ABD'nin Irak'ın Müslüman halkına karşı uyguladığı insanlık dışı saldırılar, savaş koşulu şartlarını aşmış ve soykırım boyutuna ulaşmıştır.
Tüm dünya bu insanlık dışı saldırıları kınıyor ama bir şey yapamıyor.
Amerikalılar sadece Iraklılara değil, kendi halkına da ayrımcılık uyguluyor.
Tüm dünyayı insan hakları savıyla yargılayan batının bu en küstah emperyalistleri, ortaçağdan kalma ilkel ırkçılık tutum ve ayıplarını sürdürmektedirler.
Siyahlar ve Beyazlar ayrı okumaya devam
Amerika'nın Alabama eyaleti, ülke tarihine ırkçılığın en yoğun yaşandığı yerlerden biri olarak geçti. 1960'lı yıllarda sıkça saldırıların yaşandığı eyalette alınan bir karar, ırkçı çizginin tamamen ortadan kaybolmadığını gösterir gibiydi. Referandumdan, anayasada geçen "Beyazlar ve renkli çocuklar için ayrı okullar gerekmektedir" ifadesinin kaldırılmaması yolunda sonuç çıktı. 2 Kasım'daki başkanlık seçimiyle birlikte yapılan referandumda taraflar arasındaki oy farkının çok az olması nedeniyle oylar yeniden sayıldı. Hile ya da usulsüzlük iddialarının olmadığı yeniden sayımdan da aynı sonuç çıktı. Böylelikle "Bir çocuğun diğer ırkın okuduğu okula gitmesine izin verilmemeli" ifadesi de anayasada kalmış oldu. Referandumun simgesel olduğunu ve ırkçı ifadeleri kaldırma sonucunun kolaylıkla çıkacağını uman siyasiler şok geçirdi.
ABD bu ırkçılık ve ayrımcılık ayıbıyla yaşarken, bir yandan da yeni dünya düzenini kurmaya talip oluyor.
Kendi ülkesinde siyahlara ayrımcılık yapan ABD'nin samimiyetine kim inanabilir?
ABD tarihi, ülkenin asıl yerlilerini tarih sahnesinden kanla silme ayıbıyla doludur.
ABD sadece Irak'ta değil, her yerde çekinmeden soykırımı uygulamış bir devlettir.
Beynimizin de tıpkı kol bacak ve adalelerimiz gibi, gelişmek için işlemesi lâzımdır.
Gasson
