Bilindiği gibi Ebedi Başkomutanımız ve Ulu Önderimiz Atatürk’ün, Kurtuluş Savaşı için Samsun’a ayak bastığı 19 Mayıs günü; 1938 yılından beri Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanmakta idi. Daha sonra 19 Mayıs Atatürk’ün doğum günü olduğundan, 1981 yılında 19 Mayıs O’nu anmak için özel bir gün olarak kabul edilmiş ve ratık bayram; Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanmaktadır.

Büyük Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 98’nci yılında O’nu yüksek bir saygı ve en derin minnet ve şükran duyguları içinde anıyor, Ulu Tanrı’dan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun...

Yarın idrak edeceğimiz 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramımızı da yürekten kutluyor, nice nice bayramlar diliyorum.

Değerli okurlarım; malumları Birinci Dünya Harbi sonrası ordularımız dağılmış, elinden silah ve cephanesi alınmış, işgal altındaki İstanbul’da saray ve hükümet kurtuluşu düşmanla işbirliğinde aramanın peşine düşmüş, halk yorgun ve bitkin, yokluk ve yoksulluk içindedir. Ve artık devlet de yoktur ordu da yok, para da yok, ayrıca kimsenin ümidi de yoktur. 

Mustafa Kemal Paşa işte bu ağır şartlar altında, eşi menendi görülmemiş bir mücadeleyi, Muhteşem Kurtuluş Savaşı’nı başlattı.

Birinci Dünya Harbi’nde herşeyini kaybeden, esaret ve zillete mahkum edilen Kahraman halkımız; Mustafa Kemal Paşa’nın etrafında toplandı ve üç yıl içinde hem bu inanılmaz zorlukları hem de iç ve dış düşmanları yenmeyi başardı.

Daha sonra Lozan’da Cumhuriyet’in tapusunun tescilini müteakip, çağdaş uygarlığı yakalama savaşı başladı. Bu savaşta da Mustafa Kemal Paşa’dan hiç de geride kalmayan ve O’nu fersah fersah geçen Ulu Önder Atatürk’ün yolunda bu günlere geldik.

ATATÜRK’E HAKARETE 

YELTENEN ZAVALLILAR

Bir çırpıda özetlediğim bu süreçte değişik görüş ve düşüncede olanlar, direnci kırılanlar ve mücadeleyi terk edenler yanında, hatta bu maratonda isyan eden karşı koyan hainler bile oldu. Bunların varlığı bu büyük milletin kahramanlığına, yüksek meziyetlerine, bir ve bağımsız yaşam azmine gölge düşürmese de başta Büyük Atamız’ın bizzat şahsına ve ailesine ve muhteşem eserlerine, zaman zaman saygısız ve insafsız saldırıların olduğu da ne yazık ki vakıadır.

Bu hain kırıntısı zavallıların son zırvaları, malumları kamu oyunun büyük tepkisine yol açtı. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Siyasi Parti Liderleri, bakanlar ve tarihçiler, bilim adamları, sanatçılar ve büyük bir kitle bu zavallıları kınadı. Savcılık da olaya el koydu.

Değerli okurlarımm; Bu çarpık düşünceli, hain kırıntısı zavallı takımının bir üniversitemiz tarafından konferansa daveti ve bu devletin öğrencilerin karşı çıkması üzerine iptali ile bu zavallılardan bazılarının TRT’de danışmanlık yapıyor olmaları şimdilik ikinci planda kalmışa benziyor.

O üniversite ve TRT herhalde en azından bir açıklama yapacak.

Bekleyip göreceğiz.