanı bile iddianameyi okumadan kabul ettiklerini, sanıkların talebettikleri tanıkları dinlemeyip gizli tanık adı altında suça bulaşmış insanları dinlediklerini açıklamadı mı?
Malatya olayının katilleri tahliye edildi ama Orgeneral Hurşit Tolon hala hapis. Hayatını bu ülkeye adadığını çok yakından bildiğim Hurşit Paşa için bu durum, ne kadar hazin, ne kadar ızdırap verici değil mi?
Bizzat tanıdığım çok değerli meslektaşlarımızın hepsinin buna benzer nice acı ve dayanılmaz öyküleri var. Bir çoğu sağlığını kaybetti. Üzüntüden kanser olup hayatını kaybeden var. İntihar edenler de oldu.
Geçenlerde beyin kanaması sonucu hayatını kaybeden Deniz Kurmay Albay Murat Özenalp’in cenaze töreninde Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın protesto edilmesinin asıl hedefi, haksızlık ve hukuksuzluk değil miydi?
Albay Özenalp’in avukatı Şule Erol, adil yargılanma haklarının elinden alındığını daha geniş kitlelere duyurmak için Anayasa Mahkemesi önünde kesintisiz sürecek “Adalet Nöbeti” eylemine başladı.
Bu eylemin halen hazırlık içinde olduğu ifade edilen yeniden yargılanmayı düzenleyecek yasanın hızla gerçekleştirilmesine ve Anayasa Mahkemesinin yapılan başvuruları bir an önce gündeme almasına yardımcı olana kadar sürdürüleceği açıklandı. Nitekim Anayasa Mahkemesi Başkanı başvuruların ivedilikle görüşüleceği müjdesini verdi.
Avukat Erol’un “suç ve suçlu yok, ama hükümlü var” ifadesinin özetlediği durumun bir an önce düzeltilmesi en halisane dileğimizdir.