Safra Kesesinde Taş Nasıl Oluşur?

Safra kesesi taşları kolesterol taşları ve pigment taşları olarak iki gruba ayrılırlar ve bu taşlar, safra akımının durağanlaşması veya safranın yoğunlaşmasına bağlı olarak oluşurlar. 

Kolesterolü Olan Bir İnsanda Safra Kesesi Taşı Olma İhtimali Yüksek Midir?

Elbette yüksektir. Kolesterolden zengin diyetle beslenenlerde yani çok fazla kırımızı et tüketenlerde, katı yağ ile beslenenlerde görülme riski yüksektir.

Safra Kesesi Taşları Nasıl Teşhis Edilir? Herhangi Bir Belirti Verir Mi?

Safra kesesi taşları herhangi bir belirti verilmeksizin tesadüfi bir şekilde ultrasonla muayenede ortaya çıkar. Hastaların yüzde on beşinde beş yıl içerisinde şikayetler gelişir. Bu şikayetler genellikle yemekten sonra oluşan hazımsızlık, sağ karın boşluğunda ağrı, zaman zaman bulantı ve kusmalar görülür. 

Safra Kesesi Taşlarının Oluşumu Genetik Midir?

Genetik yatkınlık net ispat edilememekle birlikte ilgisinin olduğu söyleniyor. Ailede eğer safra kesesi taşı varsa hiç olmayanlara göre iki kat daha fazla görülme oluyor.

Bu Profildeyseniz Safra Kesesi Taşınız Olabilir! 

Genelde de kadınlarda görülür. Hatta en sık safra kesesi taşı görülen kadın profili vardır. Yaklaşık kırk yaşında, sarışın, renkli gözlü, beyaz tenli, hafif toplu kadınlarda diğer kadınlara göre safra kesesi taşı görülme olasılığı daha yüksektir.

Safra Kesesi Taşları Kansere Yol Açar Mı?

Bu konu çok net olmamakla birlikte, safra kesesi kanserli hastalarda, safra taşı görülme sıklığı %90 oranında olup, bu duruma safra kesesi kanseri nedeniyle bozulmuş safra akımının taşın oluşumuna mı neden olduğu, yoksa taşın mı kansere neden olduğu net değildir. Ama bilinen bir gerçekte vardırki; safra kesesinin içinde 25mm den büyük taşı olan hastaların %10-15 lik bir kısmında safra kesesi kanseri de olduğudur.

SAFRA KESESİ TAŞI AMELİYATI OLMAKTAN KORKMAYIN! 

Safra Kesesinde Taşı Olan Hangi Hastalar Ameliyat Edilmelidir?

Safra kesesinde taşı olan az öncede söylediğimiz, hazımsızlık, şişkinlik, sırta vuran tarzda sağ üst kadran ağrısı gibi şikayetleri olan tüm semptomatik hastalar (ileri yaş ve ek hastalıklar durumunda takip de düşünülebilir) ve son yapılan Uluslar arası toplantılarda semptomatik olmayan tesadüfi olarak saptanan safra kesesi taşlarında eğer hasta genç ve yaşam beklentisi de uzun ise bu hastaların her 5 yılda bir %10-15’lik kısmının semptomatik hale geleceği düşünüldüğünde ve ilerleyen yaşla birlikte hastada ortaya çıkabilecek ek hastalıkların, ayrıca bu hastalarda operasyon sırasında risk oluşturabileceğinden dolayı, bu asemptomatik hastaların da ameliyat edilmesi önerilmektedir. Safra kesesinde taşı olan hastalar, gelişen teknolojik imkanlarla birlikte artık kapalı ( laparoskopik) yöntemle ameliyat edilmekte ve bir gün hastanede yatışı sonrası taburcu edilmekte ve 3 gün içerisinde normal gündelik yaşantılarına dönmekte ve 10 gün sonrada tam iyileşme olmaktadır.

Safra Kesesi Ameliyatından Sonra İnsan Yaşamında Herhangi Bir Değişiklik Olur Mu?

