“Gözlerinizi kapayın ve bir dakika babanızın hayatınızda olmadığını düşünün! İşte o bir dakika yaşadığınız acı benim yıllarım. Sizin sorunlarınız benim hayalim!” Yine 18 Mart Çanakkale zaferi için; “Bu anlamlı günde babamı, babalarımızı ve tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. İyi ki senin kızınmışım. Babamın ve tüm şehitlerin ruhu şad olsun.” Bu sözler sosyal medya da herkesle paylaşan, ismi gibi karakteri de kadife olan Kadife Karakuş’a aittir. Yukarıdaki sözleri söylemek bir şehit kızı için elbette gurur vericidir. Ama acaba bu sözleri söyleyecek yaşa gelinceye kadar neler çekmiştir, ne badireler atlatmıştır. Bunu şehit aileleri hariç hiç birimiz anlayamayız. Yani bu duyguları ancak Kadife’nin kendisi ve annesi bilir. Kimdir Kadife Karakuş. Ben Kadife’yi üç yıl önce bir Eylül ayında tanıdım. Üniversite birinci sınıfa yeni başladığı bir gündü. Kadife’ye Bahçeşehir Üniversitesi çalışma biriminde bir görev vermek istediğimizde, o gün beni çok duygulandıran ve gerçekten de gözlerimi yaşartan şu sözlerini hiç unutmuyorum; “Hocam ben zaten Mehmetçik Vakfı tarafından okutuluyorum. Bu görevi benden çok ihtiyacı olan başka bir arkadaşıma verirseniz o zaman daha da mutlu olurum!” Rahmetli baban da zaten senin gibi hep vatanını ve arkadaşlarını düşünmüştü. İnşallah hep mutlu olursun Kadifem! Seni unutmak mümkün mü, mağrur duruşlu mütevazı bakışlı kız! Bahçeşehir Üniversitesi’nin “karagülü Kadife kızım,” yolun açık olsun kollarımız ve kalbimiz sana hep açık olacak!      
“Mehmetçik Vakfı’nın, Kurban Bayramı öncesi bağışı hazırlanan reklam filminde aynı zamanda şehit kızı olan Kadife Karakuş, 11 aylıkken yitirdiği babasının hatırasını yaşatan ve öğrenimi boyunca kendisine destek olan Mehmetçik Vakfı'na teşekkür ediyor.” Gazetelerde bu haberi okuyunca birden bire hem sevinç, hem heyecan, hem de üzüntümde bir tuhaf oldum. Çünkü haberdeki, bu kız benim kızım, bu kız elmas değerindeki öğrencim, bu kız cennet mekân Şehit Sefer Karakuş’un 22 yaşındaki kızı Kadife Karakuş’tu. Bu haberi okuduktan sonra bu yazıyı yazmayı kendime borç bildim. Bakın Kadife tanıyamadığı babasını nasıl anlatıyor: “Ben bugün babamın öldüğü yaştayım. Çok genç bir yaş ama öyle şeyler yaşadım ki, sanki 40 yaşında gibi hissediyorum.” Bayram öncesi yayınlanan reklam filminde, babası Sefer Karakuş 22 yaşında şehit düştüğünde 11 aylık bebek olan Kadife Karakuş oynadı. Karakuş, “Ben babamı ne gördüm ne de sesini duydum. Aramıza, hayatımızın tam ortasına bir mayın döşemişler 1994 yılının Şubat ayında... Babam şehit olduğunda benim yaşımdaymış. Aslında askerliği bitmiş, o pazar eve dönecekmiş. Ama süren bir operasyon bölünmesin diye, 15 gün uzamış askerliği. Annemle telefonla konuşmuş, bana aldığı elbiseyi, terhis olan başka bir arkadaşına verdiğini söylemiş. Sonra... Sonrasını tamamlayamıyor bir müddet sonra devamla babasının sözlerini şöyle özetliyor; ‘Ben daha buradayım nasıl olsa bir tane daha alırım Kadife için’ demiş. Demiş ama ne alabilmiş, ne de getirebilmiş. Şimdi böyle düşünceli bir babanın kızı olmak, ardında böyle buruk da olsa güzel anılarını bırakan bir şehidin kızı olmak sizce de çok değerli ve güzel bir şey değil mi?"  