Niasin (Nikotinik asit): Karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında yer alır. Eksikliğinde sinir ve sindirim sistemi bozuklukları ve deride yaralarla karakterize bir hastalık olan pellegra ortaya çıkmaktadır. Erkeklerde 15mg/gün, kadınlarda ise 13 mg/gün niasin alımı önerilmektedir. Günde 200 mg'ın üzerindeki nikotinik asit dozları diyabetiklerde glikoz toleransının değişmesine, peptik ülserde ağrının artmasına, plazma ürik asit düzeyinde ve karaciğer fonksiyon testlerinde anormalliklere neden olabilir. En iyi kaynakları maya, karaciğer, sakatatlar, kuru baklagiller ve tahıllardır. Ayrıca, ceviz, fındık, fıstık, süt, yumurta, et de bulunur.
B6 Vitamini: Metabolizmadaki görevinin dışında hemoglobin sentezinde rolü vardır. Karaciğer, saka- tatlar, kuru baklagiller ve tahıllarda bulunur. Özellikle tahılların kepek kısmında yer alır. Proteinden yeterli beslenenlerde eksikliği fazla görülmez. B6 gereksinmesi yaştan etkilenmektedir. Yaşlılardaki hücresel immun fonksiyon azaltmasının da yetersiz B6 vitamini alımı ile ilgili olduğu görülmektedir. Erkekler için 2,0 mg/gün, kadınlar için 1-6 mg/gün önerilmektedir. B6 vitamini 100 mg/gün dozu uzun süre alındığında duyusal nöropati gelişebilir.
B12 Vitamini: Özellikle aminoasit metabolizmasında ve karaciğer hastalıklarının önlenmesinde rolü vardır. B 12 vitamininin kana emi- lebilmesi için midede "intrensic faktör" denilen maddenin bulunması gerekir. B12 vitamini barsaktan emildikten sonra karaciğerde depo edilir ve kemik iliği ile diğer dokuların gereksinimlerine göre kana verilir. Eksikliğinde pemisyöz anemi gelişir. Daha çok hayvansal kaynaklı besinlerde; süt ve ürünleri, balık, yumurta, etler de bulunur. İlerleyen yaşla birlikle B12 vitamini emilimi de azalmaktadır.
Folik Asit: Özellikle aminoasit metabolizması ve kan hücrelerinin yapımı için gereklidir. Sosyoekonomik düzeyi düşük ve alkolik yaşlılarda folik asit yetersizliği belirtileri yaygındır. Sağlıklı yaşlılarda folik asit alımı erkeklerde 200 mcg/gün, kadınlarda 180 mcg/gün yeterli görülmektedir. Alkol kullanımının boyutları ve bazı ilaçların (anti- konvülsan) kullanım süresi gereksinmeyi etkileyebilmektedir. Karaciğer, böbrek, tahıl taneleri, süt ve ürünleri, yumurta, etler ve koyu yeşil yapraklı sebzeler de bulunmaktadır.
C Vitamini: Askorbik asitin antioksidan özelliği ile yaşlanma sürecini geciktirici olabileceği düşünül- mektedir. Sigara, ilaç, duygusal ve fizyolojik faktörlerle, yemek hazırlama ve pişirme yöntemi C vitamini ihtiyacını etkilemektedir. Yaşlı erkek ve kadınların 60 mg/gün düzeyinde C vitamini almaları önerilmektedir. Yüksek C vitamini alımı ile yüksek HDL kon- santrasyonu ve daha düşük kanser prevalansı arasında epidemiyolojik veriler elde edilmiştir. Ayrıca C vitamini LDL oksidasyonunu azaltabilir. Plazma C vitamini konsantrasyonu 40 mmol/L'den az olanlarda yüksek senil katarakt prevalansı görülmekledir. Askorbik asidin, dokuların iyileşmesinde, folik asidin kullanılabilir olmasında, zehirlenme ve enfeksiyonlardan korunmada, kalsiyum ve demirin emiliminde rolü vardır. C vitamini kuşburnu, kırmızıbiber, yeşilbiber, turunçgiller, diğer meyveler, domates, karnabahar, patates, çilek, böğürtlende bulunur. Romatoid artritli hastaların askorbik asiti normalden daha hızlı metabolite ettikleri ve bu nedenle C vitamini ihtiyacının arttığı düşünülmektedir.
Minerallere gelince:
Demir (Fe): Özellikle kırmızı kan hücrelerinin yapısında, kaslarda, karaciğer ve omurilikte bulunur. Kan yapımında rolü vardır. En iyi Fe kaynakları; et, karaciğer, böbrek, yumurta, pekmez, kuru meyveler ve yeşil yapraklı sebzelerdir. Yaşlılarda demir yetersizliği yaygın değildir. Demir yetersizliği anemisi söz konusu olduğunda, diyetle yetersiz demir alımından çok kan kaybı düşünülmelidir. Önerilen tüketim standartlarında yaşlı erkek ve kadının gereksinmesi aynıdır (10 mg/gün).
Kalsiyum ve Fosfor: Kalsiyum ve fosfor hücre içi ve dışındaki sıvıların dengede tutulması, kasların hareketi ve sinirlerin çalışması, kalsiyum kanın pıhtılaşması, fosfor, besin öğelerinin metabolizması için gerekli olan enzimlerin yapısında bulunduğundan hücrenin çalışması için gereklidir. Kalsiyum ve fosfor için en iyi kaynak süt ve süt ürünleridir. Yeşil yapraklı sebzeler, susam, fındık, kuru baklagiller, kuru meyveler ve tahıllarda da bulunur. Sütte bulunan laktoz ve C vitamini Ca emilimini kolaylaştırır. Ca'un kemiklerde depolanmasını sağlayan en önemli faktör D vitaminidir. Paratiroit hormonu kandaki Ca miktarını düzenler. Diyet kalsiyum düzeyi ile kemik yoğunluğu arasında kuvvetli pozitif ilişki vardır. Yaşlılıkta kemik yoğunluğunun korunması için yaşam boyu yeterli kalsiyum alımı önemlidir. Yaşla birlikte her iki cinste de kalsiyum emilimi azalmaktadır. Bu azalmanın başlıca sorumlusu D vitamini alımı ve aktivasyonundaki azalmadır. Yaşlılarda fosfor eksikliğine ise fazla oranda rastlanılmamaktadır.
Magnezyum: Kalsiyum ve fosforla beraber iskeletin yapısında bulunur. Kas ve vücut sıvılarında da yer alır. En çok, kuru baklagiller, tahıllar, ceviz, fındık, fıstıkta bulunur. Küçük çaplı çalışmalarda yaşlılarda magnezyum emiliminin gençlere oranla azaldığı bildirilmektedir.
Tüm bu bilgilerin ışığı altında bazı hususlara dikkat etmemiz, daha sağlıklı ve huzurlu bir yaşlılık geçirmemize yardımcı olacaktır.
Sağlıklı, mutlu günler diliyor, saygılar sunuyorum.