Türkiye’nin gündeminde seçimler var.. 7 Haziranda hepimiz sandık başında olacağız.. Bu bizim en kutsal görevimiz..
İnandığımız partiye oy vereceğiz.. Geleceğimizi oylayacağız… TBMM’de bizi temsil edecek vekilleri seçeceğiz…
Biz artık;
Karşısında ceket ilikleyip, yerlere kadar eğilerek hürmet gösterdiğimiz, tamamdır bizim akraba vekil oldu diyerek her türlü çıkmazda peşine takılıp işimizi halletmesini isteyeceğimiz bir vekil istemiyoruz… Bu tarzlardan bu güne kadar hayır görmedik…
Gerektiği zaman hesap sorabileceğimiz, millet ve ülke için neler yaptığını takip edip sorguladığımız vekiller istiyoruz…
Parti genel başkanına değil, halka hizmet eden vekiller istiyoruz…
Ne yaparsam bir Bakanlık kaparım diye koşuşturan değil, çalışan – araştıran ve uygulatan vekiller istiyoruz… 
İstiyoruz da, bu bilinçte biz kaç kişiyiz?
Bunları düşünürken biraz araştırma yaptım.. Bazı gelişmiş ülkelerin seçmenlerini araştırdım…
Olay seçmende bitiyor.. 
-Seçmen bilinçli olmalı
-Seçmen futbol takımı tutar gibi parti tutmamalı,
-Seçmen eğitimli olmalı
-Okuma yazması olmayan seçmen olamamalı..
Dünya tarihine bakarsanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız…
Halk oylarının eşit olabilmesi için eğitimin çok önemli olduğunu bir kez daha gördüm..
Bir örnek:
Asla unutmamamız gereken bir sonuç,
milyonlarca insanın ölümüne neden olan Hitler yönetimindeki Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi yani Nazi Parti’si de halkın seçimiyle iktidara geldi. Orada da tüm halkın oyu eşitti.
Başka bir örnek:
Japonya’da 2. dünya savaşı sonrasında kaos döneminin ardından yapılan ilk seçimlerde sadece üniversite mezunları oy kullanabilmişlerdir..
Japonya şu anda teknolojide en gelişmiş ülkeler arasında yer almaktadır.
Yine günümüzde Japonya’da oy kullanma işlemi klasik parmak basma ile değil, özel el yazısı ve altına imza ile yapılmaktadır.
Bu sistem okuma yazma bilmeyenlerin oy kullanmasını imkansız hale getirmektedir.
Japonya’da halkın %93’ü okuryazar olduktan sonra seçmen sayısını arttırdılar…
Biliyorum şimdi bana kızanlar çıkacak, ama benim bildiğim anladığım bu…Gerçekleri görmek lazım…
İngiliz Tarihçi Herbert George Wells bu konuda şöyle söylemiştir:
“Demokrasi, Ülke yönetimini Halk ortalamasına teslim etmektir. Yönetimi oluşturmak için topluma danışmadan önce ona eğitim verilmelidir. Seçmen, oy vermeden önce bilgilenmelidir. Oy kulübelerinden önce okullar kurulmalıdır. Yeteri kadar eğitim görmeyenin elinde oy pusulası faydalı değil hatta tehlikelidir de”
Kıssadan hisse…Anlıyana!