Birileri Türkiye’yi de Ortadoğu yangınının içine katmak için kurgulanan bir oyun sahneliyor. Konu sadece IŞİD, PKK, PYD ve Sol Örgütlerle izah edilemeyecek kadar çok yönlü bir denklem. Bölgeyi yeniden dizayn etmekte olan küresel güçleri hesaba katmadan yorum yapmamak lazım. Hangi etnisite, din, mezhep veya siyasi görüşe hizmet ederse etsin, terörün mutlaka stratejik hesaplara dayanan bir dış desteği vardır. ABD ve İsrail’in uzun vadeli ince hesaplarının, Irak ve Suriye’de yaşananlarda temel faktör olduğunu tüm dünya biliyor. Onların yanısıra Arap ülkelerinden Rusya’ya, AB’den Çin’e kadar bir çok güç bu denklemin bir şekilde içindedir. Türkiye’de stratejik derinlik icabı 90 yıllık dış politikalarımızın hilafına Ortadoğunun abisi olma hevesiyle oyuna girmiş ama malesef ölçüyü tutturamamış, durduk yerde komşularla da ABD ve Batı Dünyasıyla da terse düşmüştür.
Halbuki küresel güçlerin hesabı farklıydı... Onlar, Birinci Dünya Savaşı sonunda Sykes-Picot Anlaşmasıyla çizilen Ortadoğu haritasını değiştirmeyi ve yeni bir Dünya Düzeni kurmayı amaçlıyorlardı... Bu amaçla bölgede kurulması düşünülen yeni devletlerin altyapısı hazırlamaktaydılar. “Türkiye’nin direnme” eğiliminin kırılması, bu yolla gözdağı verilmesi ve mümkünse itirazsız PKK-PYD güçleriyle ortak hareket etmesinin sağlanmasını amaçlıyorlardı. Sen ise safça Sünni İslama dayalı bir oluşum peşindeydin. Düne kadar kankan olan Esad’a hain Esed diyerek Şamda namazı hayal ederken, elalem Suriye’de Esadsız çözüm olmaz deyip, senelerdir kanlı bıçaklı olduğu Şii İranla anlaşıverdiler...
Kaldın mı “değerli yalnızlığınla” iyot gibi açıkta... O da yetmedi IŞİD eylemlerini senin topraklarına taşıyıp, hem 32 kişiyi katlettiler, hem de sınırda askerini şehit ettiler. Bu arada da IŞİD’le savaşmak amacıyla İncirlik üssünün kullanılması mutabakatını da sana imzalatıverdiler!!!
“Yurtta sulh, cihanda sulh” düsturuyla bize yol gösteren büyük önder M.Kemal ATATÜRK’e rağmen BOP’un Eşbaşkanlığı uğruna bu tezgaha balıklama daldık ve fena halde tuzağa düştük. Bizim için öncelik Esad’tır, IŞİD değildir diyen stratejik derinlik hesaplarımıza göre Şam’da Emevi camisinde namaz kılacaktık, ama inşallah evdeki seccadeden olmayız.
Ortadoğuda bir Kürt Devleti kurdurmak ve İsrail’in çevresini saran Arap/Müslüman varlığını tehdit olmaktan çıkarmak için ABD’nin manivela olarak kullandığı IŞİD eylemleri bir taşla birkaç kuş birden vurmaya yaramaktadır. IŞİD’in işgallerini bahane eden Kürtler, ABD’nin hava desteğiyle Suriye’nin kuzeyinde adım adım hakimiyetlerini genişleterek Akdeniz’ uzanan bir koridor inşa etmekteler. ABD, Türkiye’nin taş koymasına engel olmak istemekte ve PKK/PYD güçlerine destek olmamızı beklemektedir. Bu da bizim güneyimizde Irak’tan başlayıp Akdenize kadar uzanan bin km.den fazla bir Kürt kuşağıyla çevrilmemize yolaçmaktadır. Daha sonrasında ise bu ülkelerdeki Kürt yapılanmalarını biraraya getirip puzzle’ın tamamlanması sağlanacaktır.
Bu amaca giden yolda birileri tarafından Suruç saldırısı istismar edilerek cenaze törenlerinde olaylar çıkarılmış, yüzleri maskeli, elleri silahlı, tek tip giyimli bir takım insanlar İstanbul’un göbeğinde gövde gösterisi yapmıştır. Bugüne kadar şehit cenazelerine katılmayan, terörü kınamayan, ulusal yas ilan edilmesini talep etmeyen HDP ve yandaşları şimdi Suruç’ta ölenler için ulusal yas ilan edilmesini talep etmekteler... İyi de, bu olay bahane edilip, PKK’lı teröristler tarafından bir Uzman askerimiz, Ceylanpınar’da iki polisimiz şehit edilmiş, Diyarbakır'da polise saldırılmışken senin aklına hala pkk’yı kınamak gelmiyormu?
Suruç olayında hayatını kaybedenler üzerinden Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak, Kürt-Türk çatışmasına yol açmak, Devleti halkın gözünde itibarsızlaştırmak ve pkk eylemlerine gerekçe yaratmak amacıyla BDP/HDP tarafından halk sokağa davet edilmiştir. Aynı zamanda PKK lider kadrosundan Cemil Bayık halka silahlanma çağrısında bulunmuştur. HDP/BDP’ye seçimde oy veren entel, dantel, aydın, liberal, solcu, demokrat vs vatandaşlarımızın kulağına küpe olsun; alın size halkı sokağa çağıran cici çocuk Selo ve Türkiye’nin partisi HDP... Patlamanın olduğu kültür merkezinde açıklama yapanlar içinde bugüne kadar her eylemde başrolde olan HDP/BDP.lilerden kimsenin olmaması, dikkat çeken bir ayrıntı!!! Sadece merak ettim..
İçerden ve dışardan elbirliği ile Türkiye bataklığa çekilmekte, Suriye ve Irak’taki gibi bir iç savaşın altyapısı hazırlanmaktadır. Bu şekilde güzelim ülkemiz Suriyelileşecek ve sonuçta Yugoslavya gibi paramparça olacaktır. Akacak kan ve gözyaşı da sonraki yıllarda yazılacak tarih kitaplarının mürekkebi olur herhalde. Herkesi sağduyuya davet ediyor, herkesin oluşacak yıkıntının altında kalacağını ve bedelin ağır olacağını unutmayalım.
Süheyl ÇOBANOĞLU
RUBASAM Bşk.V.
Not..: Sykes-Picot Anlaşması, I. Dünya Savaşı sırasında, 29 Nisan 1916'da Kut'ül Ammare Kuşatması sonrasında İngiliz kuvvetlerinin Osmanlı 6. Ordusu karşısında bozguna uğramasından 17 gün sonra 16 Mayıs 1916 tarihinde İngiltere ve Fransa arasında yapılan ve Osmanlı Devleti'nin Orta Doğu topraklarının paylaşılmasını öngören gizli antlaşma.
