Güçlü yorumuyla büyük beğeni toplayan Şimal, yepyeni çalışması “Ucuz Roman”ı müzikseverlerin beğenisine sundu. 

Sesiyle olduğu kadar güzelliğiyle de dikkatleri üzerine çeken yetenekli şarkıcı, "Ferman" şarkısının ardından çıkardığı "Ucuz Roman" singlesi ile dillerden düşmüyor. 

Geçtiğimiz günlerde ilk kez sahne aldığı İstanbul Beyoğlu'ndaki Jolly Joker’de deyimi yerindeyse herkesi büyüleyen Şimal ile biz de sahne öncesi bir araya gelmiştik. Söyleşimizi kulisinde gerçekleştirdiğimiz Şimal, şimdi sizlerle… 

Merhaba Şimal nasılsın?

Çok teşekkür ederim Elif'ciğim. Her şey çok güzel gidiyor. Şarkımın bu kadar çok beğenilmesinden çok mutluyum. Ayrıca bugün ilk Jolly Joker İstanbul sahnemi gerçekleştireceğim. Desteğini esirgemeyen tüm dostlarım ve beni sevenler de bugün yanımdalar. İnanılmaz heyecanlıyım. 

Yeni yıla "Ucuz Roman" adında muhteşem bir şarkıyla girdin. Neler söylersin?

Anlatacak çok şey var aslında Elif. Bütün samimiyetimle söylüyorum ki biz bu şarkıyı büyük bir heves ve heyecanla hazırladık. O yüzden öncelikle söz yazarı Oğuz Yılmaz ve aranjesinde yer alan Alper Atakan'a çok teşekkür ederim. Onların büyük emekleri var, onlarsız olmazdı bu şarkı.

Ne kadar sürede oldu şarkı?

Yaklaşık bir yıl sürdü. Bir yıl boyunca büyük bir titizlikle çalışarak ve çok büyük bir özveriyle hazırladık diyebilirim.

Göndermeli bir şarkı olmuş. Hikayesi var mı?

 Olmaz olur mu? Var tabi ki. Hikayesiz şarkı da olmaz bence. Olsa bile karşı tarafa işlemez diye düşünüyorum. Şöyle bir hikayesi var; sürekli bir tarafın karşı tarafı tolere edip, o kişinin hatalarını görmezden geldiği ama diğerinin de bunu suiistimal etmesi üzerine sonunda da seven kişinin pes edip, rest çekip gitmesini anlatan bir hikaye. Kısacası hepimizin hayatında yaşadığı şeyler.

"Şarkı Berkay'a Gidecekti Benim Oldu"

Daha da önemli bir hikayesi var Elif'ciğim diyen Şimal,”Ucuz Roman, Berkay'ın albümüne girecekti fakat Berkay albümü çıktıktan sonra keşfetmiş şarkıyı. Kısmet benimmiş. Berkay'da hakkını helal etsin. Buradan kendisine de selamlarımı iletiyorum” şeklinde konuştu.

Klipten de çok kısa bahseder misin?

Tabii. Klibi Murat Joker çekti. Joker'le bu ikinci çalışmamız. "Ferman" şarkımda da kendisiyle çalışmıştık. Her şeyden önce Murat çok rahat bir adamdır. Bir kere elma, armut yiyerek klip çekiyoruz. İnsana inanılmaz enerji veriyor. Ben ondan vazgeçemiyorum. Sanırım üçüncü şarkımın klibinde de birlikte çalışacağız.

Şarkıda da dediğin gibi "ucuz romanlar" bitmeli mi? Hayatımızda böyle romanlar var mı?

Tercih meselesi diye düşünüyorum Elif. Yani tabi ki de öyle insanlar hayatımızda olmamalı. Ben bir kere çok realist biriyim. Hiçbir şeyi tozpembe görmüyorum, hep gerçek tarafından bakıyorum. Her şeyin bir duvar arkasında gerçek yüzü olduğuna inanıyor ve o tarafından bakmaya çalışıyorum. Bu benim için bazen dezavantaj olabiliyor;  bazen mutlu olabileceğim anları kaçırıyorum ama gel gelelim böyle çok mutluyum. Çünkü hiçbir şeye ucuz bakmıyorum. 

Bugün Jolly Joker'de sahneye çıkıyorsun. Biliyoruz ki bu Jolly Joker'de ilk sahnen olacak. Bununla ilgili neler söylersin?

Evet Elif, İstanbul'da çok sahnem oldu ama Jolly joker'de ilk sahnem. Jolly Joker gerçekten herkes gibi benim için de mühim. Çünkü buranın dinleyici kitlesini oluşturmak benim yaklaşık on yılımı aldı. Yani bu bir şarkıyla olacak bir iş değil. İnanın bana, acayip bir mücadele, acayip bir özveri var hayatımda. Bir kere kendimi geliştirmek ve iyileştirmek için inanılmaz şeyler yapıyorum. Çoğu zaman sabaha kadar şarkı peşinde koşan, şarkı yazan, sesini açan, ses tellerine bakan, sporunu eksik tutmayan ve her yönde kendiyle ilgilenen biri oldum. Çünkü ben işimi iyi yapmak ve bana verilen Allah'ın vergisi olan sesimi sonuna kadar kullanmak istiyorum. Saygıyla tutuyorum onu gırtlağımda...

