Migren, baş ağrısı türlerinden en sık rastlanılanlardan biri. Bir de migren için rastgele kullandığımız ağrı kesiciler var. Avrasya Hospital Nöroloji Uzmanı Dr. Türkan Uslu “Aşırı ağrı kesici kullanımı zamanla ağrı kesici bağımlılığını ortaya çıkarıyor ve kişi ağrı kesici almadığında baş ağrısı atakları tetiklenebiliyor.” diyor. Komşumuzun, akrabağımızın “ bu ağrı kesici iyi gelir” diye verdiği ilaçları kullanmaktan kaçınalım. Ve aşağıdaki migren ağrısı belirtileri size uyuyorsa hemen bir uzman hekime başvurun. Herkese migren ağrısından uzak mutlu haftalar dilerim…
“Dünyada iş gücü ve ekonomik kayıplara en çok neden olan hastalıklar arasında yer alan migren, yaşam kalitesini kalp krizinden daha çok etkileyen hastalık olarak biliniyor. 4 saat ile 3 gün arasında süren baş ağrısına neden olan migren, baş ağrıları arasında en çok doktora başvurma nedenini oluşturuyor. İlk olarak M.Ö. 3000 yılında migrenden söz edilmiştir, o zamandan beride migren konusundaki araştırmalar devam etmektedir.”

Migren kadınlarda daha çok görülüyor!


Migrenin görülme sıklığı kadınlarda %18, erkeklerde %12 düzeyindedir. Migren genellikle 20-30 yaşları arasında başlar. Ancak %25 olguda migrenin 10 yaş altında başladığı saptanmıştır. Migren hastalarının yarısından fazlasında ailede migren öyküsü vardır.

Migren ağrısının özellikleri nelerdir?


Ataklar halinde seyreder.
Atak süresi genellikle 4-72 saattir.
Ağrı vakaların 2/3’de tek taraflıdır.
Ağrı zonklayıcı özelliktedir.
Ağrı orta ve şiddetli karakterdedir.
Ağrı kişinin günlük aktivitesini engeller.
Hareket, ağrı şiddetini artırır.
Ağrıya genellikle bulantı-kusma eşlik eder.
Ağrı esnasında ses ve ışıktan genellikle rahatsız olunur.
Migrenli hastalarda ataktan birkaç saat veya gün önce; depresyon, aşırı neşe, tedirginlik, keyifsizlik gibi psişik değişiklikler, hiper veya hipoaktivite, bazı özel gıdalara(özellikle tatlı gıdalara) karşı aşırı düşkünlük, aşırı su içme veya uyuklama gibi özellikler görülebilir.

Migren ataklarını tetikleyen faktörler nelerdir?


Sıcak ve nemli ortamlar,
Oksijen azlığı,
Parlak ışıklı aşırı gürültülü ortamlar,
Bazı keskin kokular,
Bazı damar genişletici ilaçlar,
Doğum kontrol hapları,
Salam, sosis gibi nitriti bol gıdalar,
Peynir gibi tiramini bol gıdalar,
Kafein içeren ilaçlar, kolalı içecekler,
Kırmızı şarap gibi alkollü içecekler,
Uyku düzensizliği(az veya çok)
Öğün atlamak, düzensiz beslenme,
Mensturasyon (Adet dönemi)dönemleri,
Stres, yorgunluk,
Hipertansiyon, böbrek ve enfeksiyon hastalıkları,
Aşırı egzersiz

Hamilelik migreni nasıl etkiler?


Hormon düzeyindeki değişiklikler migren ataklarını etkiler. Önemli olan kadınlık hormonunun yüksek veya düşük olması değil, iniş-çıkış gibi dalgalanmalar göstermesidir. Bu nedenle migren atakları adet döneminde tetiklenir. Migren atakları hamilelik döneminde %60 oranında geriler. Menapozdan sonra da hormon düzeyinde dalgalanma olmadığı için genellikle migren atakları ortadan kalkar veya şiddet ve sıklığı azalır. Bazı hanımlarda ise ilk migren atağı, doğum kontrol hapı kullanılmasıyla ortaya çıkabilir.

Migrenin kaç tipi vardır?


Temel olarak migren auralı ve aurasız olmak üzere ikiye ayrılır. Auralı migren, on migrenliden birinde görülüyor. Baş ağrısından önce, 4-60 dakika arasında değişen sürede bir gözün görmemesi, gözün önünden şimşek çakar tarzda veya zikzak çizgiler şeklinde ışıklar görülmesine aura diyoruz. Daha sonra görme normale dönüyor  ve dakikalar sonra baş ağrısı başlıyor. Çok nadir görülen bir migren türü olan hemiplejik migrende ise hastanın bir tarafında kuvvetsizlik, felç bulguları gelişiyor, bu birkaç saat, 1-2 gün sürebiliyor. Tedavi edilmez ise kalıcıda olabiliyor. Baziler migrende ise, ağrı öncesinde çok şiddetli baş dönmesi, çift görme, dengesizlik ortaya çıkabiliyor.

Migren tanısı nasıl konulur?


Öykü, anamnez, fizik ve nörolojik muayene ve tetkikler ile sekonder başağrısının tamamen dışlanmasından sonra migren tanısı hastadan alınan anamneze göre konulur. Yapılan kan ve görüntüleme tetkikleri hastanın sekonder başağrısını dışlamaya yöneliktir. Migren vasküler özellikte bir baş ağrısı olduğu için ayırıcı tanıda anevrizma kaynaklı baş ağrıları göz ardı edilmemelidir.

Migren hastalığı nasıl tedavi edilir?


1- Öncelikle migren ataklarını tetikleyen nedenlerden uzak durulmalıdır. Öğünler atlanmamalı, kahvaltısız güne başlanmamalı, ağır diyetler yapılmamalı, uykularımız düzenli olmalı, az veya çok uyumaktan kaçınılmalıdır, kişiler hangi yiyeceklerin ağrılarını tetiklediğini tespit etmeli ve bunları yemekten kaçınmalıdır. Ataklarınızı tetikleyen ortamlardan (keskin kokulu, havasız, aşırı nemli, gürültülü vb.) uzak durmalısınız. Özellikle yaz aylarında parlak güneş ışığına karşı koyu renk camlı güneş gözlükleri tercih edilmelidir.
2- Atak Tedavisi; hastanın atak sayısı ayda 3'ü geçmiyorsa ve gelen ataklar kişide iş güç kaybına neden olmuyorsa bu durumda atak tedavisi tercih ediliyor.
3- Proflaktik Tedavi; hastanın atak sayısı 3' ün üzerinde ise, ataklar kişinin yaşam kalitesini etkiliyorsa, kişi aşırı ağrı kesici kullanımı varsa bu durumda proflaktik tedavi başlıyoruz. (Aşırı ağrı kesici kullanımı zamanla ağrı kesici bağımlılığını ortaya çıkarıyor ve kişi ağrı kesici almadığında baş ağrısı atakları tetiklenebiliyor.)

Migren için kullandığımız standart bir reçetemiz yok, hastanın atak özelliklerine, atak sıklığına, atak süresine, atak zamanına göre ve hastanın durumunu(kilosu, çalışıp-çalışmaması, uyku ve tansiyon) dikkate alarak tedavimizi planlıyoruz.
Herkese ağrısız, sağlıklı günler dilerim...