2009 yılında Kazakistan Cumhuriyeti’nin girişimi ile BM Genel Kurulu 29 Ağustos tarihini Nükleer Silahların Test Edilmesiyle Mücadele Günü olarak ilan etmiştir. Bu yıl bu kararın alınışının 10. Yılını idrak etmekteyiz. Bu vesileyle bir kez daha tüm insanlığa nükleer denemelerin insan yaşamı ve sağlığı üzerindeki zararlı etkilerini ve nükleer silahsız bir dünya inşa etme hedefini gerçekleştirme araçlarından biri olarak bu denemeleri durdurma ihtiyacını hatırlatmak istiyoruz. 

Nükleer denemeler tarihi insanlık adına bir ıstırabın tarihidir. Nükleer silah testlerinin yıkıcı etkileri ulusal sınırların ötesine geçmekte ve çevresel, sağlık, ekonomik gelişme ve gıda güvenliğine ciddi tehditler içermektedir. 1945’den 1996 yılına kadar geçen elli bir yılda tüm dünya çapında 2000’in üzerinde nükleer test yapılmıştır. Kazakistan, dünyadaki nükleer testlerin ağır sonuçlarına maruz kalan ülkelerin başında gelmektedir. Dünya çapında yapılan tüm nükleer silah testlerinin yarısı Kazakistan topraklarında gerçekleşmiştir. Ülkemiz topraklarında atmosferik, yer üstü ve yer altı olmak üzere askeri ve sözde "barışçıl amaçlı" toplam 500 nükleer test gerçekleştirilmiştir. 

Sovyet döneminde dünyadaki en büyük test alanlarından biri Semey (Semipalatinsk) Nükleer Test Sahasıydı. Semey Nükleer Test Sahası, 1948'de ilk Sovyet nükleer silahının test edilmesi için kuruldu. Burada sadece 1949 – 1963 yılları arasında test edilen nükleer sialhların toplam gücü Hiroşima'ya atılan atom bombasının gücünü 2,5 bin kat aşmıştır. Bu patlamalar Kazakistan'ın tüm doğu kesiminde radyasyon kirliliğine neden olmuştur. Radyoaktif serpinti yaklaşık 1,7 milyon insanın yaşadığı 300 bin kilometre karelik alan üzerinde yayılmış, Semey eyaletini bir çevre felaketi bölgesi haline getirmiştir. Resmi verilere göre Semey Nükleer Deneme Sitesinde yapılan testlerden 1,3 milyon kişi etkilenmiştir.

Nükleer trajedinin feci sonuçları, Kazakistan halkının nükleer testlerin durdurulması konusunda birleşmesine neden olmuştur. 28 Şubat 1989'da yazar Oljas Suleymenov'un girişimi ile bir sivil oluşum olarak nihai amacı Semey Test Sahasını kapatmak olan "Nevada – Semey" anti-nükleer hareketi kurulmuştur. Nükleer karşıtı halk hareketinin çabalarıyla Sovyet yönetimi 1990 yılında Kazakistan topraklarında nükleer testlere son vermek zorunda kalmıştır.

Kazakistan bağımsızlığını kazanır kazanmaz Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, nükleer silahlardan arınmış bir dünya lehine temel bir seçim yaparak, test sahasını kapatmak için adım atmıştır. Böylece, 29 Ağustos 1991'de Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'in kararıyla, Semey Nükleer Test Sahası resmi olarak kapatılmış ve böylece dünyanın en büyük nükleer silah cephaneliğinin tasfiyesi süreci başlatılmıştır. 

Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in ortaya koyduğu güçlü irade ile Kazakistan halkının güvenliği ve aydınlık geleceği için nükleer test sahasının kapatılmasının yanında, 1000'den fazla nükleer başlığı içeren dünyanın en büyük dördüncü nükleer füze cephanesinden gönüllü olarak vazgeçilerek daha güvenli bir dünyaya giden yol için öncülük edilmiştir. 

Kazakistan bugün de nükleer silahsızlanma sürecine katkıda bulunmaya devam etmektedir. Bu doğrultuda Kazakistan, Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Anlaşması'na taraf olmuş, bu anlaşmanın bir an önce yürürlüğe girmesini savunmuş ve anlaşmanın doğrulama mekanizmasının güçlendirilmesi için çeşitli girişimlerde bulunmuştur. 2006 yılında ülkemiz tüm Orta Asya bölgesinin nükleer silahlardan arındırılmış bir bölge olduğunu ilan eden tarihi anlaşmayı imzalamıştır.

Kazakistan, Ağustos 2012'de nükleer silah denemelerinin nihai ve geri alınamaz yasağı ve hatta bunların imha edilmesi için küresel desteği güçlendirmeyi amaçlayan uluslararası ATOM Projesi'nin başlatıldığını duyurmuştur. Kazakistan’ın nükleer silahların yayılmasının engellenmesi hedefi çerçevesinde İran nükleer programının çözümünde de ciddi bir rol oynamıştır. Çok turlu müzakerelerin sonucu ve Kazakistan’ında aktif rol üstlendiği uluslararası diplomasinin zaferi olarak 2015’te İran’ın nükleer programı konusunda bir anlaşmaya varılmıştır.