"Jolly Joker'de Şimal Fırtınası"

16 Ocak Salı günü İstanbul Jolly Joker'de ilk sahnesini alan Şimal, muhteşem repertuarı ve o mükemmel sesiyle herkesi coşturdu. Sahnesine "Ucuz Roman" şarkısıyla başlayan Şimal, 90'ların pop şarkılarından; Karadeniz müziğine, Rock’tan gönlümüze yer etmiş en duygusal slow şarkılara yer verdi. Tuğba Yurt, Hande Ünsal, Gamze Yıldız, Oğuz Berkay Fidan gibi genç şarkıcıların da bulunduğu gecede Koray Avcı ve Halil Sezai Paracıkoğlu sahneye çıkıp şarkılar söyledi. Müziğe doyulmayan günde siyah tüllü elbisesi ile karşımıza çıkan güzel şarkıcı, zarifliğiyle de herkesi büyüledi. 

Mart ayında “Ferman” adında gerçekten güzel bir şarkı çıkartmıştın. “Ferman”ın süreciyle ilgili neler söylersin?

Ferman, benim yazdığım bir şarkıydı Elif. Gerçekten ellerimi yaratana açıp Ferman'ı yazmıştım. "Oku be kader, gül sende bir kere yüzümüze…" şeklinde gerçekten Allah'la baş başa kaldığım zamanda yazdığım bir şarkıydı ve çok inanmıştım o şarkıya. Ferman şarkım da, benim sektöre girmemi sağladı. Beni tanımayan dj dostlarımız, solistler, mekan sahipleri tanımış oldular. O yüzden Ferman benim ilk göz ağrım. 

"Playback Benim İşim Değil"

Bana kalsa ben biraz daha alaturka şarkılar yaparım diyen Şimal, "Meyhane eğlencesi tadında, davullu zurnalı, daha canlı soundların olduğu şarkıları seviyorum. Ben dj kabini kadını olamadım. Çok playback işe gittim ama kendimi orada hiç iyi hissetmedim. Gerçekten mikrofona üflemeye alışmış biriyim. O üflemeyi kendimden çektiğim an bana sahte ve yapay geliyor. Ben ağzını oynatan değil, sesini gösteren biri olacağım" dedi. 

Daha önceki albümlerinde çok özel isimler ve çok güzel şarkılar var. Aslında Şimal çok önceden de vardı değil mi?

Çok efsane şarkılar var aslında Elif. Bu albümlerimde Fettah Can, Mustafa Ceceli, Hakkı Yalçın, Emre Kınay, Taşkın Sabah gibi isimler var. Kısacası yok yok o albümde ama üzerime oturmayan bir kıyafet misali taşımanın zorluğunu yaşadım ben. Ben tam popçu değilim. Nasıl bir oyuncuya "sen komedyensin, duygusal bir rolde oynayamazsın" diyemezsek soliste de tek bir alan veremeyiz. Ben her gönle öpücükler kondurmayı seviyorum. Eskişehir'de yer aldığım 222 Parkta her hafta cumartesi çıkamama rağmen 1500 kişiyi yakalamış durumdayız. Bu bizim için muhteşem bir sayı. Ama o albüme gelecek olursak neden istenilen o yere gelemedi? Biraz tecrübeyle sabittir. Ben o zamanlar 20'li yaşlardaydım şimdi oldum 30! Aradan geçen o on sene bana inanılmaz şeyler kattı. Bir kere "hayır" demeyi öğrendim. Benim kendimi olumlu yönlere çekmek için hayırlarım ve kurallarım var artık. "Hayır" demek negatiflik değil. Bence herkes "hayır" demeyi bilmeli. 

Senin ilk çıktığın dönemde İrem Derici de çıkış yapmıştı. Şimdilerde İrem Derici çok popüler bir isim. Bu durumu değerlendirecek olursan ne dersin?

İrem güçlü bir sestir. Çok iyi şarkıları var. İyi şarkı şanstır. Doğru yapımcı, doğru destekleri var. Babasının arkasında olması da var. Ama gel gelelim sadece anne babaya yıkmak da hata olur. İrem'e haksızlık etmiş oluruz. Biz biraz zorlananlardan olduk.

"Sahteler İçinde Gerçek Kalmak"

"Artık tıklanmalar sahteleşti, bizi liklelayanlar sahteleşti, bizi takip edenler sahteleşti" diyen başarılı şarkıcı, "Benim Şimal kitlesi oluşturmak gibi bir hedefim var. Onu yakalayana kadar da kendi hayatını yaşayıp doğru müzik yapmaya çalışan, magazinden uzak bir hayat yaşayan, zaten çok rutin ve gerçekçi olan, ileride çoluk çocuk hayalleri olan, tam bir anne duyguları barındıran ama solistliği asla arka plana atmayacak biri olacağım. Sanal alem gerçek değil. Ben izleyici istiyorum" şeklinde açıkladı. 

