İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde görev yapan ve lise yıllarında hobi olarak başladığı fotoğraf merakı ilerleyen yıllarda vazgeçilmez bir tutkuya dönüşen polis memuru Bahattin Erkol, katıldığı fotoğraf yarışmalarında yurt içinde 14, uluslararası alanda 9 ödül kazandı, 5 fotoğraf sergi açtı.

Eskişehir'de 1971 yılında dünyaya gelen Erkol, ilk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra girdiği Emniyet Genel Müdürlüğü'nün sınavını il birincisi olarak kazanıp, polisliğe adım attı.

Çeşitli illerde görev yaptıktan sonra halen İstanbul Emniyet Müdürlüğü Foto Film Şube Müdürlüğü bünyesinde görev yapan polis memuru Bahattin Erkol, fotoğraf alanında yaptığı çalışmalar, aldığı ödüller ve açtığı sergilerle dikkati çekiyor.

AA muhabirine konuşan Erkol, babasının Almanya'da işçi olarak çalıştığı dönemde aldığı fotoğraf makinesiyle bu alana merakının başladığını söyledi.

Lise yıllarında başlayan fotoğraf merakının ilerleyen yıllarda adeta bir tutkuya dönüştüğünü aktaran Erkol, "İlk fotoğraflarımı yaşadığım köy ortamında çektim. Gün geçtikçe fotoğrafa ilgim arttı. Film banyosunun ve fotoğraf baskısının nasıl yapıldığını, filtreli çekimler nasıl olduğunu, dia çekimlerini öğrendim." dedi.

Fotoğraf çekerken yaşadığı mutluluğu ve aldığı hazzı tarif etmesinin zor olduğunu dile getiren Erkol, "Babamın Almanya'da işçi olarak çalıştığı dönemde aldığı fotoğraf makinesiyle Eskişehir'in bir köyünde başlayan fotoğraf merakım, ilerleyen yıllarda vazgeçilmez bir tutkuya dönüştü. Hayata vizörden bakmak ve bir kareye sığdırdığım o anı sonraki zamanlara taşımak, fotoğrafa daha da özel bir ilgi duymama neden oldu. Hayata ve çevreye farklı açıdan bir estetik katarak bakmamı sağladı." diye konuştu.

Çektiği fotoğraflarla katıldığı yarışmalarda ulusal alanda 14, uluslararası alanda 9 ödül kazanan Erkol, 5 fotoğraf sergisi de açtı.

Fotoğrafın kendisi için bir hayat tarzı olduğunu ifade eden Erkol, sözlerini şöyle tamamladı:

"Fotoğrafı, güzel anları dondurup sonraki zamanlara taşıma aracı, aynı zamanda görsel bir tarih aracı olarak görüyorum. Şu anda nasıl İstanbul'un 1900'lü yıllarında çekilen fotoğraflara merakla bakıyorsak, şu anda ve öncesinde çekmiş olduğum fotoğraflara yıllar sonra merakla, belki de özlemle bakılacak olması beni ziyadesiyle heyecanlandırıyor."