Düşünüyorum da bizim yaşadığımız zamandaki gençlik mi iyiydi, şimdiki mi? Aklıma bir kıyaslama geldi. 1970-80 yıllarındaki gençlik çok duyarlı daha halka açık daha olgun ve sanki dünyayı kendisi kurtaracakmış şekilde kültürlü ve öz güveni tamdı.. 

O zamanlar fazla aşk meşkten ziyada yaşantıyı sorgulamaya eğilim vardı. Dünyaya açık bir kapları vardı ne olup bitmiş haberdar yapılan her sorgulayacak bir beyin yapısına mevcuduyla.. Onun içinde teknolojiye yönetime siyasete dahi, eğilim halindeydiler.

Şimdiki gençliğe bakıyorum da, biraz hazıra konmuş gibiler. Bizim çocuklarımızın yapmış olduğu teknik aletler şimdilerde işe yarar hale geldi. Üretici firmalar, onların yapmış olduğu araçlardan faydalanıyor. Bizim ulaşamadığımız birçok teknik aletler şu an sergileniyor. Çocuk oyuncakları bile değişti. Onlarda teknolojiye ayak uydurdu. Elektrikli oyuncaklar robotlar bilgisayarlar, tabletler çocukların elinde. Bizim çocukluğumuzda oynadığımız ahşap aletler, şimdilerde antika oldu.  

Bu gün ki gençlik,bizim ulaşamadığımız tüm imkanlara sahip.

Umarım, bizden, bizim çocuklardan sonra gelen nesillerde daha deneyimle daha sebatkar daha verimli olurlar. Çünkü, dünya bir yarış halinde daha ileri daha ileri. Yaşayanlara dar geliyor. Büyük ülkeler ellerinde üretmiş olduğuteknolojik aletleri satmak için pazar arıyor. Hatta bunu üst seviyeye bile çıkaran ülkeler var. Yapılan bu aletleri kullanmak istiyorlar. 

Bunlarda göz önünde bulundurursak, ailelere büyük iş düşüyor. Çocukların alt yapılarını sağlam tutsunlar.güzel bir eğitim,sorgulamayı yeteneği, kendilerine olan güveni aşılasınlar 

İnsanlar ne kadar okursa, o kadar kendine olan güveni artar. Olgun bir kişiliğe ulaşır. Olgun insanın, sözü dinlenir. Her el attığı işte, duyarlı ve verimli olur.