İSTANBUL (VHA) 
Sizi Türkiye'de özellikle prostat kanserlerinde robotik cerrahi uzmanı olarak tanıyoruz, peki ne zamandır burdasınız? 
Elif Hanım merhaba öncelikle hoşgeldiniz ben bir buçuk yıldır İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusuyum. Dört yıl önce doçent oldum. Ayrıca 2006'dan beri laparoskopi, yaklaşık 2009'dan beri de robot ameliyatları yapıyorum.
Klinik ve ekibinize biraz değinir misiniz? 
Kliniğimizde on bir uzman, yedi asistan görev yapmakta. Kiniğimizde beş poliklinik ve yirmi iki yataklı servis ve sekiz yataklı böbrek nakil servisi mevcut. Bölümümüzde günlük ortalama beşyüz poliklinik hizmeti ve onun üzerinde ameliyat yapılıyor. Böbrek nakil servisimiz, taş kırma ünitemiz, lokal girişim odamız, spermogram ünitemiz, ürodinami ünitemiz üç ameliyat masamızla hizmet vermekteyiz. Böbrek nakli, robotik cerrahi, açık, kapalı ürolojik ameliyatlar (laparoskopik endoskopik) lokal girişimler, başarıyla gerçekleştirilmekte diyebilirim. Haftanın dört günü robot ameliyatları yapılmakta. Günde bir ya da iki robotik ameliyat yapıyoruz. Ayda 20- 25 vaka ameliyatı gerçekleştiriyoruz. Türkiye'de en yüksek sayı bu. Burası aynı zamanda refarans merkezi. İstanbul dışından da çok yoğun hasta alıyoruz. 
Robot hakkında bilgi verirmisiniz, Nasıl bir alet ve nasıl bir kolaylığı var? 
Robot, kolları olan elektirikle çalışan bir alet. Koteriş ışık kaynağı, optiği olan bir sistem diyebilirim. Bize İl Özel idaresi tarafından tahsis edildi ve fiyatı üç buçuk milyon civarında, oldukça pahalı bir alet. Robotun avantajı, normal laparoskopik ve açık cerrahiye göre ameliyat edilen yeri on, on beş kat büyütüyoruz. Ayrıca robotun kolları 540 derece dönebiliyor. Bu sayede içeride kolay dikiş atmayı sağlıyor. Bir de normalde laparoskopide iki boyutlu görme sıkıntısı var iken, robotta açık cerrahideki gibi 3 boyutlu görebiliyoruz. Yani konsolda oturup robotu manüpile ediyorum. Makası kullanan, dikişi atan benim. Robot duran bir makine, onun sadece kolları var, operasyonu gerçekleştiren biz hekimleriz.
Bildiğimiz kadarıyla bu robotla bir çok ameliyat yapılıyor fakat, en çok prostat kanserleri gerçekleşiyor konu hakkında bilgi verir misiniz?
Şimdi prostat kanserinde robot neden bu kadar revaçta? Çünkü, prostat kanserlerinde iki büyük risk var, biri idrar kaçırma, ikincisi ise ereksiyon problemleri (sertleşme bozuklukları). Prostatın çok yakınından geçen sinirler var. Prostatı alırken o sinirleri harap edebiliyorsunuz. Açık cerrahide bu sinirleri iyi göremiyorsunuz. Röbotik cerrahide daha iyi görülür, bu sinirlere zarar vermeden prostatı alma imkânı olur. Mutlaka risk vardır ama robotta bu risk daha azdır. Mesela idrar kaçırma bütün prostat kanseri ameliyatlarında görülebilir ve bunu da hastalara söyleriz. Robotta bunu minimuma indirmek mümkün.
Ameliyatlar nasıl gerçekleşiyor? Kişi ne kadar sürede normal yaşamına dönebiliyor?
Ameliyatın hazırlanması denilen bir süre var, bir de cerrahın konsola oturma süresi. Prostat kanseri ameliyatlarında cerrahın konsola oturma süresi ortalama bir buçuk saattir. Tecrübeli bir cerrah için bu süre yeterlidir.  Robot'un, cerrahın hazırlanması, hastanın uyutulması, hastanın uyanması, prostatın çıkması ve o deliklerin kapanmasını düşünürsek nerden baksanız iyi bir ameliyat minimum üç dört saat sürer. 