Yedi yıldır sahnedesin. Vokalistlik de yaptın değil mi?

Ben sadece Nida Şan'ın yanında vokalistlik yaptım. Kendisi Onur Şan'ın kuzeni çok sevdiğim bir büyüğümdür. Ondan çok şey öğrendim. Sahne aralarında bana mikrofon tutarak beni kamçılayanlardan biridir. Onun dışında hep hayallerim uçurttu beni. Biraz deliyim ben. İnsanlar küçük küçük adımlarla gelirken ben bir anda mekan olarak bile çok büyük bir yere düştüm. Bu sektördekiler küçük sahneler ve bar sahnelerinde pişeyim derken çok teklif gelmesine rağmen ben hep oraları reddettim. Çünkü kendimi iyi hissetmediğim bir yerde trilyonlar dağıtsalar da ben onu kabul edemem.  

"İyi müzik yapmak ve milyonlara seslenmek için bu yola çıktım" demişsin bunun için ne yapıyorsun?

Çok çalışıyorum. Uykusuzluksa uykusuzluk, ödünse ödün, asosyallikse bazı dönemler stüdyoya kapanmam gerekiyorsa kapanıyorum. İşime yatırım yapıyorum. Benim yanımda eşim, dostum, ailem kimse olmadığı için tamamiyle iş gücümle bütün bu albümü yapıyorum. Hamdolsun ki Allah bana böyle bir güç verdi, kapılarımı açtı. Ben bu açılan kapılardan üç kazanıyorsam işim için ikisini kenara ayırıyorum. Kitlelere ulaşmak da biraz bu özverilerden geliyor. İnşallah daha büyük kitlelere daha büyük şarkılar yaparak da seslenmek nasip olur.

Peki, ne kadar sürede bir şarkı çıkaracaksın? Böyle bir skalan var mı?

Biraz tabi ki güçle alakalı ama şu an sektör şarkıları hızlı tüketiyor. Bir şarkıyı çıkaralı daha üç ay bile olmadan ikinci şarkı soruluyor. Benim şarkım çıkalı daha bir ay oldu. Şarkı çıkarmak yumurtlamak gibi bir şey değil ki. Şarkı tam anlamıyla yazılacak, doğru aranje yapılacak, iyi stüdyo çalışması yapacaksın… Biraz sabır gerektiren bir iş. Ama bence altı ayda bir çıkarmak doğru diye düşünüyorum. Her iki ayda olacak iş değil. 

Bir albüm düşünüyor musun?

Çok düşünüyorum Elif'ciğim ama etrafımdakiler singlenin daha mantıklı olduğunu savunuyorlar. Artık albümlerde çoğu şarkı yok oluyor. O yüzden zamanı gelince yapacağım. 

Bu sıralar dinlediğin ilk 5 şarkı desem, neler söylersin?

Manuş Baba (Eteği Belinde)

Ziynet Sali (Ağlar mıyım, Ağlamam)

Sıla (Muhbir)

Ceylan Ertam (Zalım)

Bengü (Kuzum)

90'ların pop kültürü ile şimdilerin pop kültürünü çok kısa değerlendirecek olursan, neler söylersin?

Çok samimi şarkılarmış Elif yaa… Birçok 90'lar şarkısı okuyorum sahnemde o kadar güzel ve doğal ki anlatamam. O kadar özlem duyduğumuz yıllar ki sahnede de hala tükenmiyorlar. 

Yakın gelecekte ne gibi projelerin var?

Çok güzel mit tempo bir şarkı var yine. Onun arkasından hareketli bir şarkım olacak. Seneye kış aylarında ziyan da etsem, etrafımdakiler beni taşlasa da altı şarkılık bir albüm yapacağım. Ve müzik yapmaya devam...

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Bir kere sana ve arkadaşın Fatma'ya çok teşekkür ederim, çok tatlısınız. Şu an sanki röportaj yapıyormuş gibi değil de sohbet ediyormuş havasındayım. Dinleyicilerime yeni yılda sağlık, uzun ömürlü, bol bereketli, huzur dolu, bir yıl diliyorum. Bizim gibi emekçileri lütfen görmezden gelmesinler. Ön yargılara kapatsınlar kendilerini, geçmişimizi araştırarak yargılarlarsa çok sevinirim. Buradan herkese çok sevgilerimi iletiyorum.

Doğum tarihi: 25.04.1986

Burcu: Boğa

En sevdiği huyu: Anaçlığım

En sevmediği huyu: Çok gergin olabiliyorum/ Ani gerginlik/ Fevri olmak

Uğurlu sayısı: 5

Uğurlu günü: Pazartesi

En sevdiği renk: Beyaz

En sevdiği çizgi film: Tom and Jerry

En sevdiği söz: Seni Seviyorum

Söyleşi: Elif Günay

Fotoğraf: Fatma Demir