Kişisel gelişimimde bana fayda sağlayan tüm(*) insanlara, insanlığa ve 2 hayat serüveni içindeki tüm gizemli olaylara ve deneyimlere sonsuz teşekkürler!
ÖNSÖZ/GİRİŞ 
Bir insanın bir insana inanması çok önemli. Bu serüvende sosyal ilişkilerde kılavuz pozitif enerji verecektir. Örneğin yolda karşılaştığım bir ortalama ev hanımına şu öneride bulundum. Senin hatan şuydu belki, çocuklarına 2 yedirirken sen 4 hamur işi yediğin için bu haldesin. Unutmayın bir ilk kılavuzumuzun başarıya ulaştığını şöyle anlayabiliriz. 100 kiloluk bir pastacı düşünün ve kılavuzu bu pastacı zayıflamaya başlarsa bilin ki çalışmamış işe yaramış anlamına gelir. 
Veya 130 kiloluk bir pamuk prenses düşleyin. (Granny Smith yeşil elma) Doğru elmayı yerse zayıflayabilir. Belki bu bir sihirdir. Ama elinizdeki kılavuz  gerçektir. Yaşam gerçeği. Masalı değiştirmek ise sizlere kalmış!... 
Sizin elinizde... 
Aslında ne kadar doğru bir söz. “Ne Yersen O sun”. Bu ne anlama gelir gündelik hayatımızda? 
Ya dev anası (Keloğlan’ın dev anası örneği)’na dönüşürsün; ya da çelimsiz zayıf sıska kibritçi kız’a: İkisinin ortasını bulmak en doğrusu diyorum. Kıvamında Domates Çorbası gibi. (Banu Doğan’ın Erdekli Filiz’e yazdığı şiirin içindeki anlama geliyor.) Kadınlar birbirinden pekçok şey öğrenir. Mutlak doğru değilse de, rehberimiz sizde sanki bir Türk kadının 20 yıldır Türkiye’de yaşayan Moldovyalı bir kadından kısır’ı yapmayı öğrenmesi gibi şok bir etki de yaratabilir. 
Aslında ülkemizin marjinal (düşünceli) insanlara da ihtiyacı var. (Demokrasinin beslenmesi açısından) Dolayısıyla da marjinal yemek tariflerine de... 
Olay birazcıkta tırnak içinde sözüm meclisten dışarı açık antenli olmakla ilintili. Figürasyon oyunu gibi de düşünebilirsiniz. Unutmayın bu arada şok diyetler her zaman için tehlikelidir. Şok’a girdiğinizde aşırı üşüme ve titreme yaşarsınız. 
Gelin sizlerle birlikte turfanda küçük taze salatalıklarla iştahımızı süsleyen salatalar hazırlayalım. Doğru hamlelerin başında rutinde salatalar bulunuyor. (İşin somutunda). Bunun için küçük tabaklar her zaman işe yarar! (Nasıl alışırsan-alıştırırsan öyle gider felsefesinden uyarlama) 
Porsiyonlarınızı azaltırken, ilk zamanlar - ruhsal detoksa başlamadan önce – sindirim sistemmiz bozuktur. Tıkanıklık kabızlık yaşarız. Böyle durumlar hiç de klozete oturup gazete (dergi, kitap da olabilir.) okuyunuz. Ikınıp beklemekten iyidir. Ben böyle durumlar da kitaplarımı yazıyorum. Daha küçük yaşlardayken de ardı ardına kibrit yakıp söndürüyordum. Sizde başka şeyler üretebilirsiniz kafanızdan. 
Eee öyleyse haydi buyrun sofraya....
Birde kabızlık geçirdiğinizde wc klozetinde süresiz ıkınıp beklemektense kulaklığınızla sevdiğiniz müziği dinleyerek sindirim sisteminizdeki atıkları boşaltınız. İnanın işe yarıyor. Faydasını göreceksiniz. Diğer bir deneyimde el feneri egzersizi. Ben denedim oldu!... Elinize camlı lazer ışıklı fener alın. Tuvaletinizin ışığını söndürün mümkünse çıplak bir vaziyette oturun tuvaletinize. El feneriyle vücudunuza ıkınırken tampon bölgelere gezdirerek ışık tutun ve kendinizi seyredin. Yine müzik eşliğinde işe yaradığını farkedeceksiniz. Ardından rahatlamış bir şekilde o tatlı uykunuza dalabilirsiniz. Önemi bir noktaya temas etmek istiyorum. Güvenilir market, AVM yiyecek bölümü ve balıkçılardan alışveriş yapınız. Zira; ürünler her ne kadar aynıda (isim olarak) olsa şeker oranı, (şekerli meyveden al ilkesini unutma) tuz oranı ve yağ oranları farklı piyasada bulunabiliyor. pH değerleri farklı olabiliyor. Aslında bu durum firma ile mal alıcısı arasında ticari bir boyut taşısa da etkileri, her yönden bize yansıyabiliyor. 
Evet şimdi Önsöz/Giriş’in sonuna geldik. Bütün bilindikleri bir memory clear yapınız. El kılavuzuna kulak verin umarım okuduklarınızdan sonra mutfakta ki yaratıcılık gücünüz freshlenecektir. Kimbilir belki de siz aşçılarından öğreneceğinize sizler aşçılara öğreteceksiniz. Nasıl mı? Elinizdeki cesaret yüklü, cesaret aşılayan bu rehber sayesinde. 
*Dipnot: - İNANMIŞLAR KİTLESİ – orjinal Banu Doğan’ın terimidir.