Safra kesesi vücutta çok hayati bir organ değildir. Ancak ameliyattan sonra kolesterol yönünden zengin gıdalarda beslenmek hazımsızlık ve şişkinliğe neden olabilir.

Safra Kesesi Taşlarının Ameliyat Dışında Başka Tedavi Yöntemleri De Var Mı?

Safra kesesi taşları tedavisinde insan ve ayı safrasından elde edilen safra tuzları ile eritme tedavisi ile tedavi edilebilmekle birlikte, bu tedavinin süresi, taşın boyutu ile ilişkili olarak 6 ay ile 2 yıl arasında sürmekte ve hastaların %40’ında 2 yıl içerisinde safra taşları tekrarlamaktadır. Ayrıca çok yaygın bir tedavi olmamakla birlikte ultrason dalgaları ile bu taşların kırılması tedavisi uygulanmakta fakat yine bu tedavi ile de asıl safra taşına neden olan hastalıklı safra kesesi ortadan kaldırılmadığından dolayı tekrar kısa sürede taş oluşumu mümkün olmaktadır.

  Bu nedenle safra kesesi taşlarının kalıcı ve kesin tedavisi cerrahi yöntem ile safra kesesinin alınmasıdır.

Ameliyat Edilmezse Ne Olur?

Safra kesesi taşları ameliyat edilmediklerinde eğer taş büyük ise safra kesesinin çıkışına oturur ve safra kesesinin içindeki safranın akımının bozulması ile birlikte safranın durağanlaşmasına ve bu durağanlaşan safra içerisinde bakteriyel enfeksiyon gelişmesine neden olurken, aynı zamanda safra kesesinin boyutunun artmasına ve safra kesesi duvarındaki damarların sıkışması ve duvarda beslenme bozukluğu gelişmesi ile birlikte akut kolesistit denilen safra kesesinin iltihabi hastalığına yol açarlar. Bu durum kendini karnın sağ üst tarafında ağrı üşüme, titreme ve ateş yüksekliği ile gösterir. Bu hastalar mutlaka yatırılarak takip ve tedavi edilmelidirler. Eğer hastaların şikayetlerinin başlangıcından itibaren 72 saat geçmemiş ise bu hastalar ameliyat edilmeli eğer şikayetlerinin başlangıcı üzerinden 72 saatten daha uzun bir süre geçmişse bu hastalar ilaç tedavisi ile tedavi edilip 3 ay sonra ameliyat edilmelidir. Eğer bu taşlar küçük ise safra yolu aracılığı ile ana safra kanalına düşmekte ve ana safra kanalının en dar yeri olan 12 parmak bağırsağı ile birleştiği yere oturarak tıkanmaya yol açabilmektedir. Bu hastalarda sarılık karın ağrısı, üşüme, titreme, ateş yüksekliği gibi ana safra yolunun iltihaplanmasına ait bulgular ile vücutta sindirim işlevini ve kan şekeri düzeyinin ayarlanmasına yönelik çalışan pankreas organının salgısının akmasına da engel olarak, pankreasta iltihaplanmaya yol açarlar.

Safra Kesesi Taşı Nedeniyle Ameliyat Edilen Hastalarda Tekrar Taş Oluşur Mu?

Safra kesesi taşı nedeniyle ameliyat edilen hastalarda mevcut hastalıklı safra kesesi tamamıyla alındığından dolayı safra kesesinde tekrar taş oluşumu söz konusu değildir. Fakat hastalarda ameliyattan uzun yıllar sonra bile ana safra kanalı içerisinde taş oluşumu görülebilmektedir. Günümüzde bu tip taşlar ameliyatsız ERCP yöntemi ile ağızdan girilen bir endoskop vasıtası ile 12 parmak bağırsağındaki ana safra kanalının çıkış kısmı genişletilerek, 12 parmak bağırsağı içerisine alınabilmektedir ve dışkı ile atılması sağlanmaktadır.