Sırtımı şehre yasladım, bahar ikindisinde
Karşımda derin mavi boğaz.
Pırıl pırıl bir deniz.
Yarin Işıltısı pırıl pırıl gözümde,
Boğazım düğüm düğüm.
Boğazıma kadar senle doluyum
Düğümleyip seni oraya gömesim var.
*
Kaybetmeli mi?
Yoksa Vaz mı geçmeli?
Öfkeyi nereye zulalamalı?
Görmezden mi gelmeli?
Susmalı mı?
İçine mi akıtmalı?
Dışarı mı kusmalı?
Masum halleri halı altına saklamalı mı?
Korkular…
Oyun mu oynamalı.
Türlü türlü oyunlar.
Pişmanlıklarla, düşmanlıklarla, yalnızlıklarla bezeli
Koskoca bir dünya!
Kafam yerin altında.
Görmüyor, duymuyor, sevmiyor.
Oradan oraya savrulan dalgalı saçlarım…
Taş altına, mercan altına sıkışan bakışlarım.
Tılsımı tüm dünyayı savuran vahşi cazibe.
Öfke nöbetleri!
Beni benden eden.
Sevda kaçsın çayınıza.
Şiir tadında bir gün geçirmeniz dileğiyle.