Robotik cerrahide hastanın taburcu olması, eski hayat kalitesine ulaşması açık cerrahiden daha çabuk gerçekleşir. Ağrısı daha az olur, eve gidişi daha kısa sürede gerçekleşir. İki gün yatıp üçüncü günü taburcu olur diyebilirim. 
Türkiye'de ne kadar robot var? Yurt dışı bu robotlarda nasıl? 
Avrupa'da çok robot var. Fakat Avrupa'da prostat kanseri de çok. Bu Avrupa insanları için hem genetik hemde yaşam şartları sebebiyle çok yoğun görülebilen bir hastalıkken, Arap ülkelerinde hemen hemen hiç görülmüyor.
Eskiden robot için Amerika'ya gidiliyordu. Şimdi Türkiye'de belirli yerlerde ve iyi uzmanlar tarafından yapılabilen ameliyat oldu. Bu bir şanstır aynı zamanda. Bildiğim kadarıyla ülke genelimizde yirminin üzerinde robot var. Altı tanesi devlet hastanelerinde iken diğerlerini özel hastanelerde bulmak mümkün. 
Peki sizin bu konudaki deneyiminiz nedir? Yani prostat kanseri ameliyatı denilince neden herkes Volkan Tuğcu diyor? 
Aslında bu tecrübe ile kazanılıyor. Bir uzmanın 100 vaka deneme yapması lazım ki, her vakaya ameliyat yapabilsin. Bir cerrahın açık prostat ameliyatlarında uzman olabilmesi için 200'ü bulması gerekiyor. Benim 2006'dan beri laparoskobik tecrübem vardı. 2009'da ilk domuzlarda kullanarak eğitimlere katıldım. Ülkeme geldiğimde sebzeler üzerinde yüzlerce deneme yaptım. Sürekli bir şeyin üzerinde çalışınca yapabilirlik yükseldi, zaman geçtikçe risk de kalmadı diyebilirim.
Aynı zamanda eğitim verdiğinizi biliyorum eğitim hakkında biraz bilgi alabilirmiyim? 
Biz, fellow dediğimiz eğitimi gerçekleştiriyoruz. Türkiye'nin çeşitli hastanelerinden laparoskopi ve robotik cerrahi eğitimleri almak üzere uzman ürologları kabul etmekteyiz. Öğretim üyeleri doçentler, profesörler, uzmanların katıldığı  minimum bir, maksimum üç ay eğitim alıyoruz. Yine domuzlar üzerinde laparoskopi kursları düzenleyerek, uzman arkadaşlarımızın eğitimlerine katkıda bulunmaktayız.  
Son olarak Türkiye'de bir ilk olan, böbrek nakli haberine değinmek istiyorum. İstanbul’da yıllarca birbirinden habersiz aynı merkezde diyalize giren böbrek hastaları haberini görmüştük bu haberden bahsedermisiniz? 
Evet İHA'nın bulunduğu bir haberdi. Aynı hastanede çıkarımı olan ve aynı hastanede iki böbreğin takılması operasyonuydu. Dünya literatüründe ilk olarak gerçekleşti. 2004 yılından beri diyalize giren iki bayan hastamız vardı. Kadavra çıkı biz de ikisini çağırdık ve aynı gün aynı zamanda ameliyat ettik. Hiçbir problem olmadan gerçekleşmişti bizler de çok mutlu olmuştuk. 
"Hayata tutunmak isteyen milyonlarca hastalar var, bunun için organ bağışı yapın ki, hayat verin"





Volkan Tuğcu Kimdir? 
05 Nisan 1971 yılında Sakaryanın Pamukova ilçesinde doğdu. 1991-1997 yılları arasında Bursa Uludağ Tıp Fakültesinde eğitim aldı. 1998-1999 yılları arasında Beyoğlu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniğinde üroloji asistanı olarak görev yaptı. 1999-2003 yılları arasında Bezm-i Alem Valide Sultan Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniğinde Üroloji asistanı olarak görev yaptı. 2004-∞ Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniğinde uzman doktor olarak hala  çalışmakta. 2010'da Doçent Doktor ünvanını aldı. 2013'de Klinik İdari Sorumlusu oldu. 2014'de Klinik Eğitim ve İdari Sorumlusu oldu ve görevine devam ediyor. Evli ve iki çocuk babası.