27 Ağustos 2015 tarihinde Kazakistan ile Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) arasında Kazakistan'da UAEK Uluslararası Düşük Düzeyde Zenginleştirilmiş Uranyum Bankası’nın kurulması konusunda bir anlaşma imzalanmıştır. Bu anlaşma uyarınca 29 Ağustos 2017'de Ulba Metalurji Tesisi temelinde Uluslararası Düşük Düzeyde Zenginleştirilmiş Uranyum Bankası’nın açılışı yapıldı. Böylece söz konusu bankanın kurulması için kendi topraklarını tahsis ederek Kazakistan, kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesi rejiminin güçlendirilmesi yolunda bir başka tarihi katkı gerçekleştirmiştir. 

7 Aralık 2015 tarihinde, Kazakistan’ın girişimi ile BM Genel Kurulu’nda oy çokluğuyla Nükleer Silahsız Dünya İnşası Evrensel Deklarasyonu kabul edilmiştir. Kazakistan nükleer silahların yasak olduğu bir dünyaya giden yolda bir adım daha atarak, BM bünyesinde düzenlenen Nükleer Silahların Yasaklanmasıyla İlgili Yasal Bağlayıcı Bir Belgenin Hazırlanması Konferansında aktif rol almıştır. 7 Temmuz 2017'de New York'ta düzenlenen konferansta oy çoğunluğuyla Nükleer Silahların Yasaklanması Anlaşması kabul edilmiştir. 

Tüm bu çabaları ve girişimleri Kazakistan'ın küresel ölçekte nükleer güvenliğin sağlanması için çalışan uluslararası kamu oyunda tanınmış ve lider bir ülke olduğu rahatlıkla göstermektedir. Ülkemiz tüm ülkelerin kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesine ilişkin rejimi katı bir şekilde uymaları için nükleer silahsızlanmanın istikrarlı bir destekçisi olmaya devam etmektedir.
Kazakistan örneği, dünya nükleer silahların yayılması sorunu ile karşı karşıya kaldığı ve nükleer terör eylemleri tehdidinin arttığı günümüzde özellikle önem kazanmaktadır. Bu bağlamda, 26 Ağustos Nükleer Silahların Test Edilmesiyle Mücadele Günü insanları nükleer silah deneme patlamalarının ve tüm diğer nükleer patlamaların sonuçları hakkında daha aktif bir şekilde bilgilendirmeyi amaçlamaktadır. Nükleer Silahların Test Edilmesiyle Mücadele Günü ilanından bu yana, hükümet düzeyinde yapılan çok sayıda ikili ve çok taraflı girişimler, geniş sivil toplum hareketleri ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin çabaları nükleer denemelerin yasaklanması davasını ileriye götürmeye yardımcı olmuştur.

Kazakistan, nükleer silahsız bölgelerin oluşturulmasına yönelik kasıtlı ve devamlı bir hareketin, bölgedeki komşular arasında güven sağlamaya ve nükleersiz bir dünyanın alanını genişletmeye yardımcı olacağına inanmaktadır. Kazakistan'ın de-nükleerizasyon modeli birçok uzman ve çeşitli ülkelerin politikacıları tarafından tarihteki en başarılı model olarak kabul edilmektedir. Ülkemiz nükleer silahsız bir dünya inşa etme yolunda bu yöndeki tecrübesini paylaşmaya hazırdır.

Ülkemizin yaşadığı acı tecrübeyi göz önünde bulundurarak, nükleer denemeler meydana getirdiği tahribattan ders almak gerektiğine inanmaktayız. Halihazırdaki en önemli önceliğin gelecek nesiller yararına, dünyanın dört bir yanındaki nükleer silahları yasaklama yolundaki ortak hedefleri canlı tutma çabalarının birleştirilmesi olduğuna derinden inanıyoruz.

29 Ağustos 2019 tarihinde Kazakistan Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı – Elbası Nursultan Nazarbayev ve Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kassym-Jomart Tokayev'in katılımılaryla Nur-Sultan’da, "Nükleer Silahsız ve Küresel Güvenlik İçin Nazarbayev Barış Ödülü"nün takdim töreni yapılacak. 

Bu ödül, savaş ve kriz korkusundan arınmış bir dünya için tavizsizce mücadele eden siyasi ve sivil toplum liderlerin ve örgütlerin çabalarının takdiri amacıyla 10 Ekim 2016'da Kazakistan Cumhurbaşkanı – Elbası Nursultan Nazarbayev'in Kararnamesi ile tayin edilmiştir.

Etkinliğe Nükleer Denemelerin Kapsamlı Yasaklanması Antlaşması Örgütü (CTBTO) Genel Sekreteri Lassina Zerbo, eski Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA)’nun Genel Müdürü Yukiya Amano yakınları, Kimyasal Silah Yasağı Teşkilatı eski Genel Müdürü Ahmet Üzümcü, UAEK Genel Sekreteri Tarik Rauf, İngiltere Savunma Bakanı Desmond G. Brown, Ödül Komitesi Başkanı İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini v.d. katılacak.

Abzal SAPARBEKULY

Kazakistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi