Yaşam kaynağımız su. Dünya yüzeyinin yüzde sekseni sular ile kaplı olsa da bu suların sadece yüzde 3’üne yakın bir bölümü içilebilir niteliktedir.
Bir bebeğin vücudunun yüzde doksanı sudur. Bir yetişkinin ise yaş, boy, kilo ırk ve diğer farklı özelliklerine göre bu oran değişiklikler gösterebilse de genel olarak yetişkin bir insanın vücudunun yüzde yetmiş beşi su. Yaşlılarda ise bu oran yüzde ellidir…
Tüm canlıların en büyük gereksinimi su. Yaşamımızın kaynağı. Bir şelaleden akan suyun, bir deniz kıyısının kenarında durup izlediğimiz dalgaların sesinin, lacivert bir denizin şiirsel güzelliğini görmenin ve uzaktan izlemenin bile bizleri ne kadar ferahlattığı tartışılmaz. Biz insanlara hem biyolojik hem de psikolojik faydaları var.
İnsanın su ile olan ilişkisi hayati.
Peki biz yeterince su içiyor muyuz? 
İranlı bir doktor olan F. Batmanghelıdj, Suyun kitabını yazmış. Geçtiğimiz haftalarda bir kitabevinin sağlık ile hiç alakası olmayan sanat tarihi kitaplarının olduğu bölümünün rafları arasında, ben bir kitap ile karşılaştım. Bir göz atılmış ve bırakılmıştı muhtemelen. Mavi renkli kapağı ile bana, hey! Ben buradayım… Aradığın, ihtiyacın olan şey benim(!) der gibi çıktı karşıma.
Bir kitap okudum hayatım değişti diye bilinen bir söz vardır, okuduğum yüzlerce kitabın bana olan katkısını inkar edemem. Ancak; Bu güne kadar yaşamımı değiştiren bir kitap olmadı. Bu kitap ise yaşamımı değil ama rutin tahlil sonuçları mı olumlu yönde değiştirdi. 
Nasıl mı? Basit bir şekilde vücudumdaki su ve tuz dengesini ayarlayarak. Yeterli su aldığımı hatta çok su tükettiğimi düşünürken aslında yeterince su tüketmediğimi; Çay, kahve, meyve suyu yada maden suyu gibi içeceklerin şifa kaynağı suyun yerini almayacağını anladım. Bu kitapla birlikte su içme alışkanlığım tamamen değişti.
Hasta değil, susuzsunuz! diyor Dr. Batmanghealdj.
Şöyle ki; Vücut normal fizyolojik işlevlerini sürdürmek için her saat 40 bin bardağa eş değer suyu sistemlerinde dönüştürür. Ve yaşamı boyunca bunu her gün yapar. Vücutta her gün 6-10 bardak su kaybı olur. Bu kaybın yerine konması zorunludur.
Çocuklar içinde su çok önemli. Çünkü; Hücre büyümesi için suya gereksinim vardır. Hücre hacminin yüzde 75’i suyla dolu. İnsanlarda astım ve alerjilerin çocukluk çağlarında, fiziksel büyüme çağında çıkmasının sebebi budur diyor ve Yaşlandıkça susuzluk duygumuzu yitirir ve susuz kaldığımızı anlamayız ileri yaşlarda görülen solunum yetmezliğine kardiyak astım denir ve kalp ve böbrek hastalarının su tüketimini yavaş, yavaş artırmaları gerekir. Alınan Su ile birlikte idrar üretiminin de arttığından emin olmalılar diyor.
Suyun bizler için faydası saymakla bitmez.
Kanı sulandırır ve dolaşım sırasında pıhtılaşmasını önler.
Kadınlarda adet öncesi ağrıları önler.
Gebelikte sabah bulantılarını engeller.
Yaşlılıkta bellek kaybının önlenmesine yardımcı olur.
Kilo vermenize yardımcı olur.
Ve biz kadınlara bir tüyo en pahalı nemlendiricileri kullansanız bile suyun cildinize vereceği ışıltıyı, nemi, parlaklığı veremez yaşlanmayla savaşamazsınız.
Basit, doğal, her yerde bulabileceğiniz, kolay ulaşabileceğiniz sağlık kaynağı. Tıpkı aracınızı çalıştırmak için her gün benzine ihtiyacınız olduğu gibi bedenimizin de suya ihtiyacı var. Ben her gün 3 litre su içtiğim sadece şu kısacık 14 günde kendimde pek çok olumlu değişiklik gözlemledim. Rutin tahlillerimde, cildimde, kilomda, enerjimde, sabah uyandığımda pek çoğumuzun şikayeti olan ağız kuruluğu şikayetim hatta astımıma bile faydası olumlu yönde oldu. Harika bir alışkanlık kazandım. Kendime faydası olan bir alışkanlık kazandım ve yaşamımın geri kalan kısmında bu alışkanlığı bırakabileceğimi sanmıyorum.
Sabah uyandığınızda idrarınızın renginden vücudunuzun suya olan ihtiyacını anlayacaksınızdır.
İçmek için suyu her an elinizin altında bir yerlerde bulundurun. Gün boyunca düzenli aralıklarla için bu enerji kaynağından yararlanın. Suyun iyi tarafı fazlasının vücuttan atılmasıdır. Çocuklar, yaşlılar, sporcular, zayıflamak ve güzel bir cilde sahip olmak isteyen kadınlar bize faydası saymakla bitmeyecek olan bu alışkanlığı kazanalım. Yaşamımızın daha enerjik, daha mutlu, daha sağlıklı, daha kaliteli olması için kendimiz için iyi bir şeyler yapmaya başlamanın ilk ve en önemli adımı bu işte; ‘’Sadece su’’…

Kaynak kitap: Su
Dr. F.Batmanghelıdj