KONUMUZ HEYBELİADA SANATORYUMU DA

SÜREYYA PAŞA SANATORYUMU

2017 YILINDA HİÇ YOKTAN YERE YIKILDI SES ÇIKMADI?

Korona körolasıca virüsü dünyayı adeta görünmez şeytan gibi esir almaya devam ederken niçin Heybeli Ada Sanatoryumu, Diyanet’e devrediliyor…?!

2017 yılında da Süreyya İlmen Paşa’nın eseri Süreyya Paşa Sanatoryum hastanesi sessiz sedasız niçin yıkıldı.?

Aylarca yıkım ekibi bu 9 üstü depreme dayanıklı olan bu hastaneyi yıktı da yetkililer ve onarılıp restorasyon yapmadı.? Ve şimdi burası tam korona hastaları için ideal bir karantina yeri olacaktı ve burada hastalar sağlık bulacaklardı.

Bu aymazlık neden? Şimdi Süreyya Paşa’nın “Ben niçin böyle bir hibe yaptım, eserlerim niçin hiç yoktan yok ediliyor” diye Süreyya Paşa Hastanesinin üst kısmındaki kabrinde kemikleri sızlıyordur.

Süreyya Paşa Sanatoryumun yerine yeni bir hastane yapılacaktı? Yoksa burası da muhteşem manzarası ve tertemiz havası için şaklaban arap zenginlere özellikle servetine bu yüzden servet katan katarlılara mı peşkeş çekilecek? diye söylentiler var.

  

Halkını düşünmeyen hiçbir iktidar onlarca yaptıkları ile övünmesin, bu aymazlıkları onları seçim sandığından çıkaramaz.! İktidarlar halkının sağlığı, refahı ve gelecek kaygısı yaşamadan hayatlarını korkusuzca yaşamaları, tüm eğitimin, özgürce olduğu, işsizin iş bulamama kaygısının azalıp yok olduğu, çiftçisinin de refah içinde yaşadığı bir ülke için çalışmalıdır, bu hizmet hepimizin hedefidir.

​​​​​​​

Üniversite mezunlarının okullarını bitirmeden hiç iş bulamama kaygısı yaşamadığı bir ülke olmalıyız. İş ve istihdam için fabrikalar açılmalı işsizlik sıfır noktasına düşürülmeli sen, ben değil hepimiz, birimiz, birimiz hepimiz için kucaklaşmalı kardeşçe bir mutlu tablo yaratılmalıdır.


Yeşil cüppelilerin yeşil parayı ! çok sevdiği ama ne hikmetse yeşil doğaya olan bu düşmanlığı da ayrı bir konudur. Yeşili yok edip her yerin beton binalarla doldurulması çevre ve doğa katliamları da Allahtan reva mıdır?

​​​​​​​​​​​​​​

Artık bu arap seviciliği bırakılmalı rahmetli Bağbuğ Türkeş’in yıllar önce dediği gibi “Türk titre ve özüne dön” sözü en güzel yoldaşımız olmalı birlik beraberlik ve kardeşçe bir ülkede büyük kurtarıcı Atatürk’ümüzün gösterdiği cumhuriyet aydınlığı yolundan korkmadan ilerlemeliyiz. Milli Bayramlarımızı özgürce kutlamalı, genç, yaşlı hepimiz kardeşçe “Ne Mutlu Türk’üz” sözünü de korkmadan haykırabilmeliyiz.  

​​​​​​​

​​​​​​​