Siirt'in Bayraktepe köyünde 23 yıl önce 17 Kasım'da terör örgütü PKK mensuplarınca kurşuna dizilen biri bebek, 2'si çocuk, 2'si kadın 11 kişinin hayatını kaybettiği katliamın acısı, ilk günkü tazeliğini koruyor.

PKK'lı teröristlerin, 17 Kasım 1994'te merkeze bağlı Bayraktepe köyünün etrafını ağır makineli silahlarla çevirerek, köyün içine sızarak evlerdeki aralarında 45 günlük bebeğin de bulunduğu 11 kişiyi katletmesi hafızalardan silinmiyor.

Katliamda 52 yaşında hayatını kaybeden Şükriye Şehitoğlu'nun torunları bir yandan bu acıyı derinden yaşarken bir yandan da ninelerinin kahramanlığıyla gurur duyuyor.

Şehitoğlu'nun torunu ve Siirt Güvenlik Korucuları Şehit ve Gazi Aileleri Derneği Başkanı İsmail Şehitoğlu, ağabeyi ve kardeşi ile Bayraktepe Şehitliği'ni ziyaret ederek, katliamda hayatını kaybedenler için dua okudu.

İsmail Şehitoğlu, yaptığı açıklamada, katliamda aralarında ninesi Şükriye Şehitoğlu ve Mehmet Kaymaz adlı 45 günlük bir bebeğin de bulunduğu 11 kişinin acımasızca şehit edildiğini anımsattı.

Katledilenlerin "Kürt kökenli" olduğuna dikkati çeken Şehitoğlu, "Kürt halkını savunuyoruz, Kürtlerin temsilcisiyiz, diyorlar. Bunun ne denli büyük bir yalan olduğunu bu şekildeki saldırılarla herkese gösteriyorlar. Katledilenler vatanına, bayrağına sadık olan insanlardı. Ne yaptılar? Geldiler, bu Kürt vatandaşlarımızı Kürt adı altında katlettiler, şehit ettiler." dedi.

Oğluna mühimmat götürürken şehit edilmiş

Ninesinin, terör örgütü mensuplarıyla çatışan amcası ve dedesine mühimmat taşıdığını aktaran Şehitoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ninem de aynı Nene Hatunlar gibi o saldırı esnasında çatışan amcalarıma, korucularımıza mermi ve diğer mühimmatı ulaştırıyordu. Evin damında olan amcam Abdulkadir Şehitoğlu da sabaha kadar teröristlerle çatıştı. Şükriye ninem, amcama ve dedeme sürekli mühimmat götürüp getiriyordu. Bir daha mühimmat götürmeye gittiği esnada maalesef PKK'nın alçak kurşunu isabet etti ve kendisi de orada şehadet şerbetini içti."

Ninesinin kahramanlığıyla gururlandıklarını dile getiren Şehitoğlu, savunmasız insanları saldırıp şehit eden terör örgütü PKK ve siyasi uzantılarının hiçbir zaman Kürtlerin temsilcili olamayacağını vurguladı.

Anne ve 2 oğlu da şehit düşmüştü

Katliamın yaşandığı gece evlerinde uyuyan Mürşide Kaymaz adlı kadın ve biri 45 günlük olan 2 çocuğunun da şehit edildiğini belirten Şehitoğlu, bu saldırıların vatan ve bayrak için verdikleri mücadeleyi engelleyemediğini anlattı.

Mustafa Şehitoğlu da 5 yaşındayken yaşadığı o karanlık geceyi unutmasının mümkün olmadığını belirtti.

Katliam gecesi köydeki güvenlik korucularının taziye ziyareti nedeniyle köy dışında olduğunu dile getiren Şehitoğlu, "Bu hainler de onların yokluğundan faydalanarak gelip köyü bastılar. Biz de daha küçüktük, bir şey bilmiyorduk. Gelen sesleri sorduğumuzda terör örgütünün köyü bastığını söylediler. O zaman şehit olan ninemin yanındaydım. Ninem de gelip almaya çalıştı. Yoğun saldırılardan dolayı ninem beni sığınağa götüremedi." diye konuştu.

Mermilerin altında saatlerce beklediklerini ve ninesinin o gece eşsiz bir kahramanlık sergilediğini ifade eden Şehitoğlu, şöyle konuştu:

"Hayatta o silah seslerini unutmayacağız. O silah sesleri hala kulaklarımda çınlıyor. O saatleri asla unutmayacağız. Ninemin kahramanlığını her zaman hatırlayacağız. Biz de onun torunu olarak onun gibi bu mücadeleye sonuna kadar devam edeceğiz."

Abdullah Şehitoğlu da katliamdan 4 yıl sonra dünyaya geldiğini fakat katliamın acısını, yaşayanlar kadar yüreğinde taşıdığını anlattı.