Galatasaray’da bir garip işler oluyor. Bir kere kulübün ekonomik durumu anlaşılmaz, hem de hiç anlaşılmaz bir biçimde yerlerde sürünüyor. “Anlaşılmaz bir biçimde” diyorum, çünkü bu takım aldığı şampiyonluklar, Avrupa’dan elde ettiği gelirler anlamında hatırı sayılır bir girdiye sahip. Üstelik bu sezon, elle tutulur bir transfer harcaması da yapmadı. Üstelik bir de Dursun Özbek gibi, Sarı Kırmızılı renklere gönülden tutkun, tutkun olduğu kadar da cömert bir başkan iş başında. Tüm bunlara rağmen, sıkıntı diz boyu durumda.

Bakın, “Tüm bunlar nedendir acaba” diye hiç düşünmeyin. Hemen söyleyeyim. Tüm bunların en önemli nedeni, Sarı Kırmızılı kulübün önceki yönetimleridir. Bunlar arasında en büyük yıkım da, Ünal Aysal dönemidir.

Şu an bir çoğunun adını dahi hatırlayamadığımız bir sürü ismi transfer eden ve bu isimlerin neredeyse hiçbirinden yararlanamayan Sarı Kırmızılı kulübü bu günlere getirenler, umarım bunun vicdani muhasebesini yaparlar.

Gerçekten adlarını dahi hatırlayamayacağımız bir sürü isim gelip gitti Sarı Kırmızılı kulübe son birkaç yıl içinde. Ayrıca, hayli zamandır teknik adam konusunda da belirli bir istikrarı olmayan Galatasaray’ın bu duruma düşeceğini doğrusunu söylemek gerekirse hiç düşünmemiştim. Ancak maalesef Sarı Kırmızılı kulüp şu an iflasın eşiğinde ve de Avrupa’ya gidememe durumunda.

Ayrıca takım içindeki hassas dengeler de tam anlamıyla SOS veriyor. Neredeyse tüm kamuoyunun anlayamadığı biçimde, Hamza Hamzaoğlu’nun gönderilmesi, bunların en çarpıcı olanıydı.

Sezon başında bir kadro dışı bırakılıp, bir forma verilen Sabri Sarıoğlu krizi, Umut Bulut sancısı ve son günlerin en ağır sendromu Burak Yılmaz vakası Galatasaray’ın üzerindeki karabasandan kesitler.

En başta söylediğimiz ekonomik çıkmaz ve Avrupa’dan geçici men ile transfer yasağına ulaşan sıkıntı Sarı Kırmızılı kulübün üzerinde Demokles’in kılıcı gibi duruyor.  

Kanımca şu sıralarda Galatasaray’ın vurgulamaya çalıştığımız ekonomik sorunlarının ötesinde, en önemli sorunu Burak Yılmaz. Evet Sarı Kırmızılı kulübe, geçtiğimiz yılki şampiyonlukla, üçüncü yıldızı taktıran ekibin başrolündeki Burak Yılmaz, vedaya hazırlanıyor gibi.

Sivasspor maçında attığı penaltı golünün sonrası tribünlere el sallayan Burak, Galatasaray’la arasındaki köprüleri atmış gibi görünüyor. Beşiktaş’ın eski teknik direktörü Slaven Biliç’in takımı West Ham United’in yedi milyon EURO teklif ettiği Burak’ın, taraftarın boy hedefi olmaktan sıkıldığı ve gelen teklife sıcak baktığı kulislerde yoğunluklu bir biçimde konuşuluyor. Menajeri Ogan Tarhan’ın Premier Lig ekibiyle her konuda anlaştığı, transferin bugün yarın açıklanacağını iddia edenlerin sayısı hayli fazla.

Doğrusunu söylemek gerekirse, vefadan uzak davranışlar ortaya koyan Sarı Kırmızılı tribünlerin içini acıttığı Burak Yılmaz’ın, ‘Ada’ya gitmesi son derece doğal.

Evet Galatasaray’da ‘durum-u ahval’ bu vaziyette. Bakalım önümüzdeki günler neler getirip, neler götürecek. Hep birlikte bekleyip göreceğiz.

Hoşçakalın..