Giresun'un Çamoluk İlçesi’nde anneannesi ve dedesiyle birlikte yaşıyor liseye kadar. Annesi kızının daha iyi eğitim alması için İstanbul'a gitmeye karar veriyor ve orada biraz dayısının biraz teyzesinin yanında yaşıyorlar. “Evimiz olmadı uzun süre. Çocuklar acımasız oluyor. Ben babasız olduğumun çok farkında değildim aslında. Taa ki kuzenim “senin baban yok” deyinceye kadar. Akşamları dayım eve gelirdi, kuzenlerim hemen etrafını sarar kucağına otururlardı. Ben ise gidemezdim, onlara bakardım...” diye anlatmaya çalışıyor duygularını. Kadife Karakuş, üniversiteyi burslu olarak Bahçeşehir Üniversitesi’ne girmeyi başardı. İktisadi ve İdari Bilimler Programı Bankacılık ve Sigortacılık Bölümünden geçtiğimiz 2014 Haziran ayında “onur” belgesiyle mezun olan Karakuş, şimdi şehit çocuğu kontenjanından devlette bir göreve atama bekliyor(19 Eylül 2014 Hürriyet). Bugün size bir de, resminin önünde her gün geçip gittiğimiz Bahçeşehir Üniversitesi mezunu şehidimizde bahsedeceğim 
Şehit kızı Kadife’nin babası ile aynı yaşta ve aynı kaderi paylaşan bir de Bahçeşehir Üniversiteli şehit abisi vardı. Pazar günü Atatürk ilkeleri ve İnkılâp Tarihi muafiyet sınavını yapacağım sınıfa girerken şehidimizin duvardaki resmini görünce çok duyulandım ve de gurur duydum. Çünkü o salon şehidimizin ismini taşıyordu. O şehit ki, daha hayatının baharındayken paralı askerlik yapmayı beklemeden, özürlü raporu almadan, yurtdışına gidip askerlikte muaf olmayı düşünmeden, vatan hizmetine koşan Bilgisayar Mühendisi Zeki Burak Okay’dı. Şehit Asteğmen Zeki Burak Okay 22 Temmuz 1982’de Bandırma’da doğdu. 2000’de Bursa Erkek Lisesi’ni bitirdi. Bahçeşehir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden Temmuz 2005’de mezun oldu. Hakkâri’nin Çukurca İlçesi'nde Köprülü Jandarma Tabur Komutanlığı'na 1 Eylül 2006 tarihinde yapılan PKK saldırısında şehit düşen Asteğmen Zeki Burak Okay'ın Çukurca’daki birliğinden PKK’ya gizli bilgiler vererek firar eden ve daha sonra yakalanan hain erin, şehit asteğmen Zeki Burak Okay’ın bölüğünden olduğu ortaya çıktı. Silah arkadaşlarına hainlik ederek, görev yaptığı Hakkári-Çukurca ilçesi Köprülü Jandarma Sınır Taburu’nun oynak mevzileri hakkında PKK’lılara bilgi veren er Abubekir Polat’ın, baskında şehit düşen asteğmen Zeki Burak Okay’ın askeri olduğu ortaya çıktı. Eylemden önce birliğinden silahıyla birlikte kaçan Polat’ın yakalanması için gün boyu dağlarda dolaşan Okay, aynı günün akşamı nöbetçi olduğu mevzide saldırıya uğrayıp şehit düştü. Bahçeşehir Üniversitesi şehidinin aziz hatırasına sahip çıkarak Mühendislik Fakültesi ikinci katındaki bir sınıfa ismini vererek onun “vatan aşkını” gelecek nesillere örnek olsun diye ölümsüzleştirmiştir. Ey şehit ve gaziler rahat olun ve rahat uyuyun. And olsun ki; “sizin aileleriniz bizim canımızın yarısı ve kutsal emanetinizdir. Onları asla unutmayacağız. Başta Şehit kızı Kadife olmak üzere onun şahsında, bütün şehit çocuklarına selam